Poyraz ve Galip içeri girdiklerinde gördükleri karşısında bir birilerine bakıp gülmeye başladılar. Kızlar, gülerken eğlenirken ve mutlu gördüklerinde tüm kızgınlıkları ve sıkıntıları bitmişti.
Kapıda durup onları seyretmeye başladılar. Emre Can kalktı sahnenin önünde Sude ye tezahürat yapmaya başladı.
"Lan bu or..pu çocuğu bizim kızların yanında ne yapıyor."
"Kim bu abi?"
"Kim olacak, benim çocukluk arkadaşım ve piçin teki. Üçüncü karısını yeni boşadı şimdi av peşinde pezo."
Poyraz, gidip Emre Canın koluna dokunduğunda kızlar onları fark etti ve şarkıyı kesip aşağı indiler.
"Kızlar, sıkı bir kavgaya hazır mıyız?"
Sude, bağırdı. Kızlar cevap verdi.
" Eveet."
Galip, Poyrazın yanına gelmişti ve kızlara bakıp gülmeye başladılar. Emre Can, Poyraza sarıldı.
"Sizin kızlar mı bunlar? Oğlum, çok sıkı kızlar bulmuşsunuz. Sude, boşta ama değil mi?"
"Off, aksiyon yok yani! Siz nereden tanışıyorsunuz?"
Poyraz, çakır keyif, gözleri çakmak çakmak ve yanakları pembe, baygın bakan Bergüzarı öptü.
"Bize bir şey ısmarlamayacak mısınız? Bu saate kadar aramadığımız delik kalmadı."
"Deliklere değil de, göklere baksaydınız bulurdunuz. Biz fare miyiz?"
"Sevgim, teşbihte hata olmazmış derler. Poyraz, onu demek istemedi sanırım."
Galip, Sevgiye sarılıp öptü.
Bir saat daha oturup kalktılar.
Poyraz, Emre Can'ı uyardı. Kızlardan uzak dur!"
"Biri hariç."
"Ciddiyim Can. Sude, kırılgan ve hassas birisi o üzülürse bizim kızlarda üzülür. Bunun olmasını istemeyiz değil mi? Sevgilimin üzülmesi beni çok kızdırır."
"Kartımı kabul etti ama! Öyle değil mi Sude?"
"Evet kabul ettim ve kartın burada."
Sude, kartı çoktan yırtmış boşalan içki bardaklarından birisinin içine tıkmıştı."
Emre Can, baktı ve cık cık çekti. Sonrada kalkıp gitti.
"Eee nerede kalmıştık."
Sude, ağzını yayarak sordu.
"Kalkın ayyaşlar eve gidiyoruz. Sevgi bu gece sen bende kalacaksın."
"Nedenmiş o?"
"Kızım, alışkın değilsin gece kusarsın falan. Kızları iğrendirme."
"Başka bahane bul dayı, yemezler. Evlenmeden senin evinde kalmak yok. Sen bu kızı sahipsiz mi sandın!"
Sevgi kıkırdadı. Poyraz kahkahayı bastı.
Kızları eve ötürüp yatırdılar. Kendilerine birer kahve yaptılar.
"Başımız dertte bu kızlarla. Ya abi öyle sevimliler ki... İnsan kızamıyor."
"Haklısın galiba. Oysa onlardan haber alamayınca nasıl da sinirlenmiştik. Bari haber verselerdi."
"Komiksin abi. Haber verseler sanki rahat bırakırdık da. Bergüzar bunu çok iyi bilir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AĞLADIĞIMA BAKMAYIN (üç kadın)
General FictionÜç kadın, üç hikaye. "Tek seçeneğiniz var. Annen mi, doğmamış bebeğin mi?" Üçüncü kadın sordu. "İnsan kendi evladını satar mı?" Birinci kadın sordu. "Çok adice." İkinci kadın konuştu. "Sen hiç seçeneksiz kaldın mı ki?"
