1. bölüm | okulun ilk günü

1K 21 2
                                    



Bir şans verip geldiğin için teşekkür ederim! Umarım beğenirsin! 💗

Cemre aynadaki yansımasına gururla baktı. Renkli gözleri, parlak dalgalı saçları ve hoş fiziğiyle oldukça güzel görünüyordu. Annesinin sesiyle aşağı indi. Bir şeyler atıştırdıktan sonra annesiyle vedalaşarak şoförünün kapısını açtığı arabasına bindi. Ataman Koleji'ne doğru yol aldılar. Penceresini açıp yüzünü okşayan ılık rüzgarla aklına düşünceler uçuştu.
Bu kolejde yepyeni bir hayata başlayacaktı. Artık sahte arkadaşlıklar, gizli sırlar, güvensiz ortamlar onun için olmayacaktı. Berk, Hazal, Çağrı, Ege... Hepsi Cemre'ye sahte geliyordu ve onlardan kurtulduğuna seviniyordu. Yepyeni bir hayata başlayacaktı artık. Bunun için mutluydu.
Düşüncelerine dalıp giderken okula geldiğini fark etti. Arabasından indikten sonra şöyle bir okula baktı. Derin bir nefes alarak bahçeye girdi. Son model arabalarından inen birkaç erkek öğrencilerin bakışlarının üzerinde toplandığını hissedebiliyordu. Kendinden emin bir şekilde okulun içine doğru yol aldı. Sınıfını öğrenmek için merdivenlerden yukarı çıkarken, aşağı inmekte olan bir çocukla çarpıştı.

"Pardon. Çok özür dilerim, görmedim."

Çocuk güldü.

"Asıl ben özür dilerim. Sana çarpan bendim. Yenisin galiba. Daha önce görmedim seni."

Cemre çocuğa arkadaşça elini uzattı.

"Cemre ben. Ve evet yeniyim. Sınıfımı öğrenmek için müdürün odasına gidiyordum. Sanırım yukarıda sağ taraftaydı."

"Ben de Tolga. Evet yukarıda sağ kısımda."

Cemre teşekkür edip Tolga'dan ayrıldı. Tolga okulun kimse tarafından sevilmeyen, zorba çocuğuydu. Ve böyle olmaktan en ufak bir rahatsızlık duymuyordu.

Cemre müdürün odasından sınıfını öğrendiğinde sınıfa doğru yol almaya başladı. Yürürken herkesin ona baktığını ve arkadaş gurubuna bir şeyler fısıldadığını gördü. Yarım ağız bir şekilde gülümsedi kendi kendine. Alışkındı bu tarz şeylere. Her zaman göz önünde olmaya alışkındı. Aklına Yağızoğlu Kolejindeki popüler kız olduğu zamanlar geldi, yüzündeki gülümseme neredeyse silinecekti. Ama unutacaktı onları, orda yaşanan orda kalacaktı. Aklındaki düşüncelerle boğuşurken sınıfının önüne geldiğini fark etti ve ders zamanı gelmişti. Edebiyat hocasıyla birlikte içeri girdi.

"Gençler... Sizi yeni sınıf arkadaşınızla tanıştırayım. Cemre Yılmaz. Artık bu seneyi birlikte geçireceksiniz."

Sınıftaki bazı kişiler Cemre'ye sıcak bir gülümseme sunup hoşgeldin, derken birkaç kişi de delici bakışlarını yolluyordu.

"Aa, ben.. nereye geçsem?"

Tolga hemen çantasını kaldırıp Cemre'ye oturmasını söyledi. Asiye ise hemen atlayarak  "Bura boş, yanıma gelebilirsin." dedi. Tolga'dan hoşlanmadığını her olayda ister istemez belli ediyordu. Cemre ise Asiye'ye teşekkür etti ve yerine yerleşti.

"Evet, Cemre. Kendini kısaca tanıtır mısın bize?"

"Peki hocam.. Buraya Yağızoğlu Kolejinden geliyorum. Not ortalamam gayet iyi."

Öğretmen, Cemre'nin lafını böldü.

"Peki seni eski okulundan ayıran etken neydi Cemre?"

Cemre'nin yüzü düştü.

"Biraz özel mevzular hocam. Ben size sonra anlatsam?" diyerek sıvışmaya çalıştı.

PSİKOPAT KIZ Όπου ζουν οι ιστορίες. Ανακάλυψε τώρα