Bölüm 1

1.4K 35 2
                                    



Herhangi Bir Haftasonu - Bölüm 1

"İhtiyacın olan her şeyi aldın mı?"

Ceylin, Ilgaz'ın bagajı kapatmasını izlerken kafasını salladı. Avukat yanına sadece küçük bir bavul ve el çantası almıştı, ama 3 günlük bir gezi olduğu için büyük ihtimalle daha fazlasına ihtiyacı olmayacaktı.

Ceylin derin bir nefes aldı ve yolcu koltuğuna oturdu. Kemerini takmak için döndüğünde o sabah ilk kez Ilgaz ile göz göze geldi. Onunla göz göze gelmekten sakındığını yeni fark etti.

Aralarındaki gerginlik, Ilgaz hafifçe gülümseyip sonunda arabayı çalıştırdığında azaldı.

"Çeşme'ye 6 saat yolumuz var. Uyuyacaksan seni sonrasında bir şeyler yemek için uyandırabilirim." diye önerdi, kızın yorgun göründüğünü fark edince.

Ceylin sabah erkenden orada olmak için bütün gece çalışmıştı. Ilgaz onu bu duruma soktuğu için biraz suçlu hissediyordu.

"Çok iyi olur." gerçekten uyumaya ihtiyacı vardı.

Ceylin arkasına yaslandı ve kafasını pencereye doğru çevirdi ve güneş yükselerek bir bahar sabahının haberini verirken dışarıdaki şehir manzarasının, yeşil ve hayat dolu bir manzaraya dönüşmesini izledi.

Avukat rahatlayıp uykuya dalmaya çalıştı. Tüm gece bilgisayar başında Cuma gününü boşaltmak için işlerini erkenden bitirmek onu yormuştu.

Ama görünüşe göre uykuya dalma çalışmaları boşa çıkacaktı çünkü son birkaç ayda başına gelenleri düşünüp duruyordu.

Yaklaşık 4 ay önce ablasının vefatından sonra hayatı çok farklı bir yöne gitmeye başlamıştı. Uzun günler, acı verici olaylar ve tahmin edemeyeceği değişimler yaşamıştı.

Yanında oturan adam onu hayatının en karanlık günlerinde hayata bağlayan şey olmuştu. Ceylin, destek ve yardımları için Ilgaz'a çok şey borçluydu.

Beraber çok fazla şey yaşamışlardı ve arkadaşlıklarının daha fazlasına dönüşmesi uzun sürmemişti.

İkisi de karşılıklı birbirlerinden hoşlanmalarına rağmen, ortak tramvaları aralarındaki romantik hislere odaklanmalarını zorlaştırıyordu.

Arada arkadaşlıktan daha ileri gitmeyi düşündükleri doğruydu, ama evren bunun gerçekleşmemesi için her şeyi yapıyor gibiydi. Ve sonunda bunun aynı Ceylin'in dediği gibi, birbirlerine uygun olmadıklarının işareti olduğunu kabul ettiler.

Kız kardeşinin davası çözüldükten ve İnci'nin katilinin başka kimseye zarar veremeyeceğinden emin olduktan sonra, Ceylin tamamen kariyerine odaklanmıştı. Hyataındaki bu değişimler avukatı ailesinden de uzaklaştırmıştı, ki bu durumdan çok da şikayetçi değildi.

Ceylin'in hayatı yavaş yavaş yoluna giriyordu. Son 2 ayda, mahkemeye yakın bir yerde kendine küçük bir apartman dairesi kiralamıştı ve ofisini başka bir yere taşımıştı, ona Engin'i hatırlatan her şeyden kurtulmuştu.

Maalesef bütün bu değişimler yüzünden artık Ilgaz'ı çok daha az görüyordu. Hala işyerinde görüşüyor ve arada sırada beraber kahve içmeye veya öğle yemeğine gidiyorlardı. Ama artık günlerini –ve bazen gecelerini- beraber geçirmeleri için bir sebep yoktu.

Ceylin kendini kandıramazdı. Ilgaz'ı aşırı özlüyordu. En çok acı çektiği zamanlarda yanındaydı ve o günlere geri dönmek isteyeceği en son şeydi. Ama Ilgaz ile yakın olmak bütün o karmaşanın en iyi yanıydı. Ceylin onu pozitif etkileyen bu savcıyı hayatında tutmak istiyordu.

Herhangi Bir Haftasonu (türk versiyonu)Where stories live. Discover now