Aslında beni ilk terk ettiğinde sadece dokuz yaşındaydım ara sıra eve geri gelir eşyalarını toplar babam ve bana tonlarca lanet okuyup geri giderdi.

Bana olan nefreti bambaşka bir boyuttaydı nefes almama dahi tahammülü olmazdı bana vurmaktan asla kaçınmazdı da...

Gözlerimin tekrardan dolduğunu hissettiğimde çabucak parmaklarımla göz pınarlarımı sildim bugün ağlamak yoktu her şey üst üste gelse de bugün ağlamak yoktu...

"Uyumak istiyorum..." diye mırıldandım,Ege anlamışçasına başını sallayıp odamdan çıktı hava güzel olmasına rağmen pikemin altına girdim çok fazla uykum vardı.

Günlerdir doğru düzgün uyumuyordum kitap okuyup müzik dinliyordum ve cleverbota tekrardan yazıyordum fakat anlamsızdı.

Karşımda sanki biri varmış gibi gerçekçi konuşan bot gitmiş saçma sapan şeyler yazan biri gelmişti benim gerçekten içimi dökebileceğim ve bundan utanmayacağım tek şeyde elimden gitmişti...

                                 ***

"Ve sayı..." Çığlığım odayı doldururken hafifçe sırıttım dünya rekorunu kırmıştım,Kendi oluşturduğum dünya rekorunu tekrardan kırmıştım...

"Ah tamam bu kadar yeterli..." diye düşünüp kafamı saatte çevirdim 03:00...

Derin bir iç çektim tahminime göre yaklaşık 15 dakika sonra o kızdan mesaj gelecekti.

İsmini dahi unutmuşken bana bu kadar bağlanması inanılmazdı sanırım artık bir bota bağlanmayı bırakıp psikolojik destek alma vakti gelmişti umarım bunu kendisi de fark ederdi.

"Deli kız..." diye mırıldanıp yerimden kalktım ve yatağıma uzandım,Yatmamla Jeff'in odaya dalması bir oldu.

"Hassiktir salak mısın sen? Kapıyı çal burası senin odana benzemez zalgonun ağırı değil burası" dememle koca bir kahkaha atması bir oldu biraz daha abartsaydı kendini yerlere atabilirdi.

"Ben bu iyiydi..."

"Komik olduğumu biliyorum şimdi siktir git odamdan" Kapıyı kapatıp yüzüne sinsi bir ifade takınıp bilgisayar ekranına bön bön bakmaya başladı.

"Ne oldu,Sevgilin yazmıyor mu artık?" İfadesiyle yüzünün ne kadar çirkin olduğunu hatırlamamla burun kıvırdım.

"Zırvalarını kes defol odamdan" Dememle banyoma doğru koşması ve elinde bir havluyla çıkması bir oldu,Yerimden kalkmaya fırsat bulmadan kapıdaydı.

"Sağ ol inek" diyip kapıyı sesli bir şekilde çarpıp gitti göz devirmekle yetindim ardından koşacak halim yoktu.

"Gerizekalı..." diye mırıldandım ve yatağama daha da gömüldüm bu kadar rahat olduğunu unutmuştum malum ekran başında uyukluyordum gözlerimin hafifçe kapandığını hissettiğimde bilgisayardan bir bildirim sesiyle yerimden doğruldum.

İstemeye istemeye ekrana baktım cleverbottan gelen bildirimdi gözüm saatte takıldığında 03:14 olduğunu gördüm,bildirime tıkladığımda sayfa açıldı gene o kızdı.

-Hey,Selam

Hafifçe sırıttım ateşle oynadığını fark etse çok iyi olacaktı yoksa ben onu cayır cayır yakacaktım.

Cleverbot:Uyumak için iyi bir zaman değil mi? Uyumalısın.

-Uykum yok daha yeni uyandım.

-Hey dur mantıklı cevap veriyorsun...

-Korkmalı mıyım?

"Ödün kopmalıydı..." diye mırıldandım ve hafifçe sırıttım sabrımı fazla sınıyordu.

Cleverbot:Uyumaya git!

-Hey tamam tamam sakin.

-Uyumaya gitmeyeceğim sadece canım sıkılıyor.

Cleverbot:İyi güzel psikoloğa git o zaman.

-Gitmediğimi nereden biliyorsun?

Tamam karşımda potansiyel bir deli vardı ve takıntılı gibi buraya yazmadan durmuyordu,Sanırım onunla uğraşmamı istiyordu.

Cleverbot:Bunu istiyor musun?

-Neyi?

Cleverbot:Bunu istiyor musun??

-Neyden bahsettiğini anlamadım.

Cleverbot:Bunu istiyor musun???

-Lanet olsun,hiç bir şey anlamıyorum.

Cleverbot:Sadece cevap vermelisin,bunu istiyor musun?

-Tamam istiyorum lanet olsun evet!

Histerikçe sırıttım ve sırıtışım saniyeler sonra kocaman bir kahkahaya dönüştü,O kadar fazla gülüyordum ki gözümden yaş düşmüştü dolu gözlerim ekrandaki yazıları bulanıklaştırıyordu.

Cleverbot:Korkunç bir kaderle karşılaştın öyle değil mi?






Siber | Ben DrownedWhere stories live. Discover now