-16-

122 22 6
                                    

BOLUM SIRALARİNİ KARİŞSİTRMİSŞ OFFF 


beomgyu

Taehyun'u görür görmez güneşimin ayması ile sınıfıma geri döndüm, teneffüste bahçeye indiğimde san'ı gördüm ve ona gözükmemeye çalışarak harutoya ulaşmaya çalışırken san bana doğru gelmeye başladı. Yüzüme sahte bir gülümseme yapıştırdım, sonuçta kimseye kuzenin yalancının teki diyemezsinzi bir anda bir de psikopat falan çıkar taehyun yölüne ölmek istemiyorum. 

"günaydın" dedim 

"günaydın beomgyu, taehyunla barışmışsınız"

"evet konuştuk barıştık"

"ne güzel sevindim senin adına iyi anlaşıyorsunuz onunla"

"evet özellikle son zamanlarda yakın arkadaş olduk" 

"arkadaş mı sadece?"

"evet başka ne olabilir ki aramızda?" diye sordum gülümseyerek

"kendine dikkat et gyu senin üzülmeni istemiyorum. Bir şey olursa seni üzen bana her zaman gelebilirsin dinlerim seni" dedi elini omzuma koyarak

"teş-"

"beom'u üzen bir şey olursa ortadan kaldırırım ben, sen merak etme" dedi taehyun 

Taehyun san'ın omzumdaki elini iterek beni kolunun altına aldı, ben san'a görüşürüz bile diyemeden sürüklemeye başladı.

"salak mısın sen, bok mu var hala konuşuyorsun o herifle? manyak diyorum manyak"

"bir anda kimseyle aramı açamam ben, hem kötü bir şey de konuşmuyorduk"

"ne konuştuğunun önemi yok beom konuşma"

"emredersin, pardon da ben istediğim kişiyle konuşurum"

"seni düşünen de kabahat" dedi sinirle 

"san bana hiçbir şey yapmadı, evet sana ayıp etmiş ama kuzeni ona ne anlattı bilmiyoruz o seni bilmeden suçlamış ama ben onu bilmeden suçlamam"

"niye, hoşlanıyor musun yoksa o piçten?" diye sordu alayla

Ben senden hoşlanıyorum tyun ama sen asla görmüyorsun.

"evet hoşlanıyorum o yüzden de hemen hayatımdan çıkarmamı bekleme, hiç çıkmasın istiyorum çünkü"

"heh güya benden hoşlanıyordun, gerçi sen şıp sevdiliğinle meşhurdun" dedi pis bir gülümseme ile

"evet sen de şıp sevdilerimden biri oldun, bitti" dedim omuz silkerek

"san ağzına sıçarsa sakın bana gelme" dedi ve bana çarparak yanımdan geçip gitti

"orospu çocuğu" diye tısladı arkadan fırlayan yeonjun

"san güvenilir biri değil, haklı çocuk" dedi soobin

"orospu çocuğu orospu çocuğunun halinden anlarmış" dedi yeonjun göz devirerek

"ben ne yaptım şimdi ya?" diye sordu soobin

"sen çook konuşma" dedi sırtıma zıplayan haruto

"neler oluyor bakayım sizde?"diye sordum arkamı dönerek

"mutluyuz biz" dedim sırıtarak

"bir biz mutlu olmayalım zaten" dedi yeonjun kendini yere atarak

"salak mısın? üstün kirlenecek kalk" dedi soobin sinirle

"sanane" dedi yeonjun yerde yatmaya devam ederek

"millet deliye ben akıllıya hasredim" dedi soobin

"soobin biz seni sevmiyoruz boşuna konuşma" dedi haruto

"he beni dışlıyonuz kank öyle mi?"

"öyle kank"

Onlar kendi aralarında didişirken benim gözüm bir köşede kai ile oturan taehyundan başkasını görmüyordu, ne yapıp edip ona kendimi sevdirmem gerek. Gaymiş zaten ne zorluyorsa daha

"taehyunla kavga ettik" dedim harutoya

"vayy cidden mi?" diye sordu haruto

"ya biz çok kavga etmiyoruz ki" dedim kaşlarımı çatarak

"ne diye ettiniz?"

"sanla konuştum"

"adama takık biriyle konuşursan tabi ki sinirlenir" dedi haruto

"o da seviyorum desin"

"abi bence sen çok abartıyorsun tatlı tatlı flörtleşmek yerine kıskandırmak bişi arıyorsun gereksiz" dedi haruto

"onun yerine millete biz manitiz de dimi haruto?" diye sordu yeonjun

"jun sen ölmek mi istiyorsun bugün?" diye sordu haruto ve sanki yeonjun'a tekme atacak gibi durarak

"bacağını götüne sokarım" dedi soobin harutoya yürüyerek

"hep benim üstüme geliyorsunuz" diye ağlamaya başlayan harutola birlikte üçümüzün de eli ayağına karıştı

"haruto neden ağlıyorsun şimdi bebeğim?" diye sordu yeonjun

"ben çok doldum çocuklar"

"özür dilerim be aşkım beee" dedi soobin harutoya sarılarak 

"ne oluyor burda?" diye sordu kai

"seni alakadar etmez kardeşim" dedi soobin

"manitam ağlıyorsa ediyordur" dedi kai soobin'in üstüne yürüyerek

"senin manitansa bizim de arkadaşımız" dedi soobin de ona doğru yürüyerek

İkisii kafalarını birbirine dayamış bakışırken yeonjun da onlara yaklaştı

"sanki birazdan öpüşecekmiş gibisiniz" dedi ve gülmeye başladı

"konuşalım" dedi kafasını omzuma koyan taehyun

"konuşalım" dedim ona doğru dönerek

Haruto doğru diyor galiba ben biraz abartıyorum. Taehyun gel yaparak arkasını döndü ve okula ilerlemeye başladı. Son bir kez arkamdakilere baktım ve dil çıkararak uzaklaştım, benden önde yürüyen taehyun'a yetiştim ve koluna girdim. 

"sandan hoşlanmıyorsun dimi"

"evet sen öyle sanıyorsun" dedim sırıtarak

"asıl sen öyle sandığımı sanıyorsun"

"hayır sen öyle sandığımı sandığını sanıyorsun"

"tamam çokta bokunu çıkarmayalım" dedi 

"ne konuşucaz?"

"ben, deneyelim mi?"

"neyi?"

"olmayı işte"

"ne olmayı?"

"bilerek yapıyorsun dimi?" diye sordu bana dönerek

"evet orospu çocuğu olmayı seviyorum" dedim koluna biraz daha sırnaşarak

Taehyun bir cevap vermedi, zil çaldığında benimle birlikte sınıfa kadar yürüdü hatta sınıfıma girdi. Bir süre benim sıramda oturup havadan sudan konuştuktan sonra öğretmenler zilinin de çalmasıyla ayaklandı.

"sevgili olalım" dedi sessizce ve sınıftan çıktı


bullyWhere stories live. Discover now