YÜREĞİM DAVACI | TAMAMLANDI

GİRİŞ

Abisi küçük kız kardeşini hızla kendine çekip sarmaladığında, saçlarına buse bırakmıştı.

"Seni seviyorum, bal peteğim." dedi Azad gülümseyen bakışlarla kardeşine bakıyordu. "Bende seni seviyorum abi." dedi Hevidar abisinin göğsünden ayrılmıştı, ayaklandığında.

"Zaten ben dosyayı iki aydır inceliyordum, bakalım kurtulacak mı?" diye homurdandı Hevidar Evin.

Odadan birlikte çıktıklarında, salonda oturan adamlar Hevidar'ı görür görmez ayaklanmışlardı.

Hevidar'ın yaşlarında olan adama bakışlarını diken Hevidar. Salondaki derin sessizliği bozarak. Tanıdık simalara tekrar tekrar baktı.

"Konuşalım mı Rojhat Ağa." dedi Hevidar gür bir sesle. Ayakta adamı bekliyordu, Rojhat ağa kafasını hızla olumlu anlamda salladığında, ayaklanmıştı.

Kapıya doğru ikisi yaklaşırken Rojhat Ağa, kadına geçmesi için önden elini uzatmıştı. Hevidar ve Rojhat Ağa salonu terk ederek. Çardağa doğru sessizce ilerliyorlardı.

Çardakta karşılıklı oturunca yardımcı Fisun hemen yanlarına gitmişti, "Bir arzunuz var mı Ağam," dedi Füsun, Rojhat Ağa'ya bakarken. "Yok." dedi Rojhat Ağa net bir sesle. Sesi oldukça sert çıkmıştı, yada sesi kalın ve gür olduğu için öyle bir hissiyat vermişti.

"Gidebilirsin Füsun." dedi gülümseyen bakışlarını Füsun'a gösteren Hevidar.

💧

Aradan geçen birkaç sessiz dakikanın ardından Rojhat Ağa konuşmaya başlamıştı.

"Nasılsınız Avukat Hanım, yok değil mi bir sorun?" diye sordu Rojhat Ağa. Nedense kadına fazla kibar davranmıştı. Ama Füsun'a fazlasıyla sert cevap vermesi Hevidar Evin'in gözünden kaçmamıştı.

Hevidar hem Füsun ile fazla yakın olmasa da arkadaşıydı Fisun ile.

"Çok sıkıcısınız Rojhat Ağa." dedi Hevidar yarı alaylı bir sesle. Rojhat Ağa kadın'ın bu sözlerinden sonra kaşlarını çatmıştı.

"Ne alaka?"

"Ben sanki bilmiyor muyum? Baran Ağanızın başka Avukat bulamayacağını. Beni neden istiyorsunuz, bilmiyorum ama bunu Baran Bey'e soracağımdan emin olabilirsiniz. Sizin kadar kurnazımdır. Anlamayacağımı falan mı düşündünüz yoksa?" dedi Hevidar alaylı bakışlarını karşısında mahcup bir şekilde kızaran Ağa'ya bakarken güldü.

"Eğer yardım etmezseniz bütün konağı başımıza yıkardı." dediğinde, Hîvidar yüzüne yalancı bir hüzün kattı. "Çok üzüldüm var ya şu an bayılacağım üzüntüden. Bak Rojhat Ağa, o abine söyle ki yarın onun davasına bakıp onu oradan çıkaracağım ama... Bir daha beni böyle bir aptal işlerinizle yormayacaksınız..." dedi Hevidar ciddi tavrını ortaya koyarak.

"Tamam Avukat Hanım hemen sinirlenmeyin. Bir daha olmaz ben abimle konuşurum."

Hevidar sadece gülümsedi.

Ayaklandığında, "Eee o zaman size müsaade artık. Bir aydır kapımda yatıp kalktınız. Bende size iki naz yapıp abinizin daha fazla süre içeride kalmasına müsaade ettim," dedi Hevidar, Rojhat Ağa'ya eğilerek konuşmasıyla adam zorlukla yutkundu.