soobin önündeki milkshakeini yudumladı. bacak bacak üstüne attı. kolunu oturduğu kafenin koltuğuna attı. "buranın içeceklerini çok seviyorum." diye yorum yaptı soobin. oldukça huzurluydu. mutlu ve sevimli gözüküyordu.
üstünde beyaz gömleği vardı. gömleğinin üzerindeki deri ceketi katlayıp yanına koydu. bugün hava çok sıcaktı. üstelik su canavarları için oldukça zor bir gündü. sıcaktan suratındaki parıltılar daha çok parlamaya başlamıştı.
yeonjun kendi kendine güldü. "buraya içecekler için mi geliyorsun kai için mi?"
"kes sesini." soobin rahatsız bir şekilde hareket etti. "bizi duyacaklar."
yeonjun camın önündeki masadaki tyunning ikilisine baktı. şirin bir arkadaşlıkları vardı ama gerçek anlamda fazla yakınlardı. kai'nin taehyun'dan başka arkadaşı yoktu. onun ailesi gibiydi. genelde melekler ve cadılar anlaşamazdı. ama huening kai ve taehyun öyle değildi.
"merak etme. bizi duymaları zor."
"yine de dikkatli olmalıyız." soobin tekrardan dönüp baktı. fark edilmek istemiyordu. özlemle kai'ye baktı. onunla konuşmak için can atıyordu fakat çok utangaç bir sirendi. ne zaman kai ile konuşmaya geçse derisinin kuruduğunu hissedip kendisini kaşımaya başlıyordu ve hastalıklı gibi gözükmek istemiyordu.
"zaten oda arkadaşı değil misiniz?"
"öyleyiz ama..." soobin elindeki içeceği masaya koydu. "ben onunla konuşamıyorum. zaten kai konuşkan birisi değil."
birden yeonjun'un telefonu çalmaya başladı. yeonjun aceleyle çalan telefonuna baktı. baş belası arıyor. tabii ki beomgyu'ydu. ama büyük ihtimalle saçma bir şey için arıyordu. yeonjun meşgule atıp tekrardan cebine koydu. fakat onun cebine atmasıyla beomgyu'nun tekrardan araması bir olmuştu.
"istiyorsan aç." dedi soobin. hafifçe kaşlarını çattı. peri arkadaşına baktı. "beomgyu mu arıyor?"
"evet ama çok önemli bir şey değildir." yeonjun tekrardan meşgule attı ama mesaj bildirimlerini gördü.
beomgyu neredesin
odaya gel
lütfen
bana yardım etmelisin
yeonjun şaka yapmıyorum lütfen aramalarıma cevap ver
yeonjun taşak mı geçiyorsun yoksa ciddi misin
beomgyu ciddiyim
odaya gel
kimseye söyleme
yeonjun sana neden inanayım beomgyu
beomgyu çünkü sana yalvarıyorum
yardımına ihtiyacım var
acele et lütfen
yeonjun tamam
kafedeyim 10 dakikaya gelirim
beomgyu acele et yalvarırım
yeonjun kafasını kaldırdığı an arkadaşının endişeli bakışlarını gördü. "sanırım beomgyu beni rahat bırakmayacak. gitmem lazım."
"kötü bir şey mi oldu?"
"sanmıyorum. sana sonra haber veririm." yeonjun yerinden kalktı. içeceğini bile bitirmemişti. "sen ödesen olur mu? sana sonradan veririm parasını."
YOU ARE READING
freak. yeongyu
Fanfictionkural bir: asla vampirlerle yakınlaşma. kural iki: asla choi beomgyu'ya güvenme. perijun & vampirgyu au !
