Look At the sky tonight

Tanıştığımız o vakit

Selam, ben Itsuki. Ben japonum, bizim burada 20 yıl önce bir doğal felaket oldu.
Herkesin tek düşüncesi "Deprem" "tsunami" olabilir ama pek de öyle olmadı,
o zamanlar daha yeni doğmuştum ailemin bana anlattığı kadarıyla biliyorum, umarım doğru bilgidir.

24/04/2040
Bu yıl bütün dünya öyle bir araştırma yapmış ki kimse yaptıklarının sonuçlarını göremiyormuş.
İnsanların bulmaya çalıştığı formül tüm dünyada daha önce bütün görülen hastalıkların birleşimi olan ispanyolcası
"conmoción" olan kargaşa anlamına gelen bir hastalıktı, o zamanlar teknoloji çok fazla gelişmişti, bu dönemde teknolojik olarak çok iyi yerdeydik bu yüzden mars'ta oteller açılmıştı bizim ülkemiz tarafından. Ailem ile ilişkim pek de iyi değil, beni bir hata olarak görüyorlar. Bu yüzden beni büyük annem Rose'a bırakmışlardı. İyi ki de bırakmışlar hayatım o mars denen gezegendeki otelde pek de iyi olacağını düşünmüyorum. Büyük annem Rose çok iyi bir insandı. Beni büyüttü sanki o beni doğurmuştu başkası değil, o kadar iyi birini kaybetmek istemiyorum. Bu zamanlar teknolojiye çok önem veriliyordu bu yüzden büyük annem beni en iyi okula götürüyordu. (yıl 2050)
Ben de kod yazmayı biliyordum. ve evet benimde bir çok arkadaşım oldu okulda onların bazıları beni sırtımdan bıçakladı ama o her zaman yanımdaydı Jack o benim en yakın arkadaşımdı onu büyük annem ile tanıştırmıştım ve artık birbirimizin evinde oynayabiliyorduk.
sayılır..
onun bir evi var mıydı? bilmiyordum. ben onun evine gitmek istediğimde daha sonra seni ve büyük anneni çağırıcam derdi, ve benim evime giderdik. Büyük annem belki de işi vardır diyip geçiştirirdi beni. Büyük annem Jack ile bana çok değer verirdi.
O virüs yüzünden Jack'i bir süre göremeyeceğimi öğrenmiştim, onun için çok ağlamıştım, kendimi hırpalamıştım..
Acaba o benim için yapmış mıydı?
Bunu düşünüp ağlamayı bırakmıştım çünkü Büyük annem yanımdaydı benim Jack'e ihtiyacım yoktu diye düşündüm.
O günden birkaç hafta sonra bir telefon gelmiş büyük anneme

???: Bayan Rose? Bayan Rose siz misiniz efendim?
Rose: Evet, benim. Siz de kimsiniz? Yoksa Jack'imin ailesi falan mısınız?
???: Beni boşverin. Jack'in tanıdığı mısınız?
Rose: evet canımdan çok sevdiğim tor- ay kızımın en yakın arkadaşı
???: Torun? kzınızdı değil mi İtsuki?
Rose: Evet..
???: Neyiniz var?
Rose: Bir şey yok. Siz ne diyeceksiniz
???: Jack..
Rose: Jack?
???: İdam cezasına çarptırıldı. Bu gece öldürülecek.
Rose: CİDDİ OLAMAZSINIZ? BENİM OĞLUM SİZE NE YAPTI ADİ HERİFLER

evet, benimde tepkim bu olurdu.. Yaşlı bir kadına aniden söylenecek bir cümle değil bu.
Büyük annem o zamanlar beni yanına almadan asla ma asla dışarı çıkmazdı. Beni de yanına alıp Jack'in yanına gittik. Büyük annem polisler ile konuştu ben ise Jack ile küçük bir sohbet ettim.. çok sakin gözüküyordu

İtsuki: Jack sana ne oldu? neden polislerin yanındasın?
Jack: Büyük bir şey değil. Yanlış anlaşılma oldu, Rose'a onu çok sevdiğimi söylersin, beni bir tek iyi tanıyan sizlersiniz. Lütfen beni unutama beni unutma beni..
İtsuki: Seni asla unutmayacağım Unutmayacağız ;)
Jack: Look at the sky tonight, all of the stars have a reason( bu gece yıldızlara bak,
bütün yıldızların bir var oluş sebebi var)
Jack ile sarılmıştık
muhtemelen o gece onu öldürmüşlerdi, pek emin değilim
Rose o gün çok sessizdi, Rose zaten hastaydı kadının yüteğine inmiş olmalıydı..