toxic, beomryu ✓

nine

Ryujin ayaklarını yatağa uzattı. Beomgyu ile takipleşen ortak bir arkadaş bulması gerekiyordu. Yaklaşık iki dakika takip listesinde gezdikten sonra birini bulmuştu: Yuna. Gülümsedi. Yuna ile arası iyiydi. Kesinlikle yardım ederdi.

Yuna'yı arayıp ikna ettikten sonra akşam için giyeceği kıyafetleri seçmek için dolabına yöneldi. Çekici olmalıydı. Bangchan'ın ona düşmesi, Beomgyu'nun da kıskanması gerekiyordu. Güldü aynaya bakıp. Bu onun için çok kolaydı. Eline siyah mini askılı deri elbisesini aldı. Sırt dekoltesi vardı bu elbisenin. Siyah deri uzun botlarla beraber mükemmel bir kombindi. Hem klasik hem çekici. Makyajı için gözüne siyah bir makyaj kullandı. Dudaklarına ise kırmızı. Bu sayede siyahların için de dudakları patlayacaktı. Choi Beomgyu kiminle uğraştığının farkında değildi.

...

''Burası mı?" dedi Ning yüzünü ekşiterek. Pek havalı bir yer değildi. Burada genellikle elit olmayan ama bir şeyler içmek isteyen 'o kesim' takılırdı.

"Yani, bende pek beğenmedim ama odağımız mekan değil." Yuna ve Ning başlarını salladı. Taehyun, Ning'in koluna girmişti bile. Hep beraber bara girdiler. Ryujin direkt gözleri ile Bangchan'ı aradı. Kırmızı saçları ile onu bulmak çok zor olmamıştı.

"Yuna ben gülüp konuşurken kendini çekip storyne atarsın. Bizde arkada gözükürüz." Yuna başını salladı.

"Çok komik olacak. Hadi sen git." Ryujin sakince Banchan'ın yanına gitti. Onu görmemiş gibi yapıp bir şarap istedi yanındaki barmenden.

Chan önce gözlerini kısıp inceledi Ryujin'i. Tanır tanımaz yüzünde bir gülümseme oluştu. İstemsiz olmuştu. Ryujin'i her gördüğünde aklına Beomgyu geliyordu. Belki de eski dostundan intikam almak istiyordu. Ryujin'i görmesi ile istediği şarabı alıp yanına gitti.

"Buyrun ben vereyim içeceğinizi Ryujin Hanım." dedi gülerek.

"Yuh, Chan burada mı çalışıyorsun?" dedi Ryujin. Bilmiyormuş gibi yapıyordu.

"Evet. Seviyorum burayı. Barmenliği en iyilerden öğreniyorum. Ayrıca çok güzel kızlarla tanışıyorum. Arada gelip böyle benden içki istiyorlar." diyerek göz kırptı Ryujin'e. Güldü Ryujin. Tam bu esnada Yuna kendi fotoğrafını çekti. Arkada Ryujin ve Chan gözüküyordu. Storysine konum ile beraber ekledi. Şimdi Beomgyu'nun gelmesini bekleyeceklerdi.

"İyiymiş. Aslında ne var biliyor musun Chan? Sanırım seni özlemişim." dedi Ryujin samimi olduğunu düşündüğü bir gülümseme ile. Chan güldü. Bir şey demeden arkasındaki kapıdan içeriye girdi. Ryujin hiçbir şey anlamamışken tekrar geri döndü. Önlüğünü çıkarmıştı.

"Yarım saat falan izin aldım. Gel konuşalım şurada biraz." Ryujin rahatça nefesini verdi. Planı istemeyecek diye korkmuştu. Taehyunların olduğu masaya giderken Yuna'ya baktı. Yuna başını salladığında ise çoktan storyi attığını anladı.

"Tek mi geldin?" dedi Chan, Ryujin'e. Ryujin eli ile Taehyun ve Ning'i gösterdi.

