artık sudoku oynayamıyorum chanen son ne zaman oynadım hatırlamıyorum bile
son bir aydır hiçbir şey yapmadım, sadece bir ölü gibi yatağıma uzandım ve tavanı izledim
kapım kırılıp açılıncaya kadar.
jisung endişeyle bana bakıyordu. hiçbir şey söylemeden, sanki hiçbir ağırlığım yokmuş gibi beni yataktan kaldırdı
göğsüne vurarak onu protesto etmeye çalıştım ama enerjim oladığı için yumruklarım onu hiçbir şekilde etkilemiyordu
vazgeçtim, beni götüreceği yere götürmesine izin verdim
beni banyoya götürdü ve ardından küveti sıcak suyla doldurdu. bebekmişim gibi beni yıkadı
sonra bana mutfakta bir şeyler pişirirken banyoda biraz kalmamı söyledi
neden bana yardım etmeye çalışıyordu ki
sadece yatağımda yorgana bükülü bir halde öleceğim günü bekliyordum. bunun anlaşılmayan tarafı neydi ki
boş bir zihinle banyoda bekliyordum. ta ki gözlerim yandaki büyük aynaya bakana kadar.
ben çirkindim.
mor saç boyası (en sevdiğin renk olduğu için saçımı mora boyamıştım hani) solmuş gibiydi. şimdi koyu göz torbalarım vardı. her zaman senin için güzel ve bakımlı biri olmaya çalışan ben, artık yok gibiydim
'sen hep güzelsin lino' derdin. neden yalan söyledin ki