32.Bölüm

24.3K 1.9K 1.1K
                                    

16.10.2022 ~ 22:50

Keyifli okumalar🖤🍓

SINIR👇🏻
1k OY
1k YORUM.

Bölüm sınır geçtikten sonra gelecek.
Lütfen oy vermeye ve bol bol yorum yapmaya özen gösterelim. Hayalet okuyucular, kendinizi belli ederseniz çok çok sevinirim, azıcık emek hakkı yahu azıcık. 🌸🍓

‼️Ufak bir açıklama olsun, bu bölümü geçiş bölümü olarak düşünebiliriz. Geç gelme sebebini defalarca kez açıkladım ama söyleyeyim. Aldığım peşpeşe 2 vefat haberi ve özel hayatım sebebiyle kendimi zor toparladım ve anca yazabiliyorum. Umarım beni anlarsınız, keyifli okumalar diliyorum.‼️

💗

~ÇİLEK ATAY~

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

~ÇİLEK ATAY~

"Abla! Abla baksana bana bir! Abla kime diyorum ben baksana bana!" Daha gün bile doğmamıştı bu çocuk beni ne diye uyandırıyordu?

Ben güzel uykuma neden devam edemiyordum?

"Başına düşeyim de sus artık Aytaç! Ne istiyorsun sabah'ın gün doğmamış vaktinde acaba, söyle ablana ne istiyorsun?"

Ah Aytaç, ah! Ettin güzel uykuma!

"Akasya galiba altına yaptı." Gözlerim aniden açılırken kaşlarımı çatıp yerimde doğruldum. Aytaç yatağın kenarına oturmuş elinde emanet gibi tuttuğu bebek ile bana bakıyordu.

Çocuk düşmek üzereydi.

"Ne oluyor, şu bebeği düzgün tut düşecek!"

Öyle bir tutuyordu ki sanki elimde çöp varmış gibi kendinden uzakta tutuyordu.

"Al sen tut ne bileyim ben nasıl tutulur! Kaka yapmış altına çok pis kokuyor midem bulandı. Uzun bir süre çocuk yapmayı falan da düşünmüyorum ayrıca ben bu ne böyle pis pis."

"Of sus! Babasına götürsene şu çocuğa bak kıpkırmızı olmuş."

"Ben onun odasına girmem, sen götürsene abla."

"Ben niye götürüyorum o deveye be! Gitmem ben onun yanına. Anneme götür o zaman ben ne anlarım kaka temizlemekten Aytaç?" Bana bakıp kaşlarını çattı.

"Annemlerin odasına da bu saatte giremem ayıp olur."

"Sanki yeni kardeş mi yapıyorlar bize sende ona ayıp buna olmaz ne yapıcaz ya nerede bunun bezi falan?"

"Bilmiyorum ki kokuyu alır almaz sana geldim abla." Dediğin de kenarda duran küçük yastığı alıp onun koluna geçirdim.

Ben kaka temizleme uzmanı mıyım sanki?!

"Ablan kadar taş düşsün emi kafana Aytaç! Gel peşimden anneme götürelim şu bebeği, kıpkırmızı olmuş."

"Babasına mı götürseydik ki?" Kararsız bir şekilde bana baktığında yüzümü buruşturdum.

ABİ TAYFASIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin