𝐁𝐀𝐁𝐘 𝐒𝐈𝐓𝐓𝐄𝐑 : tony stark hem şirketiyle hem bir yığın dosyayla hem oğluyla aynı anda ilgilenemediği için natasha'nın önerdiği çocuk bakıcısını tutar fakat bir sorun vardır. tony, çocuk bakıcısını orta yaşlı bir kadın beklerken karşısına ge...
"Merhaba," Diyerek elini uzattı genç adam. "Ben Steve Rogers. Natasha'nın arkadaşıyım. Galiba Bebek bakıcısı arıyormuşsunuz."
"Evet ama aradığım kriterlere sahip değilsin, üzgünüm, Natasha'ya selamlarımı ilet."
Tony genç adamın yüzüne kapıyı kapatacağı sırada genç adam konuştu.
"Eğer beni yetersiz görüyorsanız iki kardeşimi tek başıma büyüttüğümü söylemeliyim. Kardeşleriminden bir tanesi Stanford üniversitesini birincilikle, diğeri de Harvard üniversitesini ikincilikle kazandı. 2 dil biliyorum ve MIT üniversitesini kazanıp maalesef şartlar gereği gidemedim."
Tony yarıya kadar kapattığı kapıyı geri açıp tek kaşını kaldırarak oğlana baktı. "Neden iki kardeşimi kendin büyüttün?"
"Ben on yaşındayken babam bizi terk etti, on beş yaşında da annem babamın acısına daha fazla dayanamayıp intihar etti. Benden beş yaş küçük ikizlerle, yani kardeşlerim, halamın evine gittik fakat halamın kocasına çok fazla yük olduğumuz için kardeşlerimi de alıp evimize geri döndüm. Sonrasında onlara ben bakmaya başladım. İkiz kardeşlerim bu sene üniversiteye başladılar ve eğitimlerini ben verdim."
"MIT kazandığını söyledin, neden bıraktın?"
"Ben MIT'i 17 yaşımda kazandım ve iki ay boyunca okula devam ettim fakat bu sırada kardeşlerime gereken ilgiliyi veremedim. İkisinin de dersi kötüleşmeye başladı ve sosyalleşmekte zorluk çekiyorlardı. Hem zaten maddi olarak ne üniversiteme ne de onlara yetişemiyordum. Ben de okulu bırakıp çalışmaya başladım, böylece onlarla daha fazla vakit geçirebiliyordum."
"Kaç yaşındasın Steve?"
"23 yaşındayım efendim."
"Bak, Steve, hikayene üzüldüm fakat bir baba olarak emin olamadım. Oğluma gereken ilgili verebilir misin?"
"Bu konuda hiç şüpheniz olmasın. Bebeklerle aram çok iyidir, çocukları da çok severim ve sabırlı bir insanımdır. Kolay kolay sinirlenmem, herhangi bir şeyi kısa sürede kavrarım, oğlunuza bildiğim iki dili de öğretirim."
"Hangi dilleri biliyorsun?"
"İspanyolca ve Fransızca."
"İleri derece mi?"
Sarışın genç başını salladı. "Ana dilim gibi biliyorum efendim."
"Nerede öğrendin?"
"Büyük annem sayesinde," diyerek gülümsedi Steve. "Büyük annemin ilk eşi İspanyolmuş, iki yıl İspanya'da yaşamışlar sonra ayrılmışlar. Küçükken bana öğretmişti. Fransızca'yı da babam sayesinde. Babamın sevgilisi, evet annemle evliyken, Fransız'dı. O kadın bizim evimize gelirdi, tabi biz babamla bir ilişkisi olduğunu bilmiyorduk. Her gelişinde benimle saatlerce Fransızca konuşurdu. Böylece Fransızca'yı da öğrenmiştim."
"Baya karmaşık bir ailen var anlaşılan?"
"Hayır." diyerek kafasını iki yana salladı Steve. "Ailemden geriye sadece iki kardeşim kaldı, başka kimsem yok. Zaten gerek de yok."
"O zaman seni bir hafta deneyeceğim." dedi Tony gözlerini kısarken. "Ama eğer emin olmadığım en ufak bir şey olursa bile, kusura bakma, seni işe alamam. Fakat kusursuz olursa aylık 5000 dolar veririm. Eğer istersen günlük de verebilirim."
"Elbette, size hak veriyorum."
"Güzel." Tony kenara çekildi. "Geç içeriye."
꒷︶꒷꒥꒷‧₊˚꒷︶꒷꒥꒷‧₊˚
Oy sınırı: 7 Yorum: 30 Olduğunda yeni bölüm gelecek
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Steven Grant Rogers 23
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Anthony Edward Stark 35
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.