Görmüyorsun hiç

En başından başla
                                    

Bir bacağımı hızlı hızlı sallamaya başladım.Dudaklarımı sertçe dişliyordum.

Belimin ağrısı, içtiğim parollara rağmen daha beter ağrımaya devam ederken ayağımın ayakkabı içinde resmen piştiğini hissedebiliyordum.

Kendi halime ağlamamak için dişlerimi sıkarken okuduğum soruların hepsini sallıyordum.

Vee deneme sınav sonucunun nasıl geleceği hakkında az çok bir tahminim vardı.

Saat: 10.30

"Dikkat et güzelim, düşüyordun az kalsın."Kolları arasında olduğum Emreyle o kadar yakındık ki nefesimi tutmuştum.Ne ara bu kadar yakın olduk şimdi biz?

"Tamam"boğazımı temizledim "sağol,şimdi ikile."

Yüzünde bir gülümsemeyle mavileri yüzümü turluyor gülümsemesi büyüyordu.

"Çok güzelsin sevgilim."dur bir dakika ne!Sevgilim?Kim, ben mi?Kiminle sevgili?Bu angutla mı?

Ellerimi göğüsüne koyup hafiften ittirdim onu.Sinir bastı yine iyi mi?

"Ne diyorsun lan sen,ne sevgilisi?"

Hırsla ve öfkeyle konuşmama rağmen o kadar tuhaf bakıyordu ki bu nedensizce beni susmaya itiyordu.Aşık gibiydi bakışları.Sanki aşkın ne olduğunu biliyordum da aşık gibi baktığını şak diye anlamıştım.Aptal Melek.

"Seni seviyorum."göz devirdim.

"Seni sevmiyorum ve eğer böyle devam edersen sanırım nefret bile edebilirim."gözlerini bir endişe kapladı o an.Mavileri mahallede gezindi ve sonra hiç beklemediğim anda kolumu tutup kendine çekti.

"Melek beni sinirlendirme.Seviyorsun ve neden kabul etmediğini bilmiyorum ama en kısa sürede kabullen ve beni zor kullanmak zorunda bırakma."

Dişlerinin arasından sertçe ve kararlıca konuşması yutkunmama neden oldu ama geri adım atmak ne haddime.

"Emre"dediğimde ne var anlamında başını sallayınca kolumu tutan eline tırnaklarımı batırdım.

"Bak yavrucuğum sen git gide sınırlarını aşıyorsun bu gözümden kaçmadı.Sana bu cesareti veren de sana karşı sesimi çıkarmayan aptal ben!"tırnaklarımı batırmaya devam ederken kaşları çatılıp dişlerini sıktı.

"Bi sesimi çıkarırsam varya sana yemin olsun unutamayacağın bir şekilde sana haddini bildiririm.Kendini bir bok zannetme,alırım seni ayağımın altına bak bakalım şu an tanıdığın Melekle o anki tanıdığım Melek aynı mı!"

Elini sertçe kolumdan çektiğinde elinin üstündeki tırnaklarımın yerine kan birikmişti.
Sırıttım.Daha beter olsun.

"Seninle sonra konuşacağız."

Omzundaki çantayı düzeltip yanımdan hızla geçtiğinde bir korku bedenimi istila etmeye başladı.Emre'nin zor kullanması canımı yakacak türden miydi?

Saat:11.20

Derin bir nefes alıp verdiğimde aklımda hâlâ o konuşmalar dolanıyordu.Emre cidden düşündüğüm kadar ileri gidebilir miydi?

Dershane Hocam Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin