5.Bölüm: II. Kıyamet

14 4 0
                                    


Varyant sırtındaki yumuşak yastıkları hissettiğinde, sıçrayarak uyandı. Gözlerini açıp etrafa baktı. Kendisini ölmüş gibi hissediyordu.

Bedenini yokladı bir eksiklik var mı diye. O an bir şeyler fark etti. Göğüsleri bir miktar belirgindi ve bazı eksiklikleri vardı. Bir parçası eksikti. Derisi eski bedeninin derisine oranla daha yumuşaktı ve kasları çok daha zayıftı. Kendisini savunmasız hissediyordu. Kafası daha ağırdı. Kontrol ettiğinde uzun ve düz saçları olduğunu fark etti.

"Ben kız mı oldum?" dedi korku içinde, yüksek seste. Kendisini çok daha hafif ve esnek hissediyordu. Belirgin bir şekilde, eskisine göre daha farklıydı.

"Evet, öyle oldun." Dedi neşeli bir ses. Varyant kafasını çevirdiğinde kapı girişinde, Rose'un durduğunu fark etti. "Kız halin de bayağı güzelmiş. Tabii ben erkek haline alıştım. Daha önce hiç kız olmadın mı? Dönüştükten sonra yani?"

"Oldum ama sadece bir kere. Onda da birkaç dakika sürmüştü. Ve bu kadar... kaç yaşında gibi görünüyorum?"

"13." Dedi Rose onu süzerek. "Belki 14. Ama merak etme, erkek haline kıyasla daha iyi görünüyorsun. Bir de sana kız gibi davranmayı öğretelim de gerçek bir kız gibi ol. Bu şekilde bir duruşu, sadece erkekler yapar."

"Kızlar nasıl durur peki?" dedi Varyant kendi duruşuna bakarak. Sesinin ne kadar ince olduğunu şimdi fark etmişti. Duruşunda ne yanlışlık olduğunu da anlamıyordu.

"Bacaklarını biraz daha kapat ve daha dik dur. Yüzünü de biraz kaldır. Saçlarını da omuzlarının gerisine at- evet, tam oldu. Yürürken de dizlerini mümkün olduğunca kır." Dedi Rose onun dizlerine baktı bu defa. Varyant duruşunu dikleştirdi ve bacaklarının arasındaki mesafeyi azalttı. Ardından dizlerini normal yürüyüşüne göre biraz daha kırarak, yastıklı zeminin üzerinde birkaç adım attı.

"Böyle daha iyi..." dedi Rose. "Oliver'a uyandığını göstersek iyi olacak. İki gündür öylece yatıyorsun. Birkaç saattir seni buraya getirdiler... ve cebinde bunu buldum, kıyafetlerin paçavraya dönmüştü ama bu şansa bak ki kaybolmamıştı ya da düşmemişti." Ona yaklaştı ve elini Varyant'a uzattı. Varyant avucunu açıp, verdiği şeyi aldı ve yüz hizasına kaldırıp avuçlarını açtı ve avucuna bırakılan küçük miskete baktı.

Hala bir tarafında kırık vardı misketin. Neyse ki zarar görmemişti. Misketi cebine koydu ve sonra Rose'a baktı. "Yürürken, bana yardım eder misin? Kız bedenine pek de alışkın değilim."

Rose onun kolunun altına girip, bir kolunu Varyant'ın beline doladı. Varyant, daha önce Japonya'da, kızların bu şekilde gezdiğini görmüştü. Genelde erkekler birbirine bu kadar yakın davranmazdı. Demek kız olmak böyle bir şey, diye düşündü.

Rose ile beraber odadan çıktılar ve merdivene yöneldiler. Varyant ise aklında bir soru taşıyordu: kendi isteği dışında, dönüşümlerinin sonucunda cinsiyet değiştirme ihtimalinin gerçekleşmesi, kötü bir şey miydi? Ya da bu cinsiyete uyum sağlaması? Sonuçta o erkek olarak doğmuştu, kız bedenine uyum sağlaması bu erkekliğe karşı sorun yaratır mıydı acaba?

Merdivenden çıkarken, eskisine göre biraz daha zorlanmıştı. Kız bedenlerin zaten daha zayıf olduğunu biliyordu ama zayıf olmak bambaşkaydı. Savunmasının eskisine göre çok daha düşük olması can sıkıyordu.

Bir üst kata çıktıklarında, Varyant, Rose ile beraber erkekler yatakhanesinin önüne gitti. İlk başta içeri girecekti ama Rose onu kolundan çekti ve girmesine engel oldu.

"Sen kızsın, unuttun mu?" dedi Rose bön bön bakarak. "Senin erkekler yatakhanesine girmen hoş bir şey değil. Nasıl ki erkekler, kızlar yatakhanesine girmemeliyse, sen de erkekler yatakhanesine girmemelisin."

Yeni Dünya Yaratılışı (Varlık isyanı-1)Where stories live. Discover now