0.3

81 6 0
                                    

Gözlerimi açtığımda güneş çoktan batmıştı. Gece uyuyamamış güneş doğarken uyuya kalmıştım. Dün yaşananlar sakin hayatım için oldukça extrem bir deneyimdi. Attığı mesajlar bir saniye bile aklımdan çıkmazken televizyon izlemeye devam ettim. Boş boş bakıyordum sadece. Aklım onda ve dediklerindeydi.

Dışarı çıkmamıştım uyandığımdan beri, saat nerdeyse 8'e gelirken yemek siparişimin bir an önce gelmesini umdum. Karnım fena halde acıkmıştı.

Telefonuma gelen bildirimle masanın üstünden telefonumu alıp gelen mesaja baktım.

Siparişiniz teslim edildi.

Edilmemişti, beni mi kandırıyorlardı?

Biraz zamanımı alsa da sonunda restoranın numarasını bulduğumda arama tuşuna bastım.

İki dakikalık restoranla tartışma sonucu siparişimin yanlışlıkla yan eve teslim edildiğini öğrenmiştim.

Yanlışlıkla, kesin yanlışlıkladır.

Telefonumu koltuğa atıp terliklerimi giyerek bahçe kapısından kendimi bahçeye attım. Evinin ışıkları yanıyordu. Hain mutlu mutlu benim yemeğimi yiyordu.

Kapısına geldiğimde iki üç kere sertçe vurup beklemeye başladım. Kapıyı sonunda açtığında ağzı dolu şekilde gülümsedi. Gözlerimi devirip ofladım.

"Utanmayıp bir de yemeğime mi göz koydun?" dedim.

"Adam kapıma kadar getirmişti geri çevirmek olmasın dedim."

"İyi halt yedin!" deyip sinirle arkamı döndüm.

"Dur dur, var hala. Gel yiyelim." kolumdan tutmasıyla kendine çevirdi. Kolumu anında ondan kurtarıp bir adım geri kaçtım.

Dün vücudumdan etkilendiğini söyleyen adamla yemek yemek mi?

"Gerek yok doydum." bu sefer cidden hızla arkamı dönüp evime girdim.

yazlık - textingWhere stories live. Discover now