15

50 7 19
                                    


05052023

Bölüm için,

Baek Yerin - Point

-

"Hyunjae'yi geçen sene gördüm ve berbattı. Onu nasıl bu hale getirebildiğini sorup durmak istiyordum hep. Bugün denk gelişimiz çok iyi oldu."

Paris'te herkesten habersiz yaşayan eski bir arkadaşın uğradığı kahvaltı sofrası Changmin ve Sunwoo'nun gergin öksürüklerine, Eric'in sessizliğine Juyeon'un sakinliğine ve Chanhee'nin ise gülümseyişine konuk olmuştu.

Chnagmin'in yanında dahi asla konuşup açmadığı bir konunun öylece ortalık yerde açılması ruhunun özgürlüğünü daraltmıştı sanki. Rahatsız bir edayla gülmüştü.

"Fazla merak etmiş olmalısın."

"Beni yanlış anlama lütfen sizi birlikte görmeyi hep çok severdim. Birden bu hale gelmeniz... Gerçi seni iyi gördüm."

Changmin fazla meraklı olan arkadaşının sırtını sıvazlamıştı artık susmasını istercesine.

"Kimsenin iyi olmaması için bir sebep yok zaten. Paris'in tadını çıkarmaya geldik. Buralarda olduğunu bilmiyorduk."

"Ah öyle tabii ama bilirsin bu çılgın ikilinin üstüne gelmez der durulurdu. Tiyatro kulübünün yıldızları onlardı."

"Endişe etme her şeye rağmen herkes çok iyi."

Sonunda Changmin'in vermek istediği mesajı anlayan beden gözleri Juyeon'u bulduğunda hızla konuyu değiştirmişti.

"Juyeon? Seni buralarda ilk görüşüm. Bizim okuldakilerle takılır mıydın hiç?"

"Her şeyin aynı kalmasını beklemen tuhaf. Zaman akıp giderken kimse yerinde saymaz."

"Tavrın pek değişmemiş gerçi."

Sunwoo masalarına davetsiz gelen elemanı Juyeon'un bile tanımasına şaşırırken kaşlarını çatarak konuşmuştu.

"Yanlış anlamazsanız eğer, tanımadığım insanlar varken rahat hissetmiyorum. Dilerseniz arkadaşlarınızla daha sonra konuşabilirsiniz."

"Sen alt sınıflardan olmalısın herhalde."

Ellerini cebine atmıştı kendinden emin kurduğu cümlesiyle gülüp Sunwoo'yu baştan aşağı süzerken.

"Yoksa beni kesin tanırdın."

-

"Chanhee."

Juyeon'un sesiyle kaşlarını çatarak dönmüştü arkasına. Görmeyi beklememişti onu. Kahvaltıdan sonra konuşmamışlardı hiç zaman öylece akıp geçmiş Eyfelin ışıkları çoktan aydınlanmıştı.

"Efendim?"

Chanhee bugün yalnızlığı seçtiğinden Juyeon onu çok az görmüştü. Neden yanına geldiğini bile bilmeden sadece sesini duymak istemişti.

"Zamanından çalmak istemiyorum. Bölmüyorum değil mi? Eğer bir planın varsa..."

Kafasını olumsuz anlamda sallayarak gülümsemişti Chanhee aşık olduğu gözlerin içine bakarken uzun uzun. Sabahki huzursuzluğu yok olmuştu artık.

"Plan sayılır mı pek bilmiyorum ama ne zaman paris'e gelsem şanzelizenin sokakları yaşlı kör bir müzisyenin müziği ile dolup taşar bu saatlerde."

Omuz silkmişti yürüyeceği sokağa doğru çevirirken bedenini.

"Eğer konuşmak istiyorsan yarın müsait olabilirim. Ama eğer sessizliğimi paylaşmak istersen birlikte yürüyelim."

o incecik beli şimdi başka biri sarıyor mu? / milnyu- junewHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin