Seni istiyor bu kalp

273 14 7
                                    

Gözlerimi açtığımda sabah olmuştu bile.
Ardayı görmeyince hafif panikledim.
Hemen ayağa kalktım ve telefonumu aldım elime.
Arda bir mesaj atmıştı.

Ardam

Hayatım, kedi gibi uyuduğun için seni uyandırmak istemedim.
Benim bi işim çıktı o yüzden
çıkmak zorunda kaldım kusura bakma.
Seni çok seviyorum 🩷

Günaydın aşkım,
çok tatlısınn ama
ne işi olduğunu merak ettim şimdi

Günaydın canım,
Boş ver bebeğim, sen keyfine bak

🤨?

Seni seviyorum, sonra konuşuruz

peki

____________________________________

Moralim bozulmuştu.
Ardanın habersizce gitmesi değildi moralimi bozan.
İşinin ne olduğunu söylemediği içindi.
Telefonu biraz sertçe masanın üstüne koyup yukarıya çıktım ve lavaboya girdim.
Güzel bir duş aldıktan sonra üstümü giyindim ve kendime güzel bir kahvaltı hazırladım.
İrem dün bana isakta kalacağını söylemişti o yüzden kafam rahattı.
Telefonu elime alıp ardadan mesaj var mı diye baktım ama odun bana görüldü atmıştı.
Sinirli bir şekilde kahvaltımı yapıp üstüme güzel bir şeyler giyindim.
Güneş kremimi sürüp makyajımı ve saçımı yaptım.
Telefonumu elime alıp çok yakın bir arkadaşımı aradım ve bir buluşma ayarladık.
Biraz kafamı dağıtmam lazımdı.
Hazırlandıktan sonra çantamı alıp evden çıktım.
Ardaya haber vermemiştim çünkü ona tripliydim.
İrem bana bugünde isakta kalacağını dair bir mesaj atmıştı, o yüzden rahat bir şekilde arabamı çalıştırıp çarşıya doğru yol aldım.
Arkadaşımla buluşup starbucksda birer kahve alıp yürüdük.
Dedikodu üstüne dedikodu anlatıp gülüyorduk.
Çok güzel vakit geçirmiştik.
Sonra bir pastaneciye gidip pasta ve limonata sipariş ettik.
Çok güzel geçmişti.
Eski arkadaşlarımla yeniden bir şeyler yapmak beni çok mutlu ediyordu.
Arkadaşımla vedalaştıktan sonra arabama binip eve gittim.
Sabahtan beri telefonuma bakmamıştım.
Çaldığını duymuştum ve ardanın olduğundan emindim ama kudurtmak istedim ve o yüzden telefona bakmadım.
Üstümü falan değiştirip oturdum koltuğa.
Saat 21:02 geçiyordu.
Telefonumu elime aldım ve mesajları okumaya başladım.
Ardadan 20 cevapsız arama ve 55 mesaj vardı.

Nerdeyse hepsi şöyleydi:
~nerdesin?
~neden telefonuna bakmıyorsun?
~beyza beni delirtmek mi istiyorsun?!
~açsana kızım telefonunu!
~beyza nerelerdesin?
~başına bir şey mi geldi??
~cevap ver artık?!
...vs

Hepsini okurken hafif kıkırdıyordum.
Kudurması hoşuma gitmişti açıkçası.
Tam bir şey yazarken kapı çaldı.
Yüzümü buruşturup ayağa kalktım.
Kimdi bu gece gece?
Korkmuyor değilim.
Umarım İrem erken gelmiştir.
Korkudan ölecek gibiydim.
Kapıyı hafif açtım ve aradan baktım.
Arda: Beyza aç şu kapıyı!
Ve sadece çok sinirli bir arda görüyordum.
Sessizce "sıçtık" diyip kapıyı tamamen açtım.
Arda bana sinirlice bakıp içeriye yürüdü.
Baya kızgındı.
Ben kapıyı kapatıp onun arkasından gittim.
Arda: Senin sorunun ne?!
Beyza: yok.
Arda: Yok mu?
Beyza: Hıhı.
Arda: Sabahtan beri sana ulaşamıyorum, kafa yedim!
Beyza: eee?
Arda yüzüme yaklaşıp gözlerime baktı.
Arda: Sen beni kışkırtmak mi istiyorsun?
Beyza: Yoo.
Arda gözlerini devirip benden uzaklaştı.
Koltuğa oturup kollarını koltuğa uzattı.
Arda: Sebebi neydi?
Beyza: Neyin?
Arda: Telefonuna bakmamanın?!
Beyza: Öyle.
Arda: Beyza, düzgün konuşurmusun?
Beyza: Yamuk mu konuşuyorum?
Arda: Başlarım espirine! Neden telefonuna bakmıyorsun?!
Beyza: Sakin mi olsan?
Arda: Olamam! Sabahtan beri sana ulaşmaya çalışıyorum ama ulaşamıyorum?! Merak ettim kızım seni! Ya bir şey olsaydı sana?
Beyza: Olmadı.
Arda: Beyza, bak nazikçe soruyorum, neden bakmıyordun?
Beyza: İşim vardı.
Arda: Ne işi?
Beyza: Boş ver, sen keyfine bak.
Arda: Delirtmek mi istiyorsun beni?! Ne işi?
Beyza: Sonra konuşuruz.
Arda: Ne bu trip? Ne yaptım.
Beyza: Şu an sabah bana yazdıklarını dedim farkındaysan.
Arda: Anlamadım.
Beyza: Diyorum ki arda, sabah bende "ne işin var" diye sorduğumda, bana benim şimdi sana dediklerimi dedin. Seni ne kadar sinir ettiyse, benide bi o kadar sinir etti.
Arda: İyide, mesajıma neden bakmıyorsun?
Beyza: Keyfimin kahyası öyle istedi, şimdi sus yalı çapkına bakacağım!
Televizyonu açıp ekrana mal mal bakıyordum.
Arda: Allahım, sabır sabır.
Beyza: Sen anca sabır dile zaten.

