-1-

853K 16.4K 4.5K
                                    

Babamın Vasiyeti 1 ve 2' yeni baskılarıyla yakında tekrardan raflarda olacak.
Iki kitabıma en ucuz şekilde kavuşmak için aşağıdaki adrese bakabilirsiniz. ❤️

www.bkmkitap.com/dilara-gurel-kitapları

Iletişim noktam: 

Instagram: KahveninKopuguu/dlrgue

Sıcak bir Haziran sabahıydı. Tüm gece boyunca gözüme bir damla uyku girmedi. Kanser hastası babamı kaybetmek üzereydim ve elimden hiçbir şey gelmiyordu. Annemi sorarsanız kendisi doğum sırasında vefat etmişti. Kısacası babam benim için hem anne hem baba olmuştu. Yatağımdan yavaşça kalkıp babamın odasına doğru yürüdüm ve kapıyı yavaşça açıp uyuyor mu diye kontrol ettim.

Babamın masum bir şekilde uyuduğunu gördükten sonra, kapısını yavaşça kapatıp mutfağa geçtim ve kahvaltı hazırlamaya başladım. Hoş, babam artık ilaçlar yüzünden doğru dürüst yemek bile yiyemiyordu. Her günüm, neredeyse babamın yemek yemesi için kendisine yalvarmam ile geçiyordu. Demliğe çay suyu koyduktan sonra, buzdolabını açıp kahvaltılıkları çıkarıp, babamın iştahının açılması için, daha süslü ve güzel bir kahvaltı sofrası hazırladım.

Bugün kemoterapisi vardı ve aç gitmesini hiç istemiyordum.

Saat henüz sabah 7 ye geliyordu ve babamın randevusu ise saat 11'deydi. „Bırakayım biraz daha uyusun." deyip, çayı demledim, ardından ocağın altını kısıp salona geçtim ve koltuğa uzandım. Gözlerim uykusuzluktan inanılmaz ağrıyordu.

Hafifçe gözlerimi kapatıp güzel şeyler düşünmeye çalıştım.

"Yağmur, kızım sen koltukta mı uyudun?"

Babamın sesini duyar duymaz, kan çanağına dönmüş gözlerimi araladım ve yüzüme sahte bir gülücük kondurdum.

"Günaydın, benim yakışıklı babam! „ dedim ve koltuktan kalkıp yanına gittim ve çökmüş yanağına sulu bir öpücük kondurdum. "Koltukta uyumadım, kahvaltı hazırladım, baktım sen uyuyorsun ben de az burada uzanayım dedim.

"Kızım, aç değilim. Bana bir bardak çay ver yeter." dedi güçsüz bir sesle.

"Olmaz, bak sana neler hazırladım. Kemoterapiye asla aç karınla yollamam seni! Biliyorsun ki tedavin 6 saat sürüyor baba, acıkacaksın. Yemezsen gerçekten bozuşuruz.

"Tamam, benim güzeller güzeli deli kızım. "

Babamın elinden tutup, yemek odasına götürdüm.

"Bak bunların hepsini yiyeceksin, yoksa bozuşuruz ona göre. " dedim ve babamı sandalyeye oturttum. Mutfağa gidip, ocağın altını kapattım ve demlikleri ocaktan alıp, yemek odasındaki masanın üstüne indirdim ve çayları doldurdum. Bugün babam bayağı bir güçsüz görünüyordu. Arada sırada durumu çok iyi oluyor, hatta benle birlikte tavla bile oynuyordu, ama bugün ise tam tersiydi.

"Sana ballı kaymaklı ekmek hazırlayayım mı? Ben küçükken bana çok yedirirdin.

"Sen hala benim küçücük Yağmurumsun. İyi ki varsın, canım kızım benim.

''Asıl iyi ki sen varsın, benim canım babam. Allah seni hiç başımdan eksik etmesin.

"Seni alan yaşadı desene kızım. Sabah öpücükler, kahvaltılar daha ne istesin ki?"

"Vallahi o kişi kimse kusura bakmasın. Bu kahvaltı ve öpücükler sadece sana özel."

"Öyle deme kızım, elbette ki karşına iyi biri çıkacak. "

"Baba, şimdilik öyle bir düşüncem yok zaten. Benim tek bir isteğim var, o da senin iyileşmen. Ondan sonra, karşıma kim çıkarsa çıksın. "

" Ya ben ölürsem? O zaman yalnız başına ne yapacaksın?"

BABAMIN VASIYETI 1 (KİTAP OLDU) #Wattys2019Where stories live. Discover now