Bölüm Sekiz | Unutulan Her Bir Anı

Start from the beginning
                                    

Sen yepyeni bir başlangıç yapıp yeni arkadaşlarınla eğlenirken ben yapayalnız kaldım.

Arkasından baktığımda tıpkı böyle görünüyordu: Yapayalnız.

Kendi odama girerken kafamın içinde şemsiyenin altında söylediği her cümle yankılanıp duruyordu. Vicdanıma yüklediği bu ağır sorumluluğun altında her geçen saniye kendimi daha kötü hissediyor, bir yandan kendimi savunacak bahaneler üretiyordum.

''İyi geceler.''

Kapıyı açıp içeri giriyorken Emre'nin sesiyle durdum. Kendi odasının kapısındaydı fakat henüz içeri girmek için bir hamle yapmamıştı. Sesi her ne kadar soğuk ve ilgisiz gibi çıksa da aslında bana ikinci kez iyi geceler dediğinin farkında değildi.

''Sana da.'' dedim.

Farklı bir şey söylememe beklediği oldukça aşikardı. Buna rağmen birkaç saniye daha yüzüme baktıktan sonra elindeki telefon ışığıyla birlikte odasına girip kapıyı kapattı.

Ben içeri girdiğimde ise evde yaşanan onca şeyden habersiz İrem'i, yatağımın bir köşesinde uyumaya devam ederken buldum. Yatağa yaklaşıp nefes alışverişlerini duymaya çalıştığımda oldukça derin uyuyordu. Bir yandan anlayamayacağım kadar kısık seste bir şeyler mırıldandığını duydum. Onu uykusundan etmemeye özen göstererek kıyafetlerimi çıkardım ve yatağa girdim.

#

Ertesi sabah, beni rahatsız edecek kadar sakindi. Annem ve babam sabah beraber işe gitmeyi tercih etmiş, eğer saatlerdir ortada görünmemesinin başka bir sebebi yoksa Sarp da onlara katılmıştır. Emre ise kafamı daha da karıştıracak hareketler sergiliyor ve inanılmaz bir şekilde tavır alıyordu.

Bravo, dedi iç sesim. Erkekler konusunda o kadar kötüsün ki ikisini de elinden kaçırdın. Hem de aynı anda.

''Bütün bunların hepsi dün gece mi oldu?''

İrem'in sesiyle silkelendim. Benim yatağımda oturmuş, en sevdiğim yastıklarımdan birini dizlerine almış tırnaklarına inanılmaz parlak bir yeşil oje sürüyordu.

''Evet.'' dedim. ''Senin de maşallahın var kıpırdamadın bile.''

Gülerken neredeyse ojesini taşırıyordu. ''Dün gece çok kötü oldum, neden bilmiyorum. Ölü gibi uyumuşum.''

Gözleri yalnızca bir anlığına kendi odasıyla aynı yerde olan benim banyoma takıldı fakat hemen sonrasında kaçırdı.

''Daha iyisin ama belli.'' dedim dürüstçe.

Elini kaldırdı ve tırnaklarına üflemeye başladı. ''Evet, daha iyiyim.'' dedi ve ekledi. ''Ben daha iyiyim de seninkinin nesi var?''

Kaşlarım havalandı. ''Benimki?''

''Emre'yi kastediyorum.''

''Benimki değil ki.'' dedim. ''Ama işte dün bizi konuşurken gördükten sonra bir şey oldu, anlamadım.''

''Seninki olmasaydı bebeğim böyle bir şey olmazdı.'' dedi İrem.

Sıkıntıyla sandalyeden kalktım ve pencereye doğru yürüdüm. Alabildiğince uzanan yeşilliğe bakarken sıkıntımın sebebi Emre ve tavrı olmadığını ben de biliyordum. Sıkıntımın sebebi Sarp'la yarım kalan bir konuşma ve sabahına bu evde olmamasıydı.

''Ne yapmayı düşünüyorsun?''

''Hangi konuda?'' diye sordum.

''Şu an hangi konuyu düşünüyorsan.''

Fırtınalı Gecede (Tamamlandı) Where stories live. Discover now