1. Bölüm

480 70 60
                                    

🎵 Oya & Bora- Nisa 🎵🎵 Dedüblüman & Mavzer Tabancas - Rüya Gibi 🎵

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

🎵 Oya & Bora- Nisa 🎵
🎵 Dedüblüman & Mavzer Tabancas - Rüya Gibi 🎵

Yıkık harabelerin altında gizlenen umutlar, insanların onu keşfetmesini beklerdi. Varlığının bilinmemesine rağmen biliniyormuş değerde kendisini görür, bulunamayınca da bir daha ortaya çıkmazdı.

Umudumu enkazın altında kaybetmiş, kaybettiğim umuda küsmüştüm. İçimde filizlenen ufacık umut tohumları selle birlikte yok olurken umudun da bana küstüğünü biliyordum. Ama ben de ona küsmüştüm. Aramak için çaba sarf etmemiştim belki ama varlığını bilmediğiniz bir şeyi de arayamazdınız. Bu yüzden bende kaybettiğim umudu aramayı bırakmış, kendi umudumu yaratmıştım.

Elimde tuttuğum son koliyi de boşalttığımda yerden kalkarak koliyi aldım ve koridorda biriken diğer kolilerin yanına koydum. Tüm bunların dışarı çıkması gerekiyordu ama şu an yapmak istediğim son şey bile değildi.

Geldiğim yolu geri giderken salona girdim, kendimi daha az önce yerleştirilmiş kanepenin üzerine bıraktım. Uzun süreden beri eğildiğim için ağrıyan sırtım rahatlamış, bense dinlenmek için gözlerimi kapamıştım.

"Vay be Yazgı Günce," diye mırıldandım kendi kendime. "O günlerden sonra kendi evine çıktın ha." Yüzümde buruk bir gülümseme oluştu. "Sonunda başardın."

Başarmıştım. Kendime başardığım şeyleri hatırlatınca nerelerden geçtiğim aklıma geliyor, başardığım şeylerle gurur duyuyordum.

Çalan zille beraber sıyrılan düşüncelerim, yanında yalnızca bir dakika süren dinlenmemi de almıştı. Rahatsız bir tavırla yerimden kalktım.

Kapıya yürüdükten sonra delikten bakmaya bile gerek duymadan kapıyı açtım çünkü kimin geldiğini zaten biliyordum.

"Yazgıııı!"

Neşeli gür sesi, kızıl saçları ve yeşil gözleriyle karşımda duran arkadaşım Gülceden başkası değildi.

Tek arkadaşım.

Yüzümde ki yorgun gülümseme ile ona bakarken Gülce ellerindeki poşetlere rağmen bana sıkıca sarılmak için kollarını açmıştı. Kollarının arasına girdiğimde sıkıca kollarını bana sardı, dışarıdan gelmesiyle beraber getirdiği soğuk ise evin içerisine yayıldı. Sıcaklığa alışan vücudum hafif titrerken Gülcede bana sıkı sıkıya sarılmıştı.

Benden ayrıldığında gülümseyerek elinde duran poşetleri yere bıraktı ve ayakkabılarını çıkarıp içeri girdi.

"Akşam yemeği getirdim!"

Neşeli sesi tüm evi doldururken o olmasa bundan ne kadar mahrum kalacağımı düşündüm. O sadece bir arkadaştan fazlasıydı. Her zaman öyle olmuştu.

Sipahi (+18)Where stories live. Discover now