0.4

634 75 126
                                    

"O , ellerini benim prensesimin beline mi koydu?"

"Gülerek ne konuşuyorlar bunlar?"

"Hem de prensesim ile gereksiz yakınlık ta "

"Bebeğim , o gereksizin boynuna mı sarıldı? Yoksa ben yanlış mı görüyorum?"

"oOoO bakıyorum da birileri , küçük kardeşlerini kıskanıyor"

İkili yanlarına gelen arkadaşları ile seungmin'in dans ettiği kişinin üzerinde ki sinirli bakışlarını sağ tarafında olan yeonjun'a çevirdi. Yeonjun ise onları onaylamaz şekilde başını sağa sola doğru salladı.

"Siz ne kadar kıskanç bir hyung oldunuz"

"Yoo , ne alakası var. Biz çok modern bir hyunguz. Değil mi minho?"

"Hıh, tâbi öyleyiz. Hem bücür sen sevgilinin yanına gitsene"

Minho'nun sözü biter bitmez yeonjun'un yanına gelen sevgilisi ile gözlerini devirdi. Hyunjin ve yeonjun ise onun bu hareketine gülmüşlerdi.

"Çilli bari sözümün üstünden biraz zaman geçseydi"

Felix ise sevgilisinin koluna girmiş ve olayı anlamaya çalışıyordu. Yeonjun kolun da ki sevgilisinin küçük eline kendi elini koymuş ve daha sonra anlatırım diyerek başka bir konu konuşmaya başlamışlardı. Daha doğrusu yeonjun ve felix çifti konuşuyor karşılarında ki ikili ise çattıkları kasları ile dansı bitirmiş ve bir masada içecek içen ikiliye odaklanmışlardı. Bunu fark eden yeonjun da arkadaşlarının bu haline kıkırdamış ve onlarla uğraşmak istemişti.

"Seungmin ve soobin de birbirlerine çok yakışıyorlar"

Felix sevgilisinin dediği ile heyecanla başını sallamıştı.

"Evet sevgilim , hem soobin'in bakışları çok belli ediyor seung ile ilgilendiğini"

Yeonjun , sevgilisinin de farkın da olmadan dediği ile gülmüştü.

"Kesinlikle öyle hem soobin iyi çocuk"

Bu konuşmadan rahatsız olan ikili ise homurdamışlardı.

"Her neyse , siz niye dans etmiyorsunuz?"

Hyunjin konuyu kapatmak için aklına gelen ilk şeyi söylemişti. Minho ise çocukluk arkadaşına bu konuyu değiştirdiği için minnettardı.

"Hyunjin haklı yıldızım, bu dansı bana lütfeder misiniz bayın?"

Yeonjun, sevgilisinin önün de eğilmiş ve elini uzatmıştı. Yüzün de yıldızlara sahip olan genç ise sevgilisinin bu hareketine kıkırdamış ve ona uzatılan eli tutmuştu.

"Seve seve bayın"

Yanlarından ayrılan çift ile hyunjin içeceğin den  yudumlamış ve bakışlarını yine dans eden ikili de durdurmuştu. Gözlerinin önünde sallanan el ile bu sefer bakışları yanın da duran çocukluk arkadaşı dönmüştü.

"Yakışıklı beyefendi bu dansı benimle paylaşmak ister misiniz?"

Hyunjin böyle bir şey beklemediği için büyük bir kahkaha atmıştı. Minho ise ona 'salak mısın' diyerek bakıyordu.

Hyunjin gülmesini durdurmuş ve hızlı hızlı başını sallamıştı.

"Bu dansı sizinle paylaşmak büyük bir şereftir beyefendi"

Minho'nun elini tutmuş ve dans yerine doğru adımlamışlardı. Minho elini hyunjin'in beline koymuş ve bu şekilde dansa başlamışlardı.

Müzik bitene kadar hem insanların giydikleri kıyafetler hakkında konuşmuşlar hem de eğlenceli dansa eşlik etmişlerdi.

Müziğin bitmesi ile eski yerlerine geçmek yerine küçük bebekleri ve yeni arkadaşının yanına geçmeye karar vermişlerdi. İkilinin yine gülerken konuşmaları kaşlarını çatmalarına neden olmuştu. Seungmin yanlarına gelen hyunglarını fark edip şirin gülümsemesi ile onlara doğru dönmüştü. Soobin ise hoşlandığı çocuğun baktığı tarafa bakıp gördüğü bedenler ile derin nefes almıştı. Bunu fark eden ise hyunjin olmuştu.

Seungmin ayağa kalkıp ilk minho hyunguna daha sonra ise hyunjin hyunguna sarılmış ve tekrar soobin'in yanına oturmuştu. Minho ve hyunjin de miniklerinin sol tarafına geçerek oturmuştu. Seungmin heyecanla sağ tarafında duran soobin'i kast ederek konuşmuştu.

"Hyunglarım bu yakın arkadaşım soobin , kendisi çoook iyi biri. Eminim siz de seveceksiniz."

Yine şirin gülümsemesi ile cümlesini bitirmiş ve hemen yanında ki arkadaşına dönmüştü. Tabi bunu yaparken de hyunglarının gözlerine baktığında bile ne kadar hoşnutsuz olduğunu görebilirdi ama o heyecan dan bunu fark etmemişti.

"Soobin'im , sana çok bahsettiğim hyunglarım. Eminim sen de seveceksin onları"

Soobin , ona tatlı tatlı bir şey anlatan seungmin ile kendi de gülümsemişti. Bu gülümsemeyi ise bu sefer ikili de fark etmişti. Felix haklıydı.

Minho boğazını temizleyerek bakışların ona dönmesini sağlamış ve bunu fırsat bilerek soobin'e elini uzatmıştı.

"Ben Lee minho , seungminie'in çok ama çok sevdiği hyungların dan biri"

Soobin memnuniyet ile ona uzatılan eli tutmuş ve anlayış ile başını sallamıştı.

"Ben de hwang hyunjin , prensesimin çok sevdiği diğer hyungu. Zaten başka sevdiği de yok"

Seungmin, hyunjin hyungunun dediğine gülmüştü.

Soobin yine yüzündeki gülümseme ile tutmuştu ona uzatılan ikinci eli.

"Çok memnun oldum tanıştığıma. Ben de Choi soobin , min'in de dediği gibi çok yakın arkadaşıyım"

İkili ise kaç kilometre den baksanız bile sahte olduğu belli olan gülümseme ile yine sahte bir anlayışla başlarını hafifçe sallamışlardı.

Soobin ise bu gülümsemeyi fark etmiş ama ses etmemişti. Eğer seungmin'i istiyorsa bu ikili ile iyi geçinmeliydi. Ve şimdi den aklına gelen fikirler ile o'da gülmüştü. Tâbi bunu sahte olduğunu ise sadece içeceğini içerek etrafı inceleyen tatlı çocuk dan başkası anlayamazdı.

🤎🖤🤍

Her fic de Felix için hep ikinci karakter olan yeonjun ile geldik. Eh sonunda kavuştu sevdiğine.❣️🩷

Nasıl olmuş sizce?🫣🐣

Umarım gününüz çok güzel geçer 🍬🧚🏻‍♀️🩷

Kendinize çok ama çok iyi bakın 🧡🧚🏻

Öpüldünüz 😽😽😽😽

çocukluk aşkı☆hyunseunghoTahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon