gözlerime bak

43 7 3
                                    


"Hediyeleriniz girişte. Gülbeyaz ablanızla odanıza getirip açın."

"Hoş geldiniz, ben eşyalarımı alıp hazırlanayım."

"Bergüzar lütfen biraz kal."

Bergüzar itiraz etmedi.

                                                            ****          ****

Poyraz, eve gelmeden önce annesine uğramıştı. 

Oğluna sıkıca sarıldı Nurhayat. 

"Nasıldı, işeri biraz yoluna koydun mu?"

"Bir kaç pürüz vardı ama hallettim. İki yıl sonra teslim konusunda anlaştık sen neler yaptın?"

"Ben iyiyim. Gündüz sizde gece evimdeydim. Çocuklar çok mutlu. Bergüzarı bırakmadılar.

 Kız kaç kere eve gitmek istediyse gece kalması için ağladılar. Kızın yumuşak karnı bu çocuklar.

Çocukları çok seviyor. Eminim evlenince bir kaç tane doğurur. İnşallah iyi birisiyle evlenir!  Harika bir kız."

"Bence de harika birisiyle evlenecek. O harika kişi işleri batırmazsa, ikisi de çok mutlu olacak. Eee kaldı mı gece?"

"Gündüz gidip, işlerini halletti, gece kaldı tabi. Rahat uyuduğunu sanmam ama hiç şikayet etmedi."

"Yatak rahat değil miydi?"

"Hayır, seninkiler gece sessizce Bergüzarın yanına kayıyorlardı. Küçücük yatakta yattılar. "

Poyraz gülüyordu.

"Anne, Bergüzarı seviyorum. Gerçekten, harika birisi olmasının yanında çok  da güzel. Üstelik güzelliği doğal. Düşünsene, azıcık makyaj yapsa bakmaya doyamaz insan. 

Benden başkasını kastetmiyorum!  Ne dersin olur mu bu iş?"

Poyraz, yeni yetmeler gibi annesinin yanına oturmuş elini tutuyordu. Ondan bir ışık bekliyordu.

" Şimdiden kıskanmaya mı başladın yoksa? Arkandayım ve her türlü desteği vermeye hazırım. Senin mutluluğun bu dünyada istediğim tek şey. 

Annesi için çırpınmasını ve orada yatan hastalarla, ben dahil ilgilenmesini görseydin bu kıza o zaman aşık olurdun.

 Bir gün off demedi. Bazen yüzü çok solgun oluyordu. Gündüz işe gidiyor, gece sabaha kadar uyumadan annesiyle ilgileniyordu. Nerede çalıştığını tam hatırlamıyorum.

Annesi için yapamayacağı şeyin olmadığını söylerdi hep.

"O bir dakika fazla nefes alsın, ben nefesimin tamamını veririn," dedi bir keresinde.

O kadıncağıza bebek gibi bakıyordu. Dışarıda ağlayıp içeride gülüyordu. Bir kerede ben ziyaret etmiştim.

Gerçekten güzel bir kadınmış. Bergüzara bakarken gözleri parlıyordu."

"Anne bir şey söylemem gerekiyor. Ben kötü bir şey yaptım. Çok kötü. Kendimi nasıl af ettirebilirim bilmiyorum! "

Poyraz,  annesine taşıyıcının Bergüzar olduğunu söyledi ve ona nasıl davrandığını da.

"Senden ricam senin bildiğini Bergüzar bilmesin. Senden bir şey saklamadığımı bilirsin. Onurlu bir kız. Utancından bizi bir daha görmek istemez. Çocuklara rağmen!"

"Bunu öğrenmem bir şey değiştirmediği gibi Bergüzarı bir kez daha taktir ettim. Söylemem tabi ki. 

Hangisini doğurduğunu biliyor mu peki? Ben de bilmeden onu incittim galiba.. diyerek, taşıyıcı için söylediği sözleri hatırladı.

AĞLADIĞIMA BAKMAYIN  (üç kadın)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin