Görmüyorsun hiç

Start from the beginning
                                    

Acilen babamla konuşmam lazım benim.Gün geçtikçe kendini kaybetmeye ve ileri gitmeye çalışan Emre korkutmaya başlamıştı beni.

"Melek kızım iyi misin sen?"
Hakan hoca elini omzuma koyup merakla ve tereddütle yüzümü incelerken gülümsedim.

"Evet hocam iyiyim,neden sordunuz?"
Elini omzumdan çekip kısık sesle konuştu.

"Yüzün kireç gibi olmuş kızım,hasta falan mısın?"babacan tavrını yine takınan fizikçiye karşı "aslında üzerimde biraz kırgınlık var,sanırım grip oldum ama abartılacak kadar kötü bir durum yok ortada hocam."

"Tamam,hadi odaklan sen,iyi şanslar."diyerek yerinde doğrulup etüt salonunda pencere tarafına doğru ilerlerken dolan gözlerimi saklamak adına kitapçığa geri döndüm.

Dakikalar dakikaları kovalıyor ben düşünmekten başka bir şey yapamıyordum.Tüm soruları sallamıştım.Asla odaklanamamamın verdiği dezavantaj nedeniyle hepsini salladığım denemeden saat birde çıkmıştım.

O kadar kötü ve boktan geçmiştiki bir puan bile alacağımı düşünmüyordum.
Ofladım.Önümdeki çekirdekten bir tane alıp çitlediğimde aklım hâlâ o piçteydi.

"Melek,ya Melek!"bir el gözümün önünde sallandığında "ha?"diyerek başımı çimlerden kaldırdım.

"Kızım iki saattir sana sesleniyoruz."Açelyaya "hadi ordan,seslenseydiniz duyardım."diyerek üste çıkma çabama karşı göz devirdiler.

"Sen bu gün gerçekten iyi değilsin.Anlat bize bakalım bal,ne oldu?"Furkan'a bakan gözlerimi çimlere çevirdim.

Anlatmalı mıydım bilmiyorum ama anlatmayı istemiyorum açıkcası.Arkadaşlarımı tanıyorum.Emre olayını anlatsam şimdi kalkıp çocuğu lime lime eder sonra belki başları benim yüzümden belaya girerdi.

"Bilmiyorum bu gün her şey çok ters işliyor, sakarlığım üzerimde birde."

Kolamdan bir yudum alıp çimlere bırakacağım sıra elimden kayan kola yere dökülürken ofladım.Al işte.

"Bir şey olmaz sıkma canını."diyen Açelyaya karşı başımı salladığımda çalan telefonumla irkildim.

"Ödüm koptu anasını satayım ya."telefonu sinirlice çıkardım cebimden.

Furkan'ın "kim?"sorusuna karşılık "Demir hoca."demiştim.Bu beni niye şimdi arıyordu!

"Sessiz olun."diyerek telefonu açıp kulağıma dayadım.

"Efendim hocam."

"Neredesin?"sesi sinirli miydi ben mi yanlış duymuştum?

"Parktayım hocam bir sorun mu var?"dediğimde Açelya ve Furkan birbirlerine bakarken konuşmaya başlayan Demir hocayla dikkatimi ona verdim.

"Dershanedeyim ve yanıma gel.Acele et."

"Şimdi mi?"dediğimde anında gür bir sesle "evet!"demiş telefonu kapatmıştı.

Dershane Hocam Where stories live. Discover now