Savaş geliyor

266 25 139
                                    

Kardeşlik nedir can mıdır nefes mıdır kardeşlik nedir kardeşlik şudur kardeşlik öyle bir şeydir ki aldığın nefestir kalbin atışıdır akıttığın göz yaşındadır kardeşlik öyle güzel bir şeydir ki kardeşlik öyle herkesle kardeş olunmaz çünkü kardeşlik ağırdır öyle herkes taşıyamaz.

Savaş evden çıktı arabaya doğru gidiyordu.

Önüne bir çocuk geldi.

Helen Savaş'a bakarak "Kannst du nicht gehen, Bruder, warum gehst du, Bruder?"(Savaş abi gitmezsen olmaz mı hem niye gidiyorsun ki abi )

Savaş eğildi Helen'e bakarak" Mein Bruder, ich muss gehen, weil ich Soldat bin, weißt du, meine Pflicht ist zu Ende, aber ich verspreche, ich werde dir zu deinem Geburtstag schöne Geschenke schicken, ich werde dich immer am Zeugnistag anrufen, Bruder.(Abicim benim gitmem lazım çünkü bir askerim biliyorsun görevim çıktı ama söz sana doğum gününde sana güzel hediyeler göndereceğim karne gününde hep aracayım seni kardeşim)

Helen Savaş'a bakarak "Ich wünschte, du wärst nicht gegangen, Bruder, Krieg, aber geh, weil du gesagt hast, es sei eine Pflicht, aber sei vorsichtig und ich verspreche, dich nicht zu verärgern, alle meine Lektionen werden bis zu meinem Tag sehr gut sein und ich werde die Geburtstagsgeschenke für dich behalten Kaufte mir."(Savaş abi keşke gitmezsen ama görev dediğin için git abi ama dikkat et ve sana söz seni üzmemek için karne günüme kadar bütün derslerim çok iyi olacak ve senin bana aldığın doğum günü hediyeleri saklayacağım )

Savaş Helen'in anlından öptü."okay Bruder"(Tamam kardeşim)

Savaş Ayağa kalktı ve arabaya doğru gitti arabaya bindi.

Savaş gidiyordum ülkeme geri dönüyordum hem de kuzgun karargahına gidiyordum acaba Poyraz komutan beni kabul edecek mıydı bence ederdi bunu niye düşünüyorsun diyeceksiniz çünkü ben öyle normal bir asker değildim benim dosyamda öyle suçlar vardı ki tabii ki dosyada olmayan suçlayım da vardı benim ama beni kabul edeceklerdi çünkü hem karargah hem bozkurt timi bana ihtiyacı vardı bozkurt timin de abim vardı şimdi diyeceksiniz ki sen niye Almanya da görev yaptın abin Sakarya'nın ilçesi Erenler de askerliğini yapıyor bunu daha sonra anlatayım çok uzun bir hikâye Abimi özlemiştim 16 yıldır Abimi ne görüyorum ne de konuşuyordum neden çünkü ben Abimi terk ettim bıraktım gittim şimdi 16 yıl sonra hiç bir şey yokmuş gibi gidiyordum abim beni gördüğünde sevineceğini sanmıyorum neyde olsa ah kardeşim seni özledim deyip bağına basacak değildi.

Ben abimle ve onun timiyle ilgili çok bilgim vardı sağ olsun orada arkadaşlarım kardeşlerim vardı benim için öl dersem ölüler öyle dostlarım vardı o yüzden onlara inancım tamdı abimle ilgili az da olsa bilgim vardı ne yaptığını neler yaşadığını biliyordum ama hemen beni affedecek değildi ya da hemen bana kardeşim diyecek değildi ama ben onu kazanacaktım ben Abimi kaybettim gibi kazanacaktım nasıl olacaktı bilmiyorum ama tek bildiğim Abimi tekrar kazanacaktım bundan o kadar emindim ki evet zor olacaktı ama imkansız değildi ve ben zoru seveyim hem de çok seveyim ve ne olursa olsun neye mal olursa olsun Abimi kazanacaktım ne gerekirse yapardım ben savaşmaktan korkmam Savaş bitti demeden hiç bir savaş bitemez.

Savaş Türkiye'ye geldi Sakarya Erenlere geldi.

Savaş Kuzgun karargahına geldi arabadan indi karargaha doğru gidiyor.

Savaş özlemişim kurban olduğum havasına toprağına ülkemin her yeri güzel dağı taşı toprağı böyle bir güzellik hiç bir ülkede yoktu abim buradaydı Abimi çok özledim 16 yıldır abimle konuşmadım onun sesini bile özledim bir insanın sesine bile hasret olmak özlemek bu dünyada en kötü durum bakalım Abimi nasıl kazanacaktım ve hayatla mücadelem şimdi başlıyordu şuana kadar olan fragmandı şimdiden sonraki filmdi ama ben hiç bir şeyden korkmuyordum yeter ki Abimi kazanayım bana yeterdi Abimi kazanmak için de elimden geleni değil daha fazlasını yapacaktım.

Savaş Poyraz'ın odasına geldi kapıyı tıklatıyor.

Poyraz kapıya bakmadan "Gel."

Savaş içeriye girdi.

Poyrazın  çalışma odası orta büyüklükte bir masa ve sandalye vardır masanın önünde iki tane sandalye vardır sandalyelerin arasında küçük bir masa vardır masanın çaprazında bir dolap vardır dolabın yanında bir koltuk vardır.

Savaş Poyraz'a bakarak " Komutanım."

Poyraz kafasını kaldırdı Savaş'ı gördü.

"Senin ne işin var burada ne yüzle geldin Savaş" dedi Poyraz.

Savaş"......" dedi.

Yeni kurgumun yeni bölümü geldi yazım yanlışı olabilir kusuruma bakmayın yorum yapmayı beğenmeyi unutmayın 🥰🥰🥰🥰

Kardeş sevgisi Where stories live. Discover now