Aradan 15-20dk falan geçmişti.
Ardaya arada bir side eye atıyordum.
Arda artık kızgın değildi herhalde.
Televizyona baksamda, onun ne yaptığını görüyordum.
Beni izliyordu son 5dk'dır.
Beyza: Of!
Çok daralmıştım.
Ardaya sarılmak, öpmek, koklamak istiyordum ama olmazdı çünkü trip atmak daha önemli.
Ardanın yavaş yavaş bana yaklaştığını gördüm.
Koltuğun diğer ucunda oturduğum için sürüne sürüne geliyordu.
Yanıma geldiğinde oda televizyona baktı ve elini bacağıma koydu.
Bacağımı öbür tarafa çektim ve ardanın eli boşluğa düştü.
Kolunu arkama koyarak beni kendine çekti.
Kulağıma yaklaşarak fısıldamaya başladı.
Arda: Trip atarken çok tatlı oluyorsun be kızım.
Hafif gülümsedim ama ona çaktırmamaya çalıştım.
Arda: Seni üzdüysem özür dilerim.
Bir şey demiyordum.
Arda: Eşşeklik bende, affet.
Hala susmuştum.
Arda: Kendimi eşşek yerine koydum be güzelim, yapma bunu bana.
Televizyona bakmaya devam ediyordum.
Arda elimi alıp kalbinin üstüne koydu.
Bende ona bakmak zorunda kaldım.
Arda: Sen böyle yapınca burası var ya, işte tam burası ağrıyor. Senin bana küs olmanı kaldıramıyor.
Seni özlüyor bu kalp.
Seni istiyor bu kalp.
Yapma bunu bana.
Arda bana hafif gülümsedi.
Galiba biraz fazla olmuştu.
Onu baya telaşlandırmıştım galiba.
Hiç düşünmeden ardanın dudaklarına yapıştım.
Ardayla yavaş öpüşüyorduk ama bi o kadarda istekli.
Sanki yıllardır dudaklarımız birbirine değmemişti.
Ardanın eli belime gitmişti.
Benimde ellerim onun ensesinde.
Ben geriye çekilip ardaya baktım.
Beyza: Özür dilerim.
Arda: Asıl ben özür dilerim.
Beyza: Seni çok seviyorum.
Arda: Ben seni daha çok seviyorum hayatım.
Gülümseyip sarıldım ona.
Ardanın kollarının arasında olmak bir başkaydı.
Bütün dertlerimi unutmuştum.
Ona olan kızgınlığımıda dahil.
Artık hiç bir şey umrumda değildi, sadece onun beni sevmesi umrumdaydı.
Kokusunu içime çektim ve kollarından ayrıldım.
Arda: Rahatladım.
Ardaya gülümseyip kafamı göğüsüne koydum.
Arda: Var ya, nefes alamıyordum, o kadar telaşlandım. Sanki canımdan can koptu.
Ardaya bakıp dudaklarımı büzdüm.
Beyza: Özür dilerim aşkım.
Arda: Bu seferlik sorun değil ama bir dahakine telafi etmen zor olur.
Beyza: Bir daha olmayacak. Söz!
Arda saçımı öpüp gülümsedi.


____________________________________
Uzun bir aradan sonra Merhabalarrr!
Bu kitabı devam ettirmeye karar verdim.
Umarım sizde beğenirsiniz🫶🏻

Hiçbir Karşılaşma Tesadüf Değildir-ARDA GÜLERWhere stories live. Discover now