Namaz kılan genç kız

Bir ses kaldırmıştı beni uykumdan. Tabiiki de telefonumdu. Erken kalkmak için alarmı kurmuştum. Alarmı kapattıktan sonra hemen mesajlarıma baskmıştım. Bugün benim doğum günümdü. 16 yaşına girmiştim. Sosyal medyadaki arkadaşlarımın çoğu doğum günümü kutlamıştı. Böyle şeylere çok önem veriyordum. Saate bakıp yatağımdan kalkmıştım. Lavobaya girip 30 dakikada çıkmıştım. Makyajımı yapmıştım ve şalımı bağlamıştım. Dolabımı açıp dar bir pantolon alıp, kısa bir bluz seçmiştim. Arkadaşlarım benim giyiniş tarzımı çok seviyorlardı. Cok güzel kombin yapıyormuşum.

Bittikten sonra aşağıya inmiştim. Annem namazını kılıyordu. Neden kıldığını hiç anlamamıştım. Ne kadar gereksizdi. Mutfağa girip çıktığımda annem namazını bitirmişti. Yanıma gelip yanağımdan öpüp doğum günümü kutlamıştı. Tebessüm ederek evden çıkmıstım.

Otobüs durağına doğru yürürken arkadaşım gelmişti yanıma. İsmi Semadı. Sema benim gibiydi. Onu onun için çok seviyordum. Benim gibi düşünüyordu.

Yanıma gelip, sarılıp doğum günümü kutlamıştı. Teşekkür edip yolumuza devam etmiştik. Otobüse zor yetişmiştik. Telefonuna bildiri gelmişti, ben de onları cevaplarken yavaş yürümüştüm. O aradada otobüs durağa gelmiştı. Hep şu telefona dalmaktan otobüsümü kaçırıyordum. Annem bana hep kızıyordu ama ne yapayım ki, geç mi cevap vereyim. Olmazdı ki öyle.

Otobüse bindiğimizde arkadaşlarımın hepsi doğum günümü kutlamişı. Kulaklıklarımı takıp kendi dunyama dalmıştım. Okula vardığımızda otobüsten inip okula doğru ilerliyorduk. Yine başlamışlardı doğum günümü kutlamaya. Ne kadar güzel oluyordu.

Altı saat sonra okulum bitmişti. Arkadaşlarla çarşıya gitmeye karar vermiştik. Anneme haber vermemiştim. O zaten alışkındı.

Çarşıya vardığımızda hemen birşeyler bulup denemiştim. Her zaman ki gibi kısa üstler ve dar pantolonlar. Ama bana çok yakışıyorlardı. Almaya karar vermiştim. Ertesi günü bunları giyinirim diye düşünüyordum.

Biraz oturduktan sonra eve gitmeye karar vermiştim. Sonuçta bugün benim doğum günümdü. Annem kesin benim en sevdiğim yemekleri yapmıştır diye düşünüyordum.

Eve geldiğimde doğru tahmin ettiğimi görmüştüm. Annem benim. Her sene böyle yapıyordu. Yemek yedikten sonra annem bana hediyemin yatağımın üstünde olduğunu söylemişti. Hemen odama gidip yatağima bakmıştım. Gördüğüm sadece bir kitapti. Sadece bir kitap. Çok üzülmüştüm ama anneme karşi göstermemeye karar vermiştim. Nasıl alırdı annem bana böyle bir şeyi? Ben onun bana geçen beraber gördüğümüz üstü aldığını zannetmiştim.

Aşağıya indiğimde annemin yanağından öpüp teşekkür etmiştim. Annem çok sevinmişti. Beğediğimi zannediyordu. Böyle bir şeyi nasıl beğebirdim ben. En çok nefret ettiğim şey kitap okumaktı. Ne kadar cansıkıcıydı ki uykum gelsin diye okuyordum bazen.

Neyse ki anneme karşı göstermemiştim. Çok üzülürdü yoksa. Annemle bir kaç saat televizyon baktıktan sonra odama gitmeye karar vermiştim. Ve ilk gördüğüm şey yine o kitaptı. Masamın üstüne koyup üstümü değiştirmiştim. Saat onbir olmuştu ve benim uykum yoktu. Ama yarın erken kalkmalıydım. Kızlarla alısveriş için buluşacaktık.

Telefonunla oyalanmaya karar vermiştim. Dizi bakıyordum, sosyal medyada geziyordum, arkadaşlarınla yazışıyordum ama uykum gelmiyordu. Saat gece bir olmuştu, fakat ben uyuyamıyordum. Gözlerimi kapatıp açıyordum hep. Sonradan lambayı açıp biraz oturmuştum yatağımın üstünde. Yok buda olmuyordu. Aşağıyada inemezdim. Annem ile babam kesin uyuyorlardı. Annemin aldığı kitabi mi okusaydım diye düşünüyordum ama içimden de hiç gelmiyordu. Belki su içtikten sonra geçer zannetmiştim ama o da fayda etmemişti. Gözlerim hep kitaba doğru bakıyordu. Hem istiyor gibiydim hem de istemiyordum. Zaten canımı sıkan birşeydir deyip kitabı almıştım elime. Maksat uyumaktı çünkü.