home, pt2: minsung

8.8K 968 905
                                    

bölümde fluff content olsa da smut yok!! okuyun yani hepsini

--------

jisung's pov.

minho ve benim ilişkim, normal ilişkilerden biraz farklıydı. her an birbirimizi sevdiğimizi söylemiyorduk mesela. herhangi bir yazışmamızda bizi birbirimize "salak, aptal" gibi hakaretler ederken görebilirdiniz. ya da en yakın arkadaşlar gibi ortak tanıdıklarımızın dedikodusunu yaparken.

bunun sebebi bana göre birbirimizi sadece sevgili değil en yakın arkadaş olarak görmemizdi. minho geçtiğimiz iki ayda bana çok fazla şey anlatmıştı kendiyle alakalı. lisede nasıl yalnız bir çocuk olduğundan, üniversitedeki arkadaşlarının nasıl sahte arkadaşlıklar olduğundan, kendini nasıl yalnız hissettiğinden... hiçbirini gizlemeden bana anlattığında ben de istemsizce onun eksikliğini çektiği şeylerin yerini doldurmaya konumlandırmıştım kendimi.

kırılgan birisiydi, güzel bir kalbi olmasına rağmen dışarıya bunu hiçbir zaman yansıtmamıştı, çünkü başta kendisini yansıtması için ona fırsat tanımamışlardı.  sonrasında ise o kendisini etrafındakilere göstermek istemeyip tamamen farklı bir kişilikle çıkmıştı karşılarına.

ben ise onu sadece üç yıldır (onun üniversiteye başladığı yıldan beri) tanıyan birisi olarak onun bu halini görmüştüm daha çok. felix'e gösterdiği eğlenceli ve şefkatli abi yanının her zaman farkındaydım ve buna her zaman hayrandım ama normalde insanlara karşı o şekilde davranmadığının farkındaydım.

sebebini ise yeni öğreniyordum. karşısındaki insanları kendisini tanıtmaya değer görmemişti.

her şeyini anlattığı o insan olmak ise fazlasıyla iyi hissettiriyordu bana. üç yıldır gördüğüm o çocuğun zayıf noktası olmuştum kısa sürede. beni gerçekten bebeği gibi seviyor, sevgisinin gerçekliğini kanıtlıyordu.

ona karşı olan şüphelerim de silinmişti, gözünün bir tek beni gördüğünü biliyordum, onun için gerçekten farklı olduğumun farkındaydım.

"sungie." odasında yerde oturmuş kedileriyle oynuyorduk beraber. dünya üzerindeki en rahatlatıcı şey.

"hm?"

"arkandaki çekmeceden ıslak mendil verebilir misin?" elinde bir şeylere bakıyordu.

"yalvarırsan belki verebilirim."

gözlerini devirip kendisi kalktı ayağa.

"en iyisi elimi yıkayayım ben." minho odadan çıktığı anda hem doongie hem dori onun peşinden gitmişti. hainler. soonie zaten başından beri salondaydı. onlar gidince ben de kalkıp kendimi minho'nun yatağına attım. birkaç kez beraber uyumuştuk, ama soruyorsanız hâlâ 6'dan ileri gidememiştik. 7'ye bile çıkamadık...

bugün biraz sırnaşmayı denemek istiyordum o yüzden. belki bir şeyler yapardık...

odaya gelip dolabına ilerledi. hem bana hem kendisine pijama çıkartıp yatağa getirdi. altı giyinmeme gerek yok bence.

birbirimizin vücudunu resmen dikizleyerek soyunduktan sonra o sadece alt eşofman, ben ise sadece üstüme bir tişört giyindim. minho da bir şeyler olmasını istiyor sanırım.

plan b, changlix + minsung Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin