İnsanlardan çocukluğumdan beri hoşlanmam çünkü beni esir edecekler gibi düşünürüm ki bunda da çok haklıyım bence insanlar beni esir etmek için hayatıma girmeye çalışıyorlar ama ben şimdiye kadar asla izin vermedim buna.
Ailemi silmişim ben, onlar kimdi ki. Evet doğru duydunuz ben ailemi sildim nlar beni esirleri yapmak istiyorlardı ama ben izin vermeidim ve onları terk ettim.
O gün babam bana '' pişman olucak ve gelip af diliyceksin'' dediğinde '' ASLA'' diye bağırmış ve arkama dahi bakmadan gitmiştim. Ki onun dediği gibi asla ama asla pişman olmayacaktım. Hayatım o kadar güzel geçiyordu ki.
O kadar mutluydum ki. Bana karışmayan bir sevgilim vardı istediğimi yapıyordum ama tek kelime dahi etmiyordu. Bir gün bara gittik deli gibi eğlenecektik çünkü bugün tanıştığmız günü kutluycaktık. Bir masaya geçip oturduk , Bana bir arkadaşı gördüğünü ve selam verip geliceğini söyleyip ayrılmıştı yanımdan. Bende tamam diyip onu beklerken bira alıp içmeye başladım. O sıra yanıma bir yakışıklı geldi.
- Bebeğim, Biraz eğlenelim mi? Dedi.
Ben bu dediğine gülümsedim ve yanıma çağırdım. Yakışıklı adam ağzımın içine girerek konuşmaya başladı ama elleri rahat durmuyordu ve sürekli olarak bacağımı okşuyordu. Bilmiyorum ama o an rahatsız oldum adamdan ve ittim onu adam afallayarak,
- Noldu?
- Sıkıldım.
Dedim adam gitti, yanımdan.
Ama iş işten geçmişti. Sevgilisi onları öyle görmüş ama gidip bir şey dememiş, sevgilisinin aklını başına getirmek için ise bir kız ayarlayıp oyun oynamaya başladı sevgilisine. Liya bir saattir gelmeyen sevgilisine bakmak için, ama gördükleri kanını dondurucak tarzda şeylerdi. Sevgilisi bi kızla öpüşüyordu. Liya delirdi ve sevgilisinin yanına giderek kızdan onu ayırıp ona sert bir tokat attı. Bağırarak,
- Se4n ne yaptığını sanıyorsun?
Dedi. Adam hiç bir şey olmamış gibi,
- Liya kendine gel ben özgür bir bireyim tıpkı senin gibi. Sen de başkalarıyla öpüşüyorsun, şimdi niye bana karışıyorsun?
Liya o an, lanet etti özgürlüğe. O bu adamı başkasıyla paylaşmaya katalanamazdı.
- Kağan, ben seni paylaşmak istemiyorum.
kağan doğru yolda olduğnu anladı ve devam etti oyununa,
- İyide Liya sen değilmiydin. Kimse kimseye karışmayacak diye. Sen bana karışırsan bende sana karışırım.
Liya o an düşündü. hayır hayır özgürlüğnü başkasının eline vermezdi.
- Tamam, İstadiğni yapabilirsin, karışmıyorum.
Liya bunları derken kağanın kalbini paramparça ettiğinden bir haber arkasını dönüp oturduğu yere tekrardan oturdu. Kağan ise tiksine tiksine kızın dudaklarını öpmeye devam etti. Liya bu duruma daha ne kadar katlanacağını düşündü. Kağan ise bu duruma daha fazla katlanamamış gibi kızın belinden tutarak liyanın gözlerin içine baka baka barda ki odalardan birine girdi. Liya ise daha fazla katlanamayarak bardan çıkıp gitmişti. Kağan çıktığını görünce onaca olanlara rağmen buruk bir tebessümle onun peşinden gitti. Eve gittiğini görünce rahat bir nefes verip oda kendi evine gitti.
Kağan bu oyunu bir yıl boyunca devam ettirmek zornda kaldı çünkü sevdiği kadın hala akıllanmamıştı. Anlamamkta ısrar ediyordu.
Liya ise artık bu duruma tahamul edememiş ve kağana aynen şunları söylemişti.
-Bir daha seni kız sineğin yanında dahi görmiycem, kız kuzenlerine bile sarılmıycaksın.
demiş ve nokta koymuştu. Kağan bu duruma içten içten sevinmiş ama belli etmemiş.
-O zaman sanada geçerli bunlar Liya hanım.
Demiş oda noktayı koymuştu. Liya ve kağan kurallarla birlikte yaşamaya başlamış ikiside hiç bir sorun yaşamamış ve normal bir şekilde devam etmişti ilişkileri. Liya bu durumu görünce babasının dediği gibi pişman olmuş ama gitmeye yüzü olmamış. Kağan bu durum farkına varınca da liyayı ailesiyle barıştırmış. Liye ailesinden Özür dilemiş ve ailesiyle birlikte tekrardan yaşamaya başlamış tabi bu çok uzun sürmemiş çünkü liya saçma kurallarından bir tanesini daha yıkmış ve kağan ile evlenmişler. Liya Kağanın hayatında olduğuna o kadar çok şükretti. Kağanın kıskanç tavırları onu sıkıcağına, aksine sevdiğinin onu kıskanması onun hoşuna gitmiş. Çünkü hiç bir şey abartılmadan yapılıyordu ve liya bunalmıyordu daha doğrusu ikiside çok mutluydu.
Ki bir ailenin çocuğu için endişelenmesi, kocasının kıskanması bunlar özgürlüğü kısıtlamıyor aksine özgür yapıyor ama o kişinin baktığı yön önemliydi. Liya bunun farkına geç varsa da şuan çok mutluydu. Lİya bunca zaman kendisini, kendisi esir ediyormuş meğer! Liya özgürlük sandı ama çok yanıldı.
