55.Bölüm: ATEŞ HATTI

En başından başla
                                    

En sonunda etini tamamen kopardığımda hıçkırarak ağlıyordu. "Yalvarırım dur,"

"O kız da böyle yalvarıyor muydu sana? Bir dakika suçlu olan oydu! Değil mi?" Bir kez daha gülerken diğer bacağındaki kancaya uzanmıştı. "Maalesef ki böyle safsatalarla benden cezai indirimi alamazsın, yirmi yıl hapis falan yatarak kurtulamazsın benden. Gerçi bir cehennem zebanisi olsam ve sizin gibilere sonsuzluk içinde işkence etsem daha zevk alırdım herhalde. Yaptığım hiçbir şey yeterli değil, ölümü bile hak etmiyorsunuz sizin gibiler."

Arkada klasik bir müzik çalıyordu, ben de birbirine bastırdığım dudaklarımla melodiye eşlik ediyordum.

Bu bacağındaki kancayı da çekerek etini koparttığımda artık takati kalmamıştı. Ancak ben şimdi de göğüs uçlarına yerleştirdiğim kancalara geçecektim. Zaten kilosu olduğu için neredeyse benimkiler kadar memesi vardı!

Kancalarının iki zincirini iki elime doladım, arından yüzümdeki şeytani sırıtışla zincirleri kendime çektim sertçe. Yine iki et parçası koparken acıyla inliyordu. İki kulağındaki çengelleri de koparttım etiyle, hemen ardından da kaşının üstündekileri, acıdan bayılacak kıvama gelmişti.

Geri çekilerek adrenalin iğnesini çıkarttım alet takımım içinden. Etinin parçalanmayan bir yerine saplayıp, tüm dozu enjekte ettim. Adrenalin acıdan bayılmasını engelleyecek, yanarken de acıyı uzun bir süre çektikten sonra onu öldürecekti.

Yandaki varili çekiştirdim, tüm zincirlerini çözüp onu varilin içine tıktım ancak sığmadığında bacaklarını kırmam gerekiyordu, gerçi yandığında da erirdi uğraşmaya gerek yoktu. Zaten acı içinde olduğu için pek hareket edecek hali kalmamıştı, tabi yine de çırpınmaya çalışmıştı.

Üstüne döktüğüm benzinle çıkmaya çalıştı varilden son gücüyle, bu beni güldürdü. Eldivenimle yaktığım kibritle önce sigaramı yaktım hemen ardından da varilin içine atarak geri çekildim.

Tüm vücudumda deri elbise, yüzümdeki maskeye kadar tamamdı ve olay mahalline bir ter damlamın düşmesine dahi izin vermemiştim.

Canlı canlı yavaşça yanarken, yanmış et kokusu tüm hangarı kaplamıştı. Canım iyi pişmiş bir et çekmişti. Çok geçmeden acı dolu çığlıklar da kesilmişti. Mavi bidonun kapağını kapattım. Yerde birikmiş kan gölüne iki parmağımı daldırdım. Ardından bidonun üstüne, kanlı bir V harfi bıraktım.

Bu sürede sigaramın sonuna gelmiştim, kalan izmariti imha edeceğim alet takımımın içine attım. Tüm delilleri toplayıp, son kez göz gezdirdikten sonra motoruma atlayarak hızla uzaklaştım.

🔥

Tüm delilleri erittikten sonra arındırıcı bir duş almıştım. Sabah olmak üzereydi, kulübenin üst katına çıkarken Ateş'in aramasını yanıtladım.

"Ne zaman geleceksin?" dediğinde güldüm. Kendime bir şişe viski açarken, telefonu omzuma destek alarak tutmuştum.

"Sabah oldu zaten, rıhtımdayım."

"Gelmiyorsun yani?" derken pek mutlu değildi.

"Gerek yok, hem sen niye bu saate kadar uyumadın?"

"Sen gelmeden uyku tutmadı," Koltuğuma yerleşip bir sigara yaktığımda vücudumda büyük bir rahatlama vardı. "İşini bitirdiysen gel işte."

"Ateş, ısrar etme." dediğimde iç çektiğini duymuştum.

"İki gün sonra nişanımız var sen de davetli listesi hazırlayacağına gidip birilerini biç," devam etmedi. İkimiz tarafından da güçlü bir koruma sistemiyle korunuyordu telefonlar ama yine de riske atmak istemiyordu.

ATEŞPARE (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin