ORKİDENİN SUYU (+18)

•HADİ•

Yıldıza basmayı unutmayınn
Diğer kitabıma da bakabilirsiniz

Uyandığımda hava henüz aydınlanıyordu, doğrulmaya çalıştığımda başarılı olamadım, bir yatağın üstünde ve yatağa bağlanmıştım "Çıkarın beni Allah'ın belaları!" diye bağırdım iyice kendime gelince.

Gökalp içeri girdi, yanıma uzandı, iplerin izin verdiği ölçüde ondan uzaklaşmaya çalışıyordum, ama o daha fazla geliyordu, "Uzaklaşsana be!" diye yükseldim. "Sakin ol yavru kedi, daha yeni sabah oluyor." dedi.

"Babam gelip beni bu cehennemden kurtaracak, sizi pişman edecek, görürsünüz." dedim. "Baban seni kendi elleriyle Giray'a verdi, baban seni sadece öldürme içgüdün yüzünden sevdi anlamıyor musun yavru kedii!" diye bu sefer o yükseldi.

Gökalp haklıydı...

Beni bırakan babamdı, almaya da gelmeyecekti, imkanı yoktu, tek çarem Giray'dı, ona çok kötü davranmadım değil mi, bence gayet iyi davrandım, ya o gelmezse, nasıl kaçacaktım?

"Ee yarın evleniyoruz bence bir fantezi yapmamızda sakınca yok." dediğinde bunu bu kadar basitleştirmesi beni korkutmuştu, bunu erteleyebildiğim kadar ertelemeliydim "Yarın yaparız işte, ne gerek var?" dedim, sanırım sesim titremişti ya da korktuğum anlaşılmıştı.

"Düğün öncesi enerji yüklemesi gibi düşün." dedi sırıtarak ve ağırlığını vermeden üstüme çıktığında çığlık attım "Kalk üstümden yaaa!" diye de bağırdım. "Korkma yavru kedi, biraz oynayacağız, merak etme acımayacak."  dedi ve gömleğimin düğmelerini açmaya başladı, tamamen açtığında siyah sütyenim ve sütyenimin açık bıraktığı kadarıyla göğüslerim gözünün önündeydi, her tarafımdan bağlı olduğum için asla engelleyemiyordum, ama sesimin çıktığı en yüksek şekilde çığlık atıyordum, sesim çatallanmaya daha doğrusu kısılmaya, gitmeye başlamıştı, artık çığlık atamıyordum, kesik kesik inleye inleye ağlıyordum, bir yandan "Bakma, bakma Allah'ın belası, gözlerin çıksın, yapmaa." diye sayıklıyordum, bu sırada o şoka girmiş gibi bana, aslında göğüslerime bakıyordu, bakmasını engellyemediğim gibi enerjim de tükenmeye başlamıştı, çok zaman geçmemesine rağmen ruhum enerjimi sömürüyordu ve bu yüzden bilincim arada kayıyordu.

"Tam avuçlamalık." dedi ve gerdanımdan göğüs oluğuma kadar diliyle geldi, "Terlemişsin, kendini bu kadar yormana gerek yoktu aslında, zaten her türlü benimsin, küçük kedi." dedi, alaylı gözlerle bakması daha da sinirlerimle oynuyordu, burnunu burnuma sürttüğünde yüzüne tükürdüm, "Demek ıslak seviyorsun." dedi ve göğüslerimin açıkta kalan bölgelerini ıslak ıslak yaladı, ben hala çırpınıyorken, göğsümden aşağı, göbek deliğime kadar indi, göbek deliğimin etrafında diliyle bir tur attı ve eteğimin lastiğine kadar geldi, eteğimi tutup sertçe çekti, tenimde bir ses yankılandı, kesinlikle kızarmıştım, tenim çok hassastı, eteğimi kalçalarımdan sıyırması için belimi havalandırmam gerekiyordu ama bunu asla yapmayacaktım, bunu anladığında sert bir nefes verdi ve "Neyse bonusu düğünden sonra görürüz." dedi.

Tekrar göğüslerime odaklandığında sert ve yüksek bir ses odayı doldurdu:

"O PİS ELLERİNİ ÇEK AŞAĞILIK HERİF!"

Tek bildiğim bu ses Giray'ındı, ya da yorgunluktan halüsinasyon görüyordum, gözlerim karardı, karardı ve bilincim kaydı, gücüm bitti, sesim gitti, gözlerim görmedi, kulaklarım duymadı, tenim hissetmedi, belki kalbim de durmuştu...         

                   ☆BÖLÜM SONU ☆

Çok kısa biliyorum ama sınav haftamdan yeni çıktım

Yaz tatiline giriyoruzz, hem bölüm depolarım hem düzenli olarak atarım diye düşünüyorum

Başka bölümlerde...