4. (final)

217 17 25
                                    

Yoongi babasının sözlerini düşündü, nasıl ayırabilirdi ki onları. Bu dünyadaki hiç bir güç Jimini ona bıraktıramazdı. Yoksa babası Jimini zindana mı atardı. Babası yapardı ama zindana atması çok saçmaydı. Yoongi zaten zindana onu ziyarete gelirdi, yine görüşürlerdi. Şehirden uzaklaştırsa da ziyaret ederdi kolaylıkla. Yoongi bunları düşünürken uyuyakalmıştı.

...

"Hyung bugün benim doğum günüm!"

Jimin heyecanla ellerini çırparak söylemişti bunu.

"Biliyorum minik civciv, onun için sana hediye aldım."

"Hyung hiç gerek yoktu"

"Olur mu, bak"

Yoongi Jimine minik bir bileklik uzatmıştı. Üzerinde beyaz beyaz çiçekler, renkli renkli boncuklar vardı. Jiminin çok hoşuna gitmiş olacak ki hemen koluna takıp inceledi.

"Hyungum bu çok güzel"

"Senin kadar değil ama miniğim"

Jimin gülümsedi ve Yoonginin üzerine atladı, ikisi de yere yığıldı ama gülmeye başladılar.

"Çok güzel gülüyorsun Jiminim, o güler yüzün hiç solmasın"

"Sen de hyungum, sen de çok güzel gülüyorsun"

"Yok sen benden daha iyi gülüyorsun civciv"

"Ama Hyung! Sen daha iyi gülüyorsun!"

"Peki peki öyle olsun"

Jimin Yoongi'nin üzerine uzandı ve her zamanki gibi kulağını kalbine koydu. Hızlı atıyordu.

"Kalbinin atışını dinlemek insanın içine huzur getiriyor Hyung"

"Nereden öğreniyorsun bu lafları civcivim"

"Sizden"

Yoongi kahkaha attı.

"Yaa neresi komik bunun Hyung"

"Bence artık bana Hyung deme civciv"

"Ne diyeyim Hyung"

"Sevgilim de"

Jimin gülümsedi.

"Bu konuşma sanki aramızda geçmişti Hyung"

"Dün gibi aklımda Jiminim, seninle yaşadığım her şeyi mezara kadar unutmayacağım"

"Bende..."

"Eee sen cevap vermedin soruma"

"Hangi soru Hyung"

"Aslında soru değildi ama, bana sevgilim de Jimin"

"Ama şey..."

"Sence de yakınlaşmadık mı birbirimize Jimin, sen de istiyorsun biliyorum"

"Neyi"

Yoongi Jimini kucaklayarak doğruldu ve Jimini önüne oturttu.

Prens ile Miniği || YoonminOpowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz