Bilgisayarın içine girip kaybolduğunda artık göz kapaklarımı taşıyamayıp kapattım.

                                ***

"Bir dakika,Ne yaptım dedin sen?" Başımda dikilen Jeff'e göz devirip ona on bininci kez aynı şeyi anlattım.

"Salak taklidi yapmadığına ve gerçekten aptal olduğunu düşünmeye başlayacağım." Jeff sıkıntılı bir şekilde iç çekip bana nefret edermişcesine baktı.

"Tamam inek anladık kızı vakumlamışsın,inanılmaz" Gözlerini belerterek söylediği cümleyle sırıttım.

Onu öpme gibi bir düşüncem yoktu sadece bir anda gerçekleşmişti,Dudakları bir mıknatıs gibi beni kendine çekmişti.

"Bir fana göründün ve onu öptün,Slenderman bunu duymalı çıldırmasını izlemek aşırı keyifli olacak" diyip ayağa kalktığında onu kolundan tutarak yerine geri oturttum.

"Hayır öyle bir şey yapmayacaksın"

"Nedenmiş,Benim çıkarım ne olacak?"

"Ben bunları yaparken sessiz kalman slenderman'in hoşlanacağı bir şey mi sence?" Gözlerini kısmaya çalıştı fakat gözkapakları olmadığı için sadece gözaltları kasıldı oldukça çirkindi.

"Senden nefret ediyorum inek..." Ellerimi geriye koyarak yatağıma uzanırcasına durdum ve ona sırıttım.

"Aman ya,Lütfen sev beni Jeff"  Yatakta biraz daha geriye doğru ilerledi ve gözlerimin içine baktı.

"İnek,Bir şartım var"

"Ne?"

"Havlularını kullanabilir miyim?" Bu dediğiyle sinirle gözlerimi kıstım,Sanırım benimle dalga geçiyor falan olmalıydı.

"Ya Jeff siktir git,sanki bundan önce izin isteyerek alıyordun" Kıkırdayıp ayağa kalktı ve hızlı adımlarla banyoma girdi ne yapacağını biliyordum.

Çok geçmeden elindeki iki havluyla geri döndü ve kapıdan çıkarken nazik bir şekilde teşekkür etti.

"Sağol inek"

                                 ***

Beyaz elbiseme bakarken ellerim istemsizce dudaklarıma gitti ve hafifçe dokundum,Hala olanlar aklımdaydı.

Sevdiğim karakterin gerçek  olması beni zaten şoka uğratıyorken beni öpmesi hasta olduğumu düşünmemi sağlıyordu.

Kendimden şüphe duymaya başlayacaktım bunların gerçekliğini biliyordum fakat iki gündür o yoktu,Hangi cehhenemdeydi bilmiyordum.

Derin bir iç çekip yatağıma oturdum birazdan bulut gelecekti,Beni merak etmişti bir kaç telefonda konuşmuştuk.

Onunla konuşmak hala zordu hele ki sesinin titremesi beni daha kötü bir hale sokmuştu,Yanlış bir karar verip vermediğimi sorgular hale gelmiştim.

"Öf neyse ne" diye söylenip yerimden kalktım ve odamdan çıktım,Çıkar çıkmaz bulutla karşılaşmamla kaşlarım havalandı.

Beni süzüp hafifçe gülümsedi ve hızlı adımlarla gelip bana sarıldı kısa bir durgunluktan sonra ona sarılmalıymışım gibi hissettim.

Sarılışına karşılık verince tutuşunu sertleştirdi sanki beni bırakmak istemiyormuş gibiydi.

"Senin için çok endişelendim..."

"Görüyorsun ki hiç bir şeyim yok" diyip ondan ayrıldım bu yaptığım iyi miydi bilmiyordum,Ondan ayrılmıştım fakat o benden hala vazgeçmemişti.

Bu sarılışımı umarım bir umut kırıntısı olarak algılamazdı,Derin bir nefes verip gülümsediğinde bizi izleyen kuzenim araya girdi.

"Salona geçelim mi?" İkimiz de başımızla onaylayıp salona geçtik ve koltuklara oturduk ama kimse konuşmuyordu.

Kuzenim sessizliği bozmak için çay yapmaya gideceğini söyledi,yardım için ayağa kalktığımda beni sert bir dille uyardı.

"Sen oturuyorsun burada küçük hanım,kalkmak falan yok" Sıkıntıyla iç çektiğimde bulut hafifçe gülümsedi.

Ege mutfağa gittiğinde sessizlik yerini korudu,İkimizde konuşmuyorduk fakat bulut bana bakıyordu ben ona bakmasam da bakışlarının bende olduğunu hissediyordum.

"Seni hala seviyorum,İlişkimize bir şans ver...lütfen" Derin bir iç çekip buluta baktım gözlerindeki o yalvarış midemi düğümlüyordu.

"Ben-" Cümlem içerden gelen gürültülü sesle kesilmişti ardından gelen yüksek sesli küfürle,Bulut yerinden kalktı ve içeri doğru koştu.

Ne olduğuna bakmak için kalktığımda televizyondan gelen tuhaf sesle oraya doğru döndüm,Televizyon açık dahi değildi.

Açık olmayan televizyondan önce gelen ışık ve parazitler yerime çivilemişti beni,Gözlerim fal taşı gibi açılmış korkuyla ekranı izliyordum.

"Ne-den o-na sarıl-dın?" Kesik kesik ve derinden gelen sesle kaşlarım havalanırken bunun kim olduğunu anlamıştım.

Ekranda görününce içimi kocaman bir endişe ve korku kaplamıştı,Bana sinsi bir şekilde gülümsediğinde kötü bir şeyler olduğunu hissetmiştim.

Siber | Ben DrownedHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin