🦄 Final 🦄

30 3 2
                                    

Anlamamazlıktan gelmiyordum. Gerçekte neyi kastediyor anlamamıştım.

"Tiyatro seçmeleri yapılacak ve ben senin Juliet olman için bir öneride bulundum."

"Bana sormadan mı?"

"Ben bunu istersin diye düşündüm. Arkadaşlarından duyduğum kadarıyla tiyatroya ilgin varmış."

"Bir dakika beklesene. Sen benim hakkımda araştırma yapma yetkisini nereden buldun?"

"Üzgünüm, sanırım özel hayatını ihlal ettim."

Tam gidiyordu ki kolunu yakalayıp kendime çektim. Sanırım biraz sert çekmiştim. Dengesini sağlayamadı ve yere düştü. Düşerken beni tuttuğu için bende üstüne düştüm.

"İyi misin?"

"Ben iyiyim peki ya sen?"

Üstünden kalkıp pantolonumdaki tozları silktim. Okul cidden çok pisti.

"Tamam senin Juliet'in olurum."

Beklemediğim bir anda yerden kalkıp bana sarıldı. Bu sarılmanın arkasından kapı kırılırcasına açıldı ve neredeyse tüm okul bu küçücük müzik odasına tıkıştı.

"Demek sevgili oldunuz ve bizi haber bile vermediniz ha?"

"Caner sen bizim gruba sonradan dahil oldun. Ayrıca ne sevgilisi canım sadece Juliet oluyorum."

"Ben sonradan dahil olmuş olabilirim fakat grubunuzun en kıdemli üyesiyim."

Caner ve Azra birbirlerine bakarak Love Shot dansı yapmaya başladığında tencerenin yuvarlanıp kapağını bulması örneğini gayet iyi öğrendik.

...

2-3 hafta gibi bir sürede bu Romeo ve Juliet oyununu çıkartmıştık. Oyunu sergilediğimiz akşam herkes tarafından çok beğenilmiş bir kez daha oynamıştık.

Oyunun sonunda ben, Eren, Azra, Caner, Defne, Ege, Ayşe teyze ve Barış Kerem çorbacıya gittik. Çünkü çorba içmek dünyanın en keyifli anısı olurdu.

Ben çorbamı içip neredeyse bitirmiştik. Eren daha başlamamıştı. Sanki bir şey söyleyecek gibiydi.

"Eren bir sıkıntı mı var?"

"Evet, sanırım var."

"Peki anlatmayı