Görmüyorsun hiç

En başından başla
                                    

İyi olmasıyla içimdeki kuşku ve merak,yerini rahatlamaya bıraktığında bende kalemimi Fizik kitabına doğru fırlatıp kendimi yatağa atmıştım.Saat dörtte uyumuş,sekiz buçukta babamın beni zorla kaldırması sonucu ayağa dikilmiştim.

İğrenç bir sabaha uyanmamdaki en büyük neden ise çok güzel bir rüya görüp onu hatırlayamamla beraber girdiğim banyoda ıslak fayans nedeniyle sırt üstü düşmemdi.

Evet maalesef belimi azıcık incittim.Fakat daha beteri var.Bu gün sanırım sakarlık günüm.Öyleki uykulu uykulu oturduğum kahvaltı masasında annemin bana uzattığı çayı iki bardak olarak görüp elimi uzattığım an dökmemdi.Nereye?
Ayağıma!

Ayağım biraz yanıyor ama olsun.Bu sorun değildi.Annem krem sürmüştü ve biraz iyi gelmişti doğrusu.

Bitti mi?Daha yeni başladık ayol ne bitmesi.

Evden çıkıp dolmuşa bindikten iki dakika sonra bir eksiklik hissedip çantamı almadığımı fark etmem?Ayağımın taşa takılıp yüz üstü düşmekten Emre(!)sayesinde kurtulmam?Asansörde yanlış katı tuşlayıp kata bakmadan sabahın köründe Ünal abi gilin ziline defalarca basıp kırmızı renk gören boğa gibi karşıma don atletle çıkan Ünal abiye yanlışlıkla olduğunu kanıtlamaya çalışmam?..

Off ben sanırım bu gün eve gidemeyeceğim.

Önüme pat diye konan optik kağıdına boş boş baktım.Denememin nasıl geçeceğini az çok tahmin ettiğinizi varsayıyorum.

"İsimleri kodla!Numaralar unutulmasın.Hadi acele et!"

Demir hocanın sesiyle elime kalemimi alıp hızlıca adımı kodlamaya başladım.Gözlerim kodlamadaki dairelerin birbirine karıştığını görmesiyle o an orada kalemi atıp eve giderek başımı yastığa koymayı istedim.

"Melek iyi görünmüyorsun be kızım."Furkan'a anında gülümsedim.

"Hah benim iyi olmadığım nerede görülmüş be.Gayette formumdayım."değilimm..

"Belin nasıl oldu?"diyen Açelya'ya dönüp ağrıyan yere elimi yumruk yapıp yavaça vurdum."Turp gibiyim kızım.Zaten anlık bir ağrıydı.Annem masaj yaptıya iyi şimdi."asla az önce iki tane ağrı kesici yememiştim.

Pek tatmin olmayan bakışlarla her ikisi beni süzerken deneme kitapçığımız geldiği an kitapçık türünü kodladım.A gelmişti bana.

Denememin başlamasına bir dakika kala Açelya ve Furkan'ı yanımdan Demir hoca kaldırıp iki tarafıma da on birlerden birini yerleştirmişti.

"Demir hocam gözetmen kim acaba?"diye soran süperzeka Doruk gözlüğünü alnına doğru ittirdi.

"Fizikçi Hakan hocanız başınızda olacak.Benim ufak bir işim var.Halledip geldiğimde ben devam edeceğim."demiş ama dediği bir kulağımdan girip diğerinde çıktı.

"Başlayabilirsiniz."komutuyla kalbim deli gibi atmaya başladı.Ben normalde bu kadar heyecanlı olmazdım ama neden bu sefer elim ayağıma karışıyordu ki?

Hızlıca fen bölümünü açtım.Ellerimin o kadar çok titriyordu ki yanımdaki onbirlerden sarışın bir çocuk "Sen iyi misin?"demişti ellerime bakarak.

Başımı salladım.Konuşamadım çünkü o sıra sessiz olmamız konusunda Hakan hoca bağırmıştı.

Tamam Melek sakin ol.Sadece bir sınav bu.Ucunda ölüm yok.Sakin ol...

Kalemimi aldım.Demir hocanın kalemini parmaklarımın arasına yerleştirip ucunu kağıtla buluşturduğumda beynimin içinde yankılanan sesle okuduğum şeye konsantre olamıyordum.

Dershane Hocam Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin