21. Bölüm: Pavyon'a düşmek

Start from the beginning
                                    

Selma hanım şok olmuştu bu duruma. Beklemediği açıktı. "Sizin arkadaşınız biraz şey..." diyen Selma hanım sanırım kelimeyi kullanmaya dili varmıyordu. "Manyak mı?" diye sordum gülerek.

Tam üstüne basmışım gibi "Evet!" diye onayladı beni hemen. İçinden ukte kalkmıştı resmen kadının söyleyemediği için.

Kahkaha attım. "Öyledir. Jüjü biraz deli doludur. Kafasına eseni yapar. Umarım Demir bey savunma sanatı ile ilgilidir..." dedim sıkıntıyla.

Jülide kafasına koyduysa adama yüz seksenden daha hızlı uçardı. Ve Demir bey kendini koruyamazsa bugün buradan tek parça halinde çıkamayabilirdi...

"Birilerini mi yollasak odaya?" diye sordu Selma hanım korkuyla. Kahkaha attım. "Olabilir! İyi fikir." dedim.

"Tabi canını sevmeyen kaç kişi bu rolü üstlenebilir orasını bilemem." diye devam ettirdim konuşmamı. "Kendisi yoluna çıkan düşmanları Hürrem sultan gibi, bir doğan gibi parçalayıp leşlerini ayaklarımızın önüne atabilme potansiyelin sahip bir kadın. Korkutmak istemem tabi..." dedim omuz silkerek.

Selma hanım cidden korkmuşa benziyordu. Tabi Jülidenin odaya aniden dalıp Demir beye yapışması ile o potansiyelin var olduğunu o da anlamıştı. Beti benzi atan kadına kıkırdadım. Abartma sanatı, yapıyoruz bu işi kız Hanzade!

"Ay boşver kız! Bence biz hiç karışmayalım. Demir bey halleder. Kos kocaman adam!" dedim Selma hanıma. Başıyla hızla onayladı. "Bencede! Demir bey halleder..." Sanırım Jüjüyü karşısına almak istemiyordu. "Akıllı kadınsınız Selma hanım abla. Abla diyebilir miyim?" diye sordum hemen.

"Tabii!" diye onayladı. "Istediğiniz gibi seslenebilirsiniz Hanzade hanım."

Göz devirdim. "Ben sana abla diyorum sende Hanzade de!"

"Peki tamam! Hanzade." dedi. "Dilersen sana ilk önce bekleme salonunu göstereyim. En çok tablo oraya yaptırılacak." dedi eli ile sağ tarafı göstererek. Kapı vardı koridorun sonunda. Orayı işaret ediyordu. "Olur tamam. İlk oranınkileri halletmekle başlarım. İşimin büyük kısmı biter!" dedim fikir üreterek.

"Bence de mantıklı olur." diye belirtti.

****

Jülide'den:

Demir beyciğime yaklaşıp ensesinde ki saçlara dokunmamla irkildi. "Jülide hanım!" diye beni uyarınca elimi çektim. "Pardon sinek vardı..." dedim sırıtarak.

"Şirketin 15. katın'da, filtreli havalandırma sistemleri ve sineklere karşı salgılanan ilaçlara rağmen hayatta kalabilen o tek sinek, gelip benim enseme kondu diyorsunuz yani?" diyen adamla omuz silktim.

Ciddi misin ya?! Hay şansıma tüküreyim. Tabii ki benim salaklığımdı. Normalde daha mantıklı açıklamalar yapabiliyordum ama bu adamdan feci halde etkileniyordum.

Demir sanırım bir cevap vermemi bekliyordu. "Şanslı sinekmiş ne diyebilirim ki? Bazen sadece bir sinek olmak istersiniz Demir beyciğim!" diye şakıdım neşeyle.

Yani diyorum ki o kumral tenine çarşaf olup serilesim var! Sinek olup eme-
Ehehehe neysee!

"Tövbe estafurullah..." diyen adamla kendimi tutamadan eridim. Bir de imanlı! Aman Allahım!

"All lan beni! Evinin hanımı çoc- yok ya! Çocuk falan yapamam. Daha gençim güzelim. O kadar delirmedim!" diye konuştuğum sırada Demir bana bakıyordu.

Haylaz ve Delikanlı TurtaWhere stories live. Discover now