2.7

5.9K 226 49
                                    

Yine kızlarla birlikte mola vermiş kahve içerek dedikodu yapıyorduk.

"Kız bu sevim hemşire bana bugün ne yaptı biliyor musunuz?"

"Ne yaptı Selincim yine sana?" Ezginin bıkkınlıkla sorduğu soruya karşılık gülmeye başladım.

"Bugün bana gelmiş Selin ablacım ben çok yoruldum şu hastanın damar yolunu sen açar mısın? dedi birde görsen bir nazlı bir nazlı."

"Peki Selin sen burada neye takıldın?"

"Neye takılayım Ezgi tabikide abla demesine takıldım. Aramızda en fazla kaç yaş olabilir ki?"

"Kız yeni mezun 6 yaş var aranızda. "

"Haa öyle mi?"

"Öyle Selin."

"Tamam Ezgi ya sende tuhaf tuhaf bakma bana."

Selin merakla bana baktı.

"Busee siz dün ne yaptınız enişteyle?"

Sinirle yerimde kıpırdandım.

"Hah gelelim o meseleye sizin yüzünüzden adama rezil oldum."

"Biz ne yaptık Busecim?"

"Ne yapmadınız ki Ezgicim. Adam ayakkabısını bağlamak için eğildi önümde bende evlilik teklifi edecek sandım mal mal baktım sonra bana dönünce ne oldu dedi bende bir tane adam poposunun üstüne düştü çok komikti dedim. İnanabiliyor musunuz? Sizin yüzünüzden hepsi."

Bu dediklerime karşılık ikiside kahkaha atmaya başladı. Ben ise daha çok sinirlendim.

"Gülmeyin lan! Ben size göstereceğim ama siz dua edin hastanedeyiz."

"Vallaha Busecim bu senin salaklığın biz sadece öyle bir ihtimalin olduğunu söyledik o kadar. Sende bizi dinlemeseydin böyle bir duruma düşmezdin. "

"Ezgi haklı Buse sende suçu bize atma sanki senin hiç suçun yok."

"Evet benim suçum size güvenmek. Çok çok haklısınız. " dedim ve sinirle yerimden kalkıp oradan uzaklaştım.

Yani tabi ki kankalarımla küs kalamam ama biraz trip çeksinler. Bence fazlasıyla hakediyorlar.

Yine bir gece yarısı ve ben yine oturduğum yerde uyukluyordum. Bu nöbetler gerçekten çok zor Allah bütün sağlık çalışanlarına yardım etsin tabi bende dahil. Hastanede bir hareketlenme olunca direk o tarafa doğru koşmaya başladım. Askerler bir sedye etrafında duruyor ve doktoru çağırıyorlardı.

"Doktor yok mu?"

Tanıdık sese karşılık verdim.

"Var. Buradayım."

Hemen steteskopumu düzeltip sedyenin yanına geldim. Denizi görünce bir anlık şoka uğrasamda bozuntuya vermedim.

"Buse?"

"Deniz?"

"Senin burada ne işin var?"

"Dokturum ya başka nerede olayım? Ayrıca-"

Bana sırıtarak bakan sedyedeki yaralı askere döndüm. Tam ne oldu diye soracakken asker lafımı kesti.

"Ooo yenge böyle tanışmayı hiç hayal etmemiştim. Ben Yusuf."dedi ve elini uzattı elini tutup karşılık verdim.

"Bende Buse."

Bacağına bakarak devam ettim.

"Ne oldu?"

"Yav sen onu boş ver yengem sen bizim bu komutanı nasıl tavladın onu anlat. "

"Sen yine saçmalamaya başladın Yusuf. Yenge beni zaten tanıyorsun Burak. Sen bu salağı boş ver devam et."

"Evet Burak haklı Buse sen ne yapacaksan yap. Sende biraz sus Yusuf yoksa sonra olacaklardan ben sorumlu değilim. "

"Tamam komutanım ya ben bir şey demedim."

"Her neyse Yusuf seni pansuman odasına alalım en iyisi. Orada pansumanını yapar göndeririz yaran fazla derin değil gibi gözüküyor. "

"Tamamdır Yenge."

"Deniz, Burak şu odaya alır mısınız Yusufu ben hemen geliyorum."

"Tamam alırız. "

Yusuf'un gerekli pansumanını yapmış odadan çıkıyordum ki bir elin beni çekip bir odaya almasıyla aniden çığlık atıp bir yumruk geçirdim. Vurduğum kişiye bakınca da kendime lanetler okumaya başladım.

"Ayyy Deniz iyi misin? Ama sen öyle yapınca ne bileyim ?"

"Elin ağırmış güzelim. " dedi ve bir yandan yanağını tutup bir yandan da pis pis sırıtıyordu.

"Niye gülüyorsun aç bakayım elini bir şey var mı?"

"Bence oraya değil kalbime bakmalısın. "

"Ne?"

"Kalbime bakmalısın fazla hızlı atıyor senin yanındayken. "

"Şey ben-"

Cümlemin devamını getiremeden Denizin yanağımı öpmesiyle şaşkınlıktan olduğum yerde kaldım.

"Seni seviyorum Buse."

"Hatta sana deliler gibi aşığım. "

"Benim olmanı istiyorum. "

Sıraladığı cümleler karşısında daha çok şoka uğradım ama bu sefer kendimden beklemediğim bir şey yaptım.

Sizce Buse ne yapmış olabilir?

Herkese merhaba umarım bölümü beğenmişsinizdir. Düşüncelerinizi belirtmeyi ve değerlendirmeyi unutmayın!!!

YÜZBAŞI'NIN TATLI BELASI || TEXTİNGWhere stories live. Discover now