Ateş ve Kor

8. Bölüm

İyi okumalarr

Umarım bölümü beğenirsiniz:))

Oy verip yorum yaparsanız çok sevinirimm 💕

3 saniye sonra geri çekildi ve beni tekrar belimden tutup kendine çekti. Kulağıma yaklaştı,
"Sei bellissima, İtalyanca çok güzelsin demek." Dedi fısıldayarak, gözlerimi ona çevirdim. O ise hâlâ aralık olan dudaklarıma bakıyordu. Dansın son hareketini de yapıp bitirdik. Ve ben o an fark ettim ki, sadece biz dans ediyorduk ve bütün gözler bizim üzerimizdeydi. Alkış sesleri yükselirken masamıza doğru yürüdük.

Zeynep bize gülümseyerek bakarken Murat ise bize şaşkınca bakıyordu. Zeynep bizi sevgili olup daha sonra evlendik sanıyordu çünkü, Murat ise herşeyi bildiği için şaşırmıştı bu duruma. Aynı benim gibi. Masaya oturduğumuzda, diğer kişiler de dans etmeye başladı. Demir'e çevirdim gözlerimi, o da bana bakıyordu. Ardından esmer bir kadın Demir'in yanına geldi.
"Demir" dedi tebessümle, Demir gözlerini benden çekip arkasında duran esmer güzeline baktı.

"Seni burda görmeyi beklemiyordum." Dedi kadın, Demir,
"Ben de senin benim yanıma gelecek yüzü bulmanı beklemiyordum." Kadın birden afalladı gibi oldu ve yüzü düştü. Kendini toparlayıp bana elini uzattı.
"Ee, merhaba. Ben Selin." Selin? Eski sevgili.
Elimi uzattım ben de,
"Vera."Dedim elini sıkıp,
Kadın göz ucuyla Demir'e baktı.
"Tebrik ederim." Dedi çekingen bir tavırla, ben cevap veremeden Murat lafa atladı.
"Selin, çok koymuyor mu?" Dedi bir elini masaya koyarken, Selin gözlerini ona çevirdi.
"Ne, anlamadım?" Dedi gözlerini kısarak, Murat,
"Bir aralar evleneceğin adamı başka bir kadınla evli görmek diyorum, koymuyor mu?" Dedi, bir aralar evleneceği kadın mı?

Gözlerim direkt Demir'e kaydı. O ise bana değil Murat'a bakıyordu. Selin hızla yanımızdan uzaklaştı,
"Murat ne yapıyorsun?" Dedim kızarak, Murat,
"Ne yapıyorum?" Dedi anlamazca,
"Yazık değil mi kıza? Abartmadınız mı?" Demir sert sesiyle,
"Hayır. Hiçbirşey bilmiyorsun. Boşver onu." Dedi yüzünü dans edenlerin arasına çevirerek,
Ayağa kalktım. Demir,
"Nereye?" Diye sordu,
"Terasa, sıkıldım burda." Dedim, ve telefonumu alıp uzaklaştım.

Merdivenlerden çıkıp terasa vardım. Çoğu kişi sigara içiyor, bazıları ise telefonla konuşuyordu. Yukarıdan manzara çok güzel gözüküyordu.
Etrafa bakarken yanımda bir erkek sesi duyunca irkildim. Adama baktım, uzun boylu ve ortalama bir tipin biraz üstü denebilecek bir tipdeydi. Elinde sigarasıyla yanımda duruyordu.
"Pardon, korkutmak istememiştim." Dedi,
"Yok önemli değil. Bir an boşluğuma geldi sadece." Dedim, adam sigarasından son kez ciğerine çekip söndürdü. Elini bana doğru uzattı,
"Berat Taşdemir" dedi, elimi uzattım ben de.
"Vera Ateş" dedim, adam gülümsedi.
"Demir'in eşi." Başımı salladım.
"Evet." Dedim.

"Az önce, dansınız mükemmeldi. Özellikle siz, çok güzeldiniz." Anlamazca baktım.
"Yani, çok güzel dans ediyordunuz." Dedi,
"Teşekkür ederim" dedim tebessümle,
"Ben Demirle küçüklükten beri tanışırım. Aramızda birkaç olay geçti, o yüzden aramız biraz açık." Dedi adam gerekli gereksiz şeyler anlatarak,
"Neden?" Diye sordum tepkisiz kalmamak için, 
"Kardeşimle evleneceklerdi, malesef olmadı. Birkaç meseleden dolayı." Dedi, başımı salladım.
"Selin'in abisi misiniz?" Diye sordum, başını evet anlamında salladı.
"Evet. Tanıştınız sanırım, az önce sizin masadaydı." Dedi,
"Evet, tanıştık." Dedim, başımı olumlu salladım tekrar.

Berat konuşacaktı ki Demir'in sesi sohbeti kesti.
"Vera," gözlerimi ona çevirdim. Yanıma kadar geldi, Berat elini Demir'e uzattı.
"Demir, ilk geldiğinizde görememiştim seni." Dedi, Demir soğuk bir şekilde elini sıktı ve bıraktı. Ardından benim elimi tuttu. Demir cevap vermeyince adam bir adım geri gitti.
"O zaman size iyi eğlenceler. Hoşçakalın." Dedi ve terastan çıktı. Etrafta kimse kalmamıştı.