Bölüm 3

681 27 4
                                    


   Herhangi Bir Haftasonu – Bölüm 3

Ceylin yavaşça gözlerini açtı, mükemmel bir uyku çekmişti.

Nerede olduğunun farkına varması birkaç dakika sürdü, hala dün olanları hatırlamaya çalışıyordu.

Ilgazla dün tutkulu bir şekilde öpüşmüşlerdi. Ceylin hala Ilgaz'ın ağırlığını üstünde hissedebiliyordu, hissettiği arzu kalbinin çarpmasına ve daha fazlasını istemesine rebep oluyordu...

Ve aynı arzuyu Ilgaz da hissetmişti.

Ama maalesef bu bir rüyadan başka bir şey değildi.

Ama savcının onu öptüğünü düşününce, Ceylin'in kalbinin hızlanması tamamen gerçekti. Ceylin yatakta doğruldu, neden uyumasına rağmen hala çok yorgun hissettiğine anlam veremiyordu. Bedeni kaskatıydı ve kasları ağrıyordu. Sanki gece boyu aynı pozisyonda uyumuş gibiydi. Ki dün gecealdığı ilaçlar göz önüne alınırsa büyük ihtimalle kılını bile kıpırdatmadan, derince bir uyku çekmişti.

Hala Cuma yaşananları hatırlamaya çalışırken odada gözlerini gezdirdi. O sırada odada yalnız olmadığını fark etti.

Ilgaz yere serdiği bir yorganın üzerinde sırt üstü yatıyordu. Kafası tam ters yöne dönük olduğu için Ceylin onun yüzünü göremiyordu ama yavaş nefes alış verişlerinden, hala uykuda olduğu anlaşılıyordu.

Ilgaz'ın yatak odasındaki devasa yatağı paylaşmak yerine bütün geceyi yerde geçirdiğini düşününce Ceylin kendini suçlu hissetti. Ilgaz'ı uyandırmamak için parmak uçlarında yürüyerek banyoya gitti. Bir önceki gün Ilgaz'a yeterince sorun çıkarmıştı. Yine de evliliklerinin sahte olduğunu ele vermemişti ve vermeye de niyeti yoktu. Evliliklerini o kadar gerçekçi gösterecekti ki Pars evliliklerinin yalan olduğunu düşünmekte hatalı olup olmadığını sorgulayacaktı. Sonrasında da İstanbul'a huzur içinde döneceklerdi.

Birkaç dakika sonra Ceylin daha temiz ve enerji dolu hissederek odaya geri döndü. Ilgaz uyanmıştı ve Ceylin'e baş döndürücü bir şekilde bakıyordu.

"Günaydın." Dedi Savcı. Sesi yeni uyanmanın etkisiyle kalın ve seksi çıkıyordu.

Ceylin Ilgaz'ın yanında daha önce birçok kez uyumuştu ama hepsinde Ilgaz ondan önce uyanmıştı. Ceylin daha önce onu hiç böyle uykulu ve yorgun bir ifadeyle görmemişti.

Ceylin en son ne konuştuklarını hatırlamaya çalışarak kaşlarını çattı. Çünkü Ilgaz ona bir şey söylemesini bekliyor gibi bakıyordu. Bir süre sonra savcının bakışları ciddileşti, gülümsemesi silindi ve Ceylin'e sessizce bakmayı sürdürdü.

Ceylin'in özür dilemesini mi bekliyordu? Ceylin hapların etkisiyle saçma sapan hareketler sergilediğini hatırladı –normalde yaptıklarından da daha saçma hareketler- ama Ilgaz'ın alınmasını sağlayacak kadar ne yaptığını hatırlamıyordu.

"Aramızda bir sorun mu var?" diye sordu Ceylin alt dudağını ısırarak, "Bana sinirli misin yoksa?"

Ilgaz yavaşça yerdeki yatağında doğruldu ve gözlerini ovuşturdu. Ceylin'e normalden daha farklı bakıyordu. Yüzünde, dünkü neşesinin yerine kafası karışmış bir ifade vardı.

"Ne demek istiyorsun?" diye sordu Savcı şüpheli bir şekilde.

Bir önceki gece Ceylin'in söylediklerinden ve onu tutkuyla öpmesinden sonra ona karşı koymak için insanüstü bir güç ve sabır göstermişti.

Ceylin'le beraber yumuşak ve geniş yatakta beraber yatmak için her şeyi verirdi ama seve seve yerde uyumuştu. Çünkü sabaha kaldıkları yerden devam edeceklerini düşünmüştü.

Herhangi Bir Haftasonu (türk versiyonu)Where stories live. Discover now