O günden sonra, jimin jeongguk'la konuşacak cesareti kendine bulamamıştı, jeongguk revir odasında bulunan sarı hırkayı yıkayıp saklamış ve kime ait olduğunu bulma konusunda kendine söz vermişti.

Kwan ise.. o günden sonra ne okulda görülmüştü, ne de ondan haber alabilmişlerdi..

[Flashback End]

Jimin üniversitenin kantininde otururken aklına gelen anılar ile gözlerini yummuştu sıkıca.

Jeongguk'un canının acıması demek, Jimin'in acı çekmesi demekti ve jimin onun acı çekmesin'den nefret ediyordu.

Göz ucuyla ondan birkaç masa uzakta oturan sevdiğine baktığında gülerek arkadaşları ile sohbet ettiğini görmüştü.

Gülüyordu, kahkaha atıyordu, şakalar yapıp gün boyu enerjik bir şekilde etrafta dolaşıyordu ama gece olunca enerjisi de, kendisi de tükeniyordu.

Buruk bir gülümseme ile izlemeye devam etti jimin. Çok güzel gülüyordu jeongguk, "Keşke gerçek olsaydı." dedi içinden.

Keşke gerçekten, içten bir şekilde gülümseyebilsen..

Jimin izlemeye devam ederken sevdiği çocuğun masasında oturan esmer tenli, uzun boylu arkadaşı ona doğru dönmüş, kaşlarını kaldırarak gülümsemişti.

Jimin onu tanıyordu.
Kim Taehyung. Jeongguk'un en yakın arkadaşıydı ve onunla ilgili 'neredeyse' herşeyi biliyordu.

Jimin taehyungun ona baktığını fark ettiğinde başını hızla cama doğru çevirmiş, gözlerini yumarak kısık bir sesle kendine sövmüştü.

Jimin yumduğu gözlerini açmamak konusunda direnirken karşısında bir hareketlilik hissetmişti. Gözlerini açıp baktığında ise taehyung'u görmüştü.

"Selam sarışın." taehyung pozitif bir sesle konuşup jimin'e imalı bir gülüş sunduğu da, Jimin içinden "İşte bu sefer sıçtın jimin.." diyerek gergin bir şekilde gülümsemiş, "Selam?" demişti.

"Gözlerinle arkadaşımı yiyordun. Bende gelip bir tanışayım istedim." demiş ve göz ucuyla jeongguk'u göstermişti. Jeongguk ise çatılı kaşları ile jimin'e bakıyordu.

Ne yani gerçekten yiyecek gibi mi bakıyorum? Ya yanlış anlarsa beni.. ya diğerleri gibi niyetimin başka olduğunu düşünürse?..

Jimin kendi iç sesiyle savaş halindeyken taehyung karşısında ki çocuğun kim olduğunu bildiğinden buruk bir gülümseme ile elini tutmuş, "Korkma, niyetinin kötü olmadığını biliyorum, biliyoruz.." demiş ve çatık kaşları ile onları izlemeye devam eden jeongguk'a çevirmişti bakışlarını..

[Flashback]

Taehyung'dan

Bahçeden gelen gürültü ile hızla okuldan çıkmış, sesin geldiği yöne doğru bakmaya başlamıştım.

Okulun belalı öğrencisi Lee Kwan yine birini dövüyordu ama bu seferki çok başkaydı. Çocuğun yüzü kandan görünmezken çevresinde ki insanların gülen yüzleri midemin bulanmasına sebep oluyordu. Nasıl bu kadar acımasız olabiliyorlardı?

Nepenthe, Jikook ✓Where stories live. Discover now