"Hayır. Gel seni arkadaşlarımla tanıştırayım." Ryujin bunu söylerken çoktan masaya gelmişlerdi. "Bu Taehyun. Sen tanımazsın ama en yakınlarımdandır. Bu da Ning. En seksi ve güvenilir arkadaşım." Ning ve Taehyun, Chan ile konuşmaya başladılar. Onlar yakınlaşırken Ryujin'in gözü sürekli kapıdaydı. Gelmesini istiyordu ve geleceğinden emindi.

Öyle de oldu. Yaklaşık yirmi dakika içerisinde Beomgyu kapıdan girdi. Ryujin onu görmesi ile gülümseyerek Chan'a daha da yaklaştı. Beomgyu hızlıca Yuna'nın yanına gidip onunla konuşmaya başladı. Beomgyu önce gözleri ile Ryujin'i aradı barda. Dudaklarına küçük bir gülümseme yerleştirip tam Ryujin ve Bangchan'ın masasının karşısına oturdu.

Beomgyu kendi masasının yanından geçen bir kızı kolundan tuttu. Kız ilk şaşırdı fakat Beomgyu'nun gülümsemesi ile rahatladı. Kız ve Beomgyu gülerek konuşmaya başladılar. Ryujin gözlerini onlardan ayırmadı. Sırf Ryujin'i kıskandırmak için yapıyordu. Taehyun önce Ryujin'in yüzüne baktı. Daha sonra baktığı yere baktı. Beomgyu'nun halini görmesi ile göz devirmesi bir oldu. Telefonunu çıkarıp Ning'e mesaj yazdı.

"Beomgyu burada ama masanın tam karşısında başka bir kız ile flörtleşiyor. Ryujin şuan oraya kitlenmiş durumda. Makyaj ya da WC bilmiyorum artık hangisi ama bir bahane ile Ryujin'i bardan çıkart."

Ning telefonuna gelen bildirim ile beraber Beomgyu'nun olduğu tarafa baktı. Bu çocuk gerçekten Ryujin'i mental olarak çökertmek istiyordu. Taehyun ve Ning ise arkadaşları olarak Ryujin'i bu bataklıktan çıkarmaya çalışıyorlardı. Taehyun'a başını sallayıp konuştu Ning.

"Ryujin bi' makyajımızı tazeleyelim, olur mu?" Ryujin, Ning'e başını sallayıp Chan'in kollarından ayrıldı. Kalkarken Chan, Ryujin'i tutup yanağından öpmüştü. Ryujin yüzüne sahte bir gülümseme ekleyip kalabalığın arasından ayrıldı. Ning onu kolundan çekip barın kapısına kadar çıkardı.

"Nasıl bu kadar rahatsız edici olabiliyor? Yani buraya sırf karşımda tanımadığım insanlarla flörtleşmek için mi geldi?" diye sinirle konuştu Ryujin.

"Garip ve fazla toxic birisi. Ryujin, sen neden hala Beomgyu'yu salmıyorsun? Yani çok uzun zaman olmadı mı sence de?"

"Bilmiyorum, Ning. Bu benim elimde olan bir şey değil ki! Keşke olsa da unutsam hemen. Ama sürekli beraber mutlu olduğumuz zaman-" Sözünü kesti Ningning.

"Ryujin açıkçası bu iş artık fazla oldu. Mutlu olduğumuz zaman derken neyi kastediyorsun? İlk üç ayınız mı? Sonradan seni aldattığını öğrendiğin ilk üç ayda mı çok mutluydunuz? Ya da sen Haruto ile takıldığın dönem Haruto'yu köşeye sıkıştırıp dövdürtmesi mi çok eğlenceliydi? Kaç kişiye zarar verdi Ryujin? Tek zorba senmişsin gibi davranıyor. O seni kandırdı Ryujin. O gün Minjeong ile bir gece fazladan yatmak için senin bir yılını harcadı. Seni kullandı. Neden hala onu kazanmak için bir şeyler yapıyorsun?"

Söyledikleri ağırdı ama haklıydı Ning. Choi Beomgyu pisliğin tekiydi. Shin Ryujin ise bu pisliğin enayisi olmuştu.

...

Oy vermeyi unutmayın lütfen. Oy ve yorum sayısı düşük olunca yazasım gidiyor.

Okuduğunuz için teşekkür ederimmm.

♡♡♡