13. BÖLÜM - GÖLGE

En başından başla
                                    

Çalışanlar bu kuralları ezberlemişti artık. Keskin tam çıkmak üzereydi ki duraksadı ve omuzunun üzerinden çalışanlara baktı.

"Ha bu arada, midesi oldukça bulanıyor ve başı dönüyor. Başından ayrılmamaya özen gösterin, ilaçlarını verin, duş aldırın ve karnını doyurduğundan emin olun. Aksi taktirde bozuşacağız."

Çalışanlar emire uyarak gülümsedi ve başlarını salladılar.

Hera Zeyat'ın Dilinden

Beş gündür mü buradayım? Evet evet. Beş gün.

Her şey sarpa sardı en azından Keskin Kıraç için. Bir sır değildi artık beni saklaması, bir suçtu. En azından onun gözünde.

Kaçmak için hiç çabalamadım, hatta gitmek istediğimi bile söylemedim. Belki ondan biraz korkar olmuştum lâkin Ateş'in iyileşmesi için elinden geleni kimseye söylemeden yaptığı haberini Akif'den aldım. Bu gerçekten onun iyi olması için değildi, katil olmamak içindi. Gerçi, katildir belki.

Beş gün boyunca akşam yemeklerinde ara ara denk geldik. Beni bir odaya yerleştirmişti, odanın perdelerini açmak katiyen yasaktı. Kendisi değil ama çalışanları birçok kez tembih etmişti.

Oda koyu renkler ile dizayn edilmiş, lüksün lüksü kavramına uyar bir mimariye sahipti. Duvarlarda olan ahşap işlemeler tavanda son buluyordu, bu odayı epey bir zamandır açmadığını biliyordum.

Yatak yeterince büyüktü, altın renkleri göz yoracak kadar fazla değildi ama tavan kısmı fazla ihtişam ile tasarlanmıştı, bazen göz yoruyordu.

Yatak yeterince büyüktü, altın renkleri göz yoracak kadar fazla değildi ama tavan kısmı fazla ihtişam ile tasarlanmıştı, bazen göz yoruyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Onu ne zamandır benimle konuşmak isteyecek bir tavırda görmüyordum. Zaten konuşmak istemiyordu.

Sadece iki gece odaya çıktı ve yalnızca seviştik ama gene konuşmadı. Gözlerimi kaçırdığımda çoğu kez ona bakmamı istercesine yüzümü kavrıyordu. Aslında gözleri çok şey anlatmak istiyordu da ben anlamıyordum.

Bazen hisleri olduğunu düşünüyordum bazen ise sadece kendimi kandırdığım konusunda hemfikir oluyordum.

Asıl konumuz bu değil, daha korkunç bir şey ile burun burunayım.

Kendisi telefonumu benden almadı, o denli bir kısıtlama girişiminde bulunmadı. Amacı sadece saklamaktı lâkin keşke telefonumu da alsaydı.

Dün geceden bu yana bilinmeyen bir numaradan garip mesajlara maruz kalıyordum, rahatsız edici miydi? Evet.

Geçmişimi biliyordu.

Fakat bir türlü engelleyemedim, çünkü o kadar yalnızdım ki bu evde kendime konuşacak birini arıyordum. Belki bir sapıktı, belki geçmişimden biriydi ama her kimse onu hayal kırıklığına uğrattığım belliydi.

Gece 01.05

Bilinmeyen
Yüzün hâlâ güzel mi, Hera?

Bilmiyorum.
✓✓

RANDEVUEVİ | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin