kumsalın omzuma dokunmasiyla başımı kaldırıp ona baktım

-"hadi Ecmel çok yoruldun kalk gidelim"

başımı sallayarak onayladim ve ayağa kalkıp çantamı aldım. Salih kolunu omzuma atarak konuşmaya başladı

-"çok yorgun görünüyorsun Ecmel"

oda biseylerin farkındaydı ama sormuyordu
-"fazla ayakta durdugum için yorgunum biraz"

bana biraz daha yaklaşarak

-"bileğin nasıl"

bileğimi kaldırarak baktım babam yüzünden kızarmıştı ve dün bileğimi farketmisti ona bakarak

-" biraz daha iyi"

dedim başını salladı tamam dercesine.
birlikte otobüs durağına kadar geldik. kumsal

-"ecmel bize gelmek istemisin "

diye sordu . onlara gitmek mi alayla güldüm eve geri döndüğüm zaman babam tarafından öldürülmek istemezdim onun için

-"hayır teşekkür ederim "

dedim . aslında çok konuşkan ve güler yüzlü biriyim ama dün yediğim dayak yüzünden her yerim ağrıyor. karşıdan gelen otobüsü gördüğüm zaman gülümsedim eve gittiğim zaman babama görünmeden gidip uyumak istiyordum.

otobüse bindik , otobüs yola çıktıktan kısa bir süre sonra Salih ve kumsal üst sokağimda indiler .ikisi aynı sokakta kalıyorlardı onlardan 10 dakka sonra da ben sokağın başında indim eve doğru yürümeye başladım evin ışıkları açıktı. babam içki içip gelmişti sanırım. korkuyla kalbim hızlı atmaya başladı yavaş adımlarla kapınin önüne geldim ve biraz solukladim , derin bir nefes alıp verdim kapı deliğine anahtarı soktum ve çevirdim kapı cızırtıyla açıldı iterek içeri girdim ve kapıyı arkamdan kapattım.

Babam geldiğimi anliyarak gelip önümde dikildi bana alayla bakıp bir anda sert bir tokat attı yüzümün kizardigina emindim tenim beyazdı ve çok çabuk morarip kizariyordu babam

-" nerde sürtükluk yapıp eve geç geldin"

diye bağırdı elini kaldırıp bir tane tokat daha attı bir anda attığı tokat yüzünden dengemi saglamayip yere yapıştım elini saçlarıma dolandirip çekti ağzımdan tiz bir çığlık koptu

-"bağırma lan sürtük"

gözlerim acıdan dolmuştu

-"bu daha iyi günlerin "

gözlerimden artık yaşlar akmaya başlamıştı bile biraz daha saçlarımı çekti ağzımdan bir tane çığlık daha koptu

-" baba ben geç kalmadım tam zamanında cik-"

lafımı kesti ve saçımı bırakıp bir tane tekme attı karnıma

-"bana cevap VERME Lan"

diye bağırdı. bir tane tekme daha attı karnıma ve bir tane daha ardı ardına tekme attı çığlıklarım yüzünden sesim bile çıkmıyordu artık. bayılma aşamasına gelene kadar tekme atıp vurdu midem bulanmaya başlamıştı. beni orda bırakıp odaya gidip içki şişesini açıp içki içti . gözü bana değdi tekrardan gözleri nefretle bakıyordu bana

artık dayanicak gücüm kalmamıştı baygın bakışlar ve göz yaslarimla yere bakıyordum. olduğu odadan çıkıp başıma geldi İçki şişesini ayakkabılığın üstüne bıraktı ve kemerini çıkarıyordu hıncını alamamıştı kendi kendine

Vurgun yüreğim Where stories live. Discover now