O̶Y̶U̶K̶

43 5 1
                                    

-Her hangi bir zamanda olanları(savaşlar,gelişmeler vb.) veya bir dinle ilgili bilgileri aynı şekilde geçirilmemiştir,yanlış bir bilgi vermemek için hepsi hayal ürünüdür.-

le beau est toujours bizarre.
(güzel olan her zaman tuhaftır.)
-Charles baudelaire

"Her dökülen kanın bir bedeli vardır. Loax savaşı da aynı şekilde farklı sonuçlar doğuran bir savaştı.Yeri geldi ölümler,yeri geldi doğumlar...En büyüğü de bu açılan savaşın bir aşk uğruna olmasıydı.Atalarımız savaşa vesile olan sözde kendilerine aşık denilen iki kişiyi lanetlediler.Melekler ve şeytanlar arasındaki çekimi hep yanlış ve ölüm getirten türden olduğunu dediler - " bacaklarım zevkten titremeye başladı her dil atışında inlememek için kendimi zor tutuyordum,dudaklarımı dişlerimin arasına alıp ezdim daha sonra elimle ağzımı kapadım.Kafamı geriye doğru atmamak için büyük savaş veriyordum, nefesini uyluklarımdan kasığıma kadar her yerimde hissediyordum.Daha fazlasını istiyordum sadece onun olmak... Elim istemsizce bacak arama gitti göz kapaklarımı sıkıca kapattım,adımı mı duyuyorum? yoksa bana mı öyle geliyor. "Violet! Hasta mısın kızım ateşin mi var niye kıpkırmızısın sen" Bayan argent elini alnıma daha sonra yanağıma koydu elimi hızla bacak aramdan uzaklaştırıp önüme gelen saçları kulağımın arkasına ittim bir yandan eteğimi düzelttim birini saklıyorcasına. "Revire git istersen?" telaşlanmıştım ya onu sıranın altında görürse,konuşamaz haldeydim ne desem batacak gibiydim. "...iyiyim efendim" sesim her ne kadar bir yerime kaçmış gibi olsa da mrs.argent kaşlarını çattı hareketlerimden sonra,oyalanmayıp dersine devam etti. Hemen sıranın altına baktım,orada yoktu yine lanet olası hayaldi. Sadece hayallerimi süsleyen o dindar adam.Gerçekte asla tanışıp konuşamayacağım o kişi. Ama asla asla deme diyen kişilerin sözlerine inanmak geldi aklıma..... İşte bir umut...

Ders bitmişti uyuyarak veya bişeyler çizerek vakit geçirdiğim için verimli geçti diyemem. Axre'de sıradan vakitleri yaşıyorduk yine ve yine,etrafa gözlerimi gezdirdim. Siyaha boyanmış binanın duvarları ve oldukça kasvetliydi bahçede gül veya bir benzeri hiç bişey yoktu sadece öğrenciler bulunuyordu.Günahlarını işledikleri için mühürlerini alan bir çok kişi vardı günah işlememiş şuanlık 10 kişi falandık. Herkes korkak veya küçük olduğumuz için yapamadığımızı diyordu,haklılardı da neyle karşılacağımı bilmediğim bir günahı işlemek istemiyordum. Aslına bakarsak hiç günah işlemek istemiyordum,düşüncelerimin dağılmasına vesile olan yanımdaki kıpırtıya döndüm. Keskin bakışları adeta parlıyordu, sabırsızlıkla kıpırdandı.

"Yine aklın nerde,violet?"

Sadece yüzüne baktım,yakın arkadaşım ardendi. Klasik olan süslü halinden ödün vermemişti.

"Hiç,sadece çizecek bişeyler arıyorum. Yine kızlar için mi bu hazırlık?" Daire çizerek saçlarını ve kıyafetini işaret ettim.

Yüzündeki sırıtış ortaya çıktı.Kapının orda kapıya yaslanmış kıza doğru baktı.

"Kızlar demeyelim onaa yeni bir kız gelmiş, o kadar güzel ki sen bile aşık olursun violet anlatamam sana"

Bu haline gülümsedim. Şıp sevdi hali karşıdaki ona ilgi gösterene kadardı sonra başka birine yöneliyordu. Baktığı kıza doğru döndüm.

"Himm, yeni geldiğine göre alt sınıf oluyor ve senden 2 yaş küçük?"

Hazır cevap olan aden yine şaşırtmadı beni.

"Aşkın yaşı yoktur violet'imm" saçlarımı karıştırıp ayağa kalktı.

"Bol şans dile bana güzelim" onu süzdüm baştan aşağıya, Süzünce onu kaşları havalandı yukarı doğru.

ᘔEᕼIᖇIᑎ TᗩᗪıWhere stories live. Discover now