O evde , lokmalar bile zorla geçerdi boğazımdan. Sanki bir yumru tam göğsüme oturur ,ne yaparsam yapayım bir türlü gitmezdi. O zamanlarda tek bir şey isterdim.

Büyümek.

Bir an önce büyümek ve kendi paramı kazanabilmek. O zaman daha rahat ederim diye düşünürdüm. Belki alır başımı giderdim. Nasıl olsa reşit olacaktım. Kimse bana karışamaz , engel olamazdı. Kendi paramı kazanır , kendi koyduğum kurallarla kendi hayatımı yaşardım.

Alakası yokmuş. Yirmi üç yaşına gelmiş genç bir kız olarak bugün hala Uğur'un üzerimdeki hakimiyeti değişmedi. Belki genişledi , belki eskisi kadar baskı yapmasına izin vermiyorum. Kafamın dikine giderek , tüm verdiği cezalara rağmen tam tersini yapıyorum. Buna rağmen , hala Alkınların altından kafesindeyim.

Tek farkla; artık kendi kurallarımı kendim koyuyordum. Bunu yaparken karşıma kim çıkarsa çıksın acımıyordum. Göze göz , dişe diş.

Belki eskisi kadar takip edemiyordu ama hala gözlerinde ki ifade aynıydı. Ona göre hala yetersizdim. Adam resmen yanlış bir hareketim için zaman kolluyordu. Eskisi kadar gururuma dokunmuyor tabi bu durum. Sonuçta o yaşımda belki bir yararım olmuyordu ama şu yaşımda Uğur'dan daha çok çalışıyordum.

Bizim o karakter yoksunu insanımsı varlığa, O yaşımızda bile yararımız dokunuyordu Roz-

En basitinden bir örnek vermem gerekirse Alkın Şirketler Grubunun CEO'su oydu. Ama çok az kişinin bildiği bir gerçek vardı. O şirketi gizliden gizliye yöneten bendim. O kadar her şeyine hakimdim ki , benden habersiz kuş uçmasına bile izin vermiyordum.

O şirket benim intikamım planımda , ileriye gitmemi sağlayan biletimdi. Kaleyi içten fethetmem gerekiyorsa bunu da yapardım.

Uğur benim neler yapabileceğimi bilmiyordu. Çünkü beni hiçbir zaman tam olarak tanımasına izin vermemiştim. Ona yapabileceklerimin ve yaptıklarımın sadece birazını göstermiştim.

Ama onun aksine ben onu kadar iyi tanıyordum ki , bir sonraki adımını tahmin etmiyordum , biliyordum. Buda benim her zaman bir sıfır önde olmamı sağlıyordu. Bunu da onun yanında bambaşka bir kişiliğe bürünerek sağlıyordum.

Maskem vardı. Çoğu zaman umursamaz , soğuk ve ara sıra aptala yatan bir kişiliğe büründüğüm bir maske.

Bir genelleme yapmam gerekirse bence herkesin , kendinden bile gizlediği bir yüzü vardı. Bunu da yüzümüze taktığımız maskelerle sağlardık. Ne yani, sevdiğimiz birinin yanında büründüğümüz kişiyle , sevmediğimiz birinin yanında büründüğümüz kişi aynı mıydı? Değildi.

Benim taktığım maskem bu kadar basitte değildi . Ben kendimi, kendimden bile gizliyordum. Çoğu zaman yapabileceklerim beni bile öylesine korkutuyordu ki kendimi , kendimden bile gizliyordum. Çünkü öfkem , zapt edebilmek için beynimin içinde bir yerlere zincirlerle bağladığım canavarımı besliyordu. Ve içimdeki kana susamış o canavarın , intikamı uğruna yapabilecekleri beni bile korkutuyordu.

Her zaman demişimdir; Kan , vahşet , intikam üçlüsü benim için yaşam amacıdır Roz. Bu yüzden zincirlerinden kurtar o canavarı , ortalığı biraz kan kokutalım-

KAYIP PARÇAWhere stories live. Discover now