24~Kalbin Özgürlüğü

16.5K 964 18
                                    

Genç adam alnındaki teri elinin tersiyle sildi ve çapayı bir kez daha kaldırıp topraya daldırdı. Bayan Mollie onun yardım edeceğini öğrenince ilk görevini eline tutuşturmuştu. Bir çapa! Daniel uzun süre ne yapacağını kavrayamamış vaziyette mutfakta dikilmişti. Ama iki saat sonra şu an olduğu yerde bahçenin ortasında terden sırılsıklam olmuş vaziyette Bayan Mollie'nin merhum eşinin kıyafetleri içinde dikiliyordu. Bahçedeki bütün yabani otları temizlemişti ve yeni ekinler için çapalamaya girişmişti. Buraya gelirken hayalinin bu olmadığı gerçeği aklına dank etti. Anna'yı sırtına attığı gibi kilisenin yolunu tutmayı düşlemişti... Genç kızı mutfaktaki yakınlaşmadan sonra bir daha görmemişti. Onunla muhattap olan Bayan Mollie olmuştu. Evin bahçeye açılan, küçük arka kapısının gıcırtıları Daniel'ı düşüncelerinden sıyırdı. Bayan Mollie kapıdan ona sesleniyordu 'Daniel oğlum! Hadi yemek zamanı.' Genç adam sanki hayattaki en güzel şey başına gelmişçesine sevinerek elindeki çapayı yere fırlattı ve eve girdi. Mutfak kapısına geldiğinde Anna'nın büyük tencerenin içine eğilmiş bir şekilde gülümsediğini gördü. Onu bu vaziyette uzun süre izleyebileceğini düşünürken genç kız onu fark etti. Hızla doğrulurken Daniel'i süzüyordu.

'Bayım sofraya oturmadan önce temizlenseniz iyi olur.' Bir yandan da kınayan bakışlarla genç adamı süzüyordu. Daniel çamur içindeki ellerine baktı 'Tamam.' Diye homurdanarak gerisin geriye kapıdan çıktı ve çeşmenin yanına gitti. 


Bayan Mollie elindeki giysileri hızlıca Anna'nın eline tutuşturdu 'Bunları Daniel'e götür Anna. Çocukcağız çamur içindeki kıyafetlerle yemek yemek zorunda kalmasın.' Anna bir elindeki kıyafetlere bir de kapıya baktı. Şu an bunu yapmamak için her şeyini verebileceğini düşündü. Ama bayana hiçbir şekilde Daniel ile olan yakınlığını belli etmemeliydi. Zaten kadıncağıza yalan söylediği için kendini kötü hissediyordu. Silkelenip emin adımla bahçeye çıktı ve çeşmenin olduğu kısıma yürüdü. Ama dondu kaldı. İlerleyemiyordu. Daniel gömleğini çıkarmış üzerine tasla su döküyordu. Genç kız silkelendi. Acilen kendine gelmesi gerekiyordu. Dan onu bu halde görse dilinden bir daha kurtulamazdı. Gözlerini yere dikip ilerlemeye başladı. Bir yandan da bütün bunların suçlusunun Yunan mitolojisine olan zaafı olduğunu söyleyip duruyordu kendi kendine. Eğer o heykellere bu kadar hayran olmasaydı Daniel'in heykellere taş çıkartacak vücudunun onun üzerinde böyle bir etkisi olmazdı. Çeşmenin yanına vardığında Daniel tası kenara bırakmış saçlarındaki suyu dağıtmak için başını iki yana sallıyordu. Anna telaşlı hareketlerle elindeki giysileri bir saman balyasının üzerine koydu ve 'Bayan bunları giymeni söyledi.' Dedikten sonra fırlayıp içeriye gitti. Genç adam onun bu tavırlarını neye yorması gerektiğini bilemediği için kendi kendini sövüyordu. Hızla üzerine kıyafetleri geçirdi ve mutfağın yolunu tuttu.


Bayan Mollie ve Daniel masadaki yerlerini almış Anna'nın yemek servisi yapmasını bekliyorlardı. Yaşlı kadın 'Sana kaç kez dedim kızım, iş yapmanı istemiyorum. Ama inatla her şeyi üsetleniyorsun.'

Bayan Mollie'nin sitemkar sesi üzerine Anna gülümsedi 'Ben iş yapmaktan zevk alıyorum bayan. Boş boş oturmak bana göre değil.' Bu sırada masaya getirdiği küçük tencereden Bayan Mollie'ye bir kase çorba dolduruyordu. Yaşlı kadının kasesini geri koyduğunda beklentili bakışlarla onu süzen Dan'in kasesine uzandı. Hızlıca çobayı koyup kaseyi genç adamın eline tutuşturdu. Anna'da sofrada yerini aldığında kısa bir yemek duasının ardından yemeğe başladılar. Daniel sanki aylardır yemek yememiş gibi önüne gelen her şeyi silip süpürüyordu. Genç kız elinde olmadan onun bu haline gülüyordu. Ülkenin en zengin adamlarından biri şu an aylardır açmışçasına yemek yiyiyordu karşısında. Yemek bitince Bayan Mollie onlara yaptığı tatlıdan ikram etti bir yandan da kasabadaki yeniliklerden bahsedip duruyordu. En sonunda 'Veee bilin bakalım bu akşam ne var?'

AŞKIN İNTİKAMIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin