"Yoktur yani?"

"Tabii ki de yok. Ben öyle birine mi benziyorum. Sevgilim olsa seninle okuldan kaçıp gezmelere çıkabilir miyim?"

"Peki" dedi ve yorgunca güldü

"Ama bu işten hiç hoşlanmadım." Diye mırıldandı defterini karalamaya devam ederken kendisiyle konuşuyor gibiydi.

"Niye gelip bana senin sevgilin olduğunu söylesin ki?"

"Acaba seni biriyle mi karıştırdı da geldi belki başkasıyla alakalı bir yanlış anlaşılma-"

"Lale dedi. Ismini söyledi."

"Nasıl biriydi, yani tanıyor muyum acaba....Yoksa Abim seni korkutmak için mi öyle bir şey söyledi."

"Hayır ağabeyini gördüm tanıyorum, bu daha uzun boyluydu esmerdi....Neyse boş ver çıkar yakında kokusu. Sen nasılsın? Kusura bakma bahçede sana öyle bağırmamam gerekiyordu."

"Hayır. Asıl sen kusura bakma yüzünü bu hale getiren kim bilmiyorum ama benim yüzümden oldu. Çok acıyormu?"  Sıranın üzerindeki elimi tutunca irkildim

"Böyle düşünme hem sen bana her zaman böyle gülümse. Benim ağrım Sızım kalmaz." Gülümsedim.

Zaman geçiyor dersler bitiyordu. Son tenefüste lavaboya gittiğimde kabine girdim daha sonra ellerimi yıkarken iki tane kızın konuşmasına şahit oldum

"O yeni çocukları gördün değil mi?"

"Hangilerini, yeni gelenler mi yoksa daha yeni gelenler mi?"

"Daha yeni olanlar." Deyip kıkırdadılar.

"Üst sınıftan arkadaşım dedi ki onlar çeteymiş." nefes almayı bıraktım

"Ne...Nasıl yani?"

"Kızım görmüyor musun, zaten yaşları büyük duruyor kesin bir şey var o yüzden okula geliyorlar." Makyaj çantasından parlatıcı sürdü diğeri gözüm üzerllerindeydi.

"Lodos diye birinin adını söyledi. Ama fazla bir şey söylemedi." O an beynimde şimşekler çaktı.

34 LDS 099

LDS

LODOS

Ayna da şok olmuş bir şekilde kendi gözlerime baktım. Demek bunlar çeteydi gerçekten. Korkuyla yutkundum. Acaba Demir bunları beni öldürmesi için mi göndermişti.

Başımı sağa sola salladım, saçmalıyordum. O kadar da değildi. Hem öldürmek istese şimdiye kadar öldürürdü değil mi? derin bir nefes alıp tuvaletten çıktım.

Sınıfıma girdiğimde bir deli cesaretle Saffetlerin olduğu sıraya ilerledim. Evet korkuyordum ama ne olacaksa olsun diye düşündüm.

"Siz Lodos'un çetesinde misiniz?" üçü de bana şaşkınlıkla baktı

"Ne saçmalıyorsun kızım!" dedi Kaan

"Biliyorum, evimin önünden geçen daha sonra Demirin yaslandığı arabanın plakasında 34 LDS 099 yazıyordu. LDS plakası Lodos demek değil mi?  Ayrıca bugün de Lodos çetesi diye bahsettiler sizden. Lodos çetenizin adı Demir de başınız daki adam değil mi?"  üçünün de gözlerinde zekama olan hayranlığını görebiliyordum

"Ağzını kimseye açarsan ölürsün." dedi Saffet

"Kimseye söylemeyecektim zaten. Ben sadece amacınızın gerçekten ne olduğunu merak ediyorum." susup üçünü de gözlerine baktım. Tüylerimi ürperten soruyu sordum.

"Beni mi öldüreceksiniz?" birden üçüde gülmeye başlayınca huzursuz oldum.  Sertçe yutkundum

"Ne öldürmesi öldürmek istesek şu anda karşımızda olur muydun?"

"Peki ne yapacaksınız, neden geldiniz, bu okula?"

"Bizim canımız bir daha Okul okumak istedi, malız çünkü biz." diye konuştu hemen Ali ona ters ters bakmadan kendimi alıkoyamadım.  Evet mal oldukları belliydi zaten.

"Ne için burada olduğumuzu elbet öğrenirsin. Sen dediğimizi yaparsan kimsenin canını yanmaz. Sadece o Ceylan denen yarım akıllı kızla konuşabilirsin, başka hiç kimseyle hele hele bir erkekle yan yana geldiğini bile görmeyeceğiz." Şaşkınlığımı üzerimden attım.

"Can benim arkadaşım bir daha ona zarar vermeyin. Tamam siz vermemiş olabilirsiniz ama o bahsettiğiniz kişi her kimse o da vermesin. Hem sırf bir olayı gördüm diye hayatıma böyle müdahale edemezsiniz."

" Eğer laf dinlemezsen görürsün eder miyiz edemez miyiz."

"Tek yaptığınız bu değil mi tehdit-"

"Biz tehdit etmeyiz yaparız sırana dön. Ders başlayacak zeki kız ders çalış." Pes edip hiçbir şey demeden Sırama geçip oturdum.

Dakikalar sonra herkes sınıfa gelmişti ve hoca derse başlamıştı. Okul çıkışı abimden bir mesaj almıştım. Bugün iş çok yoğun olduğu için okul çıkışı eve uğramadan işe gideceğini yazmıştı. 

Can beni eve bırakmayı teklif etse de kabul etmemiştim. Saffetlerin bahsettiği kişinin ona zarar vermesinden korkuyordum.

Biraz yürüyüp eve giderken de alışveriş yapmayı düşünmüştüm. Ablam bu sabah evden çıkarken biraz para verip okuldan döndükten sonra süt alıp sufle yapmamı söylemişti. Tek yapabildiğim tatlı  sufle yapmaktı, o da bunun farkında olduğu için sürekli bunu isterdi.

Eve giderken bir marketten bir tane süt ve kakao alıp yürümeye başladım ama o takip ediliyormuşum hissi hiç beni terk etmemişti. Arada arkamı dönüp bakmak istesem de artık bakmamaya karar vermiştim.

Ne olacaksa olsun!

Apartmanın kapısına geldiğimde açıp merdivenlerden yukarıya çıktım. evimizin olduğu kapıya gelince açtım ve elimdekileri bırakmak için mutfağa girdim.

Tam o anda sanki odamda bir ses duymuştum... sanki değil gerçekten odamda sesler geliyordu. Abim ve ablam evde yoktu. Odamda hırsızdan başka kim olabilirdi ki! Korkudan önce  donsam da hızla kendimi toparlayıp dışarıya koştum sokağa çıkar çıkmaz ne yapacağımı bilemedim. Nefes nefese etrafıma bakıp

"Imdat" diye çığlık attım.

.

Vote vererek destek olur musunuz💖

O KIZ BENİM +18Where stories live. Discover now