2|MİNİ BİR JİMEN

102 16 100
                                    

Sabah kalktığımda Jungkook hâlâ uyuyordu.

"Uykucu. Kalk hadi okula geç kalacağız. Hadii." diyerek onu sarsmaya başladım.

"Ya bekle biraz daha uyuyayım." diyerek ittirdi beni.

"Uyu sen geç kalacaksın salak."

"Saat kaç be. Sabahın körüne okul yapıyorlar yatın zıbarın işte."

"Onu yapana sor. Kalk hadi." dedikten sonra zorla kaldırmıştım.

Annem sağolsun kalkma zahmetinde bile bulunmamıştı. Çıkacağımızı söylemek için yanına gitmiştim ama boşa, kafasını bile kaldırmadı. Dün yoruldu tabi.

Lia bile kalkmamıştı. Normalde saat altıda ayakta olurdu.

Zaten okula gideceğimizi biliyor diye ben de pek uğraşmadım ve evden çıktık.

Okula gittiğimizde hemen sınıfa çıktık, çoğu kişi gelmişti zaten.

Şu sıra olmaması ne güzel iş. Ortaokulda iki saat rahat hazır ol diye bekliyorduk. Beğenmiyordu hocalar illa ses çıkacak.

Şimdi ne güzel okula gir çık sınıfına.

Birden Jungkook kolumu dürtmeye başladı.

"Pşt Yoon ders İngilizce demi?"

"Evet. Ya biliyorken neden soruyorsun çıkart kitabı işte hoca birazdan gelir."

"Yoongi."

"Yav ne var Yoongi Yoongi adımı mı ezberliyorsun."

"Adını biliyorum zaten neden ezberleyeyim."

"Ne var o zaman."

"Kitabı ortaya koysana İngilizce kitabını almamışım."

"Ben sana diyorum birde evdeyken kontrol et diye."

Jungkook "Unutmuşum işte." dediğinde kitabı ortaya koydum. Hoca da o esnada gelmişti tabi.

Kitabı olmadığı için Jungkook'u biraz azarlayıp derse başladı.
______________

Okul çıkışında Jungkook ile ayrılmıştık. Kulaklığımı takıp evin yolunu tuttum ben de.

Binaya girdiğimde bizim evin kapısını tıklamaya hatta yumruklamaya başladım. Düzgün çalınca açmıyordu çünkü.

"Geldim bekle biraz." dedikten sonra kapıyı açtı annem.

"Oğlum ne diye alacaklı gibi çalıyorsun kapıyı. İşim var belki."

"Sen de açmıyorsun ki anne. Yoruldum hem bir de kapıda bekletiyorsun." dedikten sonra içeri girdim.

Annem de mutfağa geçmişti. Ne varsa mutfakta çıkmak bilmiyor.

"Yoongi Lia'ya bak bir ne yağıyor." diye seslendi.

"Anne daha çantayı bırakmadım bekle iki dakka." dedikten sonra odama çantayı bırakıp Lia'nın odasına gittim.

Odada Lia'yı görmeyi bekliyordum ama hareket eden oyuncak bebeği değil.

Odaya girdiğimde onunla göz göze gelmiştim. O an ikimizde donup kalmıştık.

Yavaşça kapıyı kapatıp o şeye yaklaştım.
Ben onu incelerken bir anda konuştu.

"Daha ne kadar beni inceleyeceksin?" dediğinde

"Nesin sen?" diye sormuştum.

"Uzaylıyım ben ya. Satürnde yaşıyordum canım sıkıldı bu eve geleyim dedim. İnsanım ben uzaylıya benzer bir halim mi var." demişti.

Parmak ÇocukHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin