1

42 3 2
                                    







"Emin misin Jimin?" "Daha önce hiç olmadığım kadar eminim Hoseok, bana güvenmiyor musun?" "Güveniyorum ama bilemiyorum. Geçen sefer kılpayı kurtulduk hazır istediğimizi elde etmişken bu sefer daha büyük bir riske girmeye gerek olduğunu düşünmüyorum." Hoseok'un söylediği sanki keyfini sikip atmış gibi bir yüz ifadesi vardı Jimin'in. "Sen ve diğerlerini bilemem ama ben istediğimi elde etmedim, etmeden de bırakmayacağım. Ya bana söz verdiğiniz gibi benimle olursunuz ya da burdan sonra yollarımızı ayırmak zorunda kalırız." Hoseok, Jimin'in ciddileştiğini görünce ortamı yumuşatmak için söze başlayacaktı ki, sertçe çarpan kapı sesinden Jimin'in çoktan odayı terk ettiğini anladı.



...




Her şeyden çok önem verdiği, çocukluğunu beraber geçirdiği arkadaşları Jungkook, Jin ve Hoseok ile yolunu ayıracağını söyleyen Jimin, odasında masasındaki soygun planına bakarken ne kadar aptal biri olduğunu sorguluyordu. Yedi yıldır planını yaptığı bu soygunu artık gerçekleştirmek istiyordu. Bu yedi yıl içerisinde arkadaş grubu ile birlikte marketler, çeşitli mağazalar ve varlıklı insanların evlerini soymuşlardı. Ama Jimin'e daha fazlası lazımdı ve neden soymak için özellikle İspanya Merkez Bankasını seçtiğini kimse bilmiyordu.




Bunları bir kenara bırakıp arkadaşlarını odasına çağırmıştı Jimin. Hoseok yine tatlı gülümsemesini gözler önüne sermişti, Jungkook ise her zamanki gibi ağzındaki lolipopun sapıyla oynuyordu, Jin ise telefonunu yukarı doğru kaldırmış farklı pozlar verirken fotoğraflar çekiniyordu. Parmaklarını şıklatıp dikkati üzerine çekti Jimin.




"Direkt konuya gireceğim, size uzun zamandır bahsettiğim soygunu yapmak istiyorum, biliyorum şu ana kadar yaptıklarımızla bir değil. Hazır olmayabilirsiniz ama neredeyse bütün her şey hazır, geriye sadece beraber karar vermemiz gereken şeyler kaldı. Kulağa sizi zorluyormuşum gibi gelebilir fakat lütfen bu işte beni yalnız bırakmayın. Bu bankayı soymayı neden bu kadar çok istediğimi anlamıyorsunuz ama zamanı geldiğinde size anlatacağıma söz veriyorum. Şu anda sizden tek istediğim bunu garipsemeyip her zamanki gibi suç ortağım olmanız." Son cümlesini söylerken dudağının ucu kıvrıldı.





Jungkook lolipopunu dudağından sesli bir şekilde çıkardı. "Kaybetmekten korktuğum bir şey yok. Ben varım Jimin." Jin duyduğu cümle ile kahkaha atmaya başladı. "Oooo Jungo'ya bakın siz, kaybetmekten korktuğu bir şey yokmuş. Ağzındaki lolipopu alırım başlarsın ağlamaya bebe." Jungkook Jin'e karşılık verecekti ki Hoseok söze girdi. "Tabii ki de hepimiz varız Jimin. Ama hemen yapılacak bir iş değil bu, hep beraber en baştan gözden geçirelim şu planı. İhtiyacımız olan araçları, silahları, adamları ve bunlar için gerekli parayı hazırlamamız lazım." "Evet Hoseok öyle yapacağız zaten, ki bunları yapmamız da bir yılımızı daha alacak muhtemelen." Jimin Jin'e dönüp tekrardan konuşmaya başladı. "Ayrıca Jin sen de artık Jungkook'a bulaşmayı bırak." Jungkook kalkıp Jimin'in sırtına atladı. "ABİM NASIL DA KOYDU LAFI JİN HADİ BAKAYIM YÜRÜ YOLUNA."














La Casa De Papel'i izlediğimden beri aklımda bu fici yazmak vardı

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

La Casa De Papel'i izlediğimden beri aklımda bu fici yazmak vardı.
Sonunda başlayabildim. İlk bölüm olduğu için biraz kısa oldu diğer bölümleri daha uzun yazmaya çalışacağım.
kendinize iyi bakın görüşmek üzere💗

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Mar 19, 2023 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

LaconicWhere stories live. Discover now