0.0

270 22 14
                                    


"Alo, Tankhun?"
Telefonunda abisinin adını gören Kim, şaşkındı çünkü abisi onu çok nadiren arardı, yani yalnızca işi düştüğünde ve canı bir şeyler istediğinde.

"Ey Kim! Neredesin bu aptal korumalar beni bir başıma bıraktı." tam abisinden beklendiği gibiydi. Mızmız bebekler onun yanında neydi ki?

"Nasıl oldu da çok sevgili korumaların seni yalnız bıraktı merak ediyorum."
'Yine ne yaptın da kaçırdın onları?' asıl aklından geçen buydu ama daha fazla mızmızlanmasını dinlemek istemiyordu.

"Hepsini kovacağım onların, duydun mu kovacağım!"
telefonda sesini yükselttikçe Kim'in sağır olma ihtimali de artıyordu.

"Etrafında ne gördüğünü söyle. Seni almaya geleceğim."

"Garip makineler var ve çocuklar durmadan bağırıyor, ne saçma bir yer burası. Ey Kim, bu çocuklar beni öldürecek çabuk ol!" abisinin gülünç haline bir kez daha göz devirdi Kimhan.

"Konum at, geliyorum." daha önce neden bunu düşünememişti ki?

...

Abisinin attığı konum liselerin üç sokak aşağısında bulunan 'GameOn' adında bir oyun salonunu işaret ediyordu. Kim içeriye girdi ve sevgili(!) abisi Tankhun'u aramaya başladı.

"Evet, kazandım işte gördünüz mü, kazandım çünkü ben Tankhun Theerapanyakul, hepinizi mahvedeceğim."
uzaktan haykırışları bile o olduğunu kanıtlamaya yetiyordu.
Saat epey ilerlemişti ve oyun salonunun kapanma saati yaklaşıyordu. Kimhan abisinin sesine doğru gitmekteyken salonun görevlisi etraftakileri uyarmakta ve onları yollamaktaydı ta ki birine kadar.

"Hadi Porchay kalk artık şuradan, kapatmam gerek." oyunlardan birinde kalkmamakta ısrar eden bir çocuk vardı. Görevli ismini bildiğine göre sürekli gelen biri olduğunu düşündü Kim.

"Bekle P' bu bölümü de geçeyim gideceğim." oyunu oynarken oldukça heyecanlı görünüyordu. Ayrıca eski okulunun üniformasını giyiyordu. Çoktan dikkatini çeken çocuğu izlemeye başladı.

"Evettt! Geçtim P' başardım!" ellerini havaya kaldırmış sevinçle çığlık atan çocuk Kim'in ufak gülümsemesinin sebebiydi.

"Ey Kim, sonunda geldin mi, nerede kaldın?" abisi onu görmüş ve söylenmeye başlamıştı bile.
Gözleriyle çocuğu izlemeye devam ederken abisinin olduğu yere yaklaştı. Etrafında birkaç genç duruyordu ve deli abisini seyrediyordu.
Tankhun bağırmaya başladı.

"İşte bu! Ben kazandım, hepinizi yendim sizi veletler, çekilin Tankhun Theerapanyakul geliyor."

Kim abisinin bu tavırlarına dayanamıyordu. 'Hangimiz gerçek abi' diye geçirdi içinden.

"Hadi Tankhun gidiyoruz." bunu söylerken çocuğa bakmaya devam etti. Ayağa kalktığını gördü. Gözlerini ondan ayırmadı.

"Ey Kim, ben senin abinim bana nasıl böyle seslenirsin? Seni babama şikayet edeceğim." Kim çocuğun olduğu yere geri yürüdü, onu kaybetmek istemiyordu.
"Acele et!" abisine seslendi.
Çocuk eşyalarını toplamak üzere arkasını döndü ve Kim ile göz göze geldiler. Çocuk gözlerini hemen çekse de Kim çekmedi. Kim bu çocuğun hakkında bir şeyler bilmek istediğini fark etti. Çocuk eşyalarını toplar toplamaz ortadan kaybolmuştu.
Kim peşinden çıkışa doğru yürüdü ama ondan eser yoktu.
Peşinden gelen Tankhun " Ey Kim nereye gidiyorsun, biraz yavaşla!" dedi.

O sırada Tankhun'un korumaları göründü.

"Bay Tankhun, sonunda bulduk sizi." Kim onlara ters bir bakış attı.

"Kocaman adama bile sahip çıkamıyorsunuz."

"Ama efendim bay Tankhun-"

"Duymak istemiyorum, şimdi eve götürün onu, hemen!"Kim'in sesi sinirliydi ama korumalara değil çocuğu kaybeden kendineydi siniri.

"Anlaşıldı efendim. Buyrun bay Tankhun, bu taraftan."
Onlar kendi arabalarına binerken Kim de kendi arabasına bindi ve bir telefon görüşmesi için telefonunu çıkardı.

"Alo, senden bir ricam var. Eski okulumdan birini bulabilir misin?"


Bölüm sonu

Selamlarrr ! Hikayede birkaç değişiklik yaptım umarım hoşunuza gider. Okuduğunuz için teşekkür ederim ❤️

maybe, you |  kimchay Место, где живут истории. Откройте их для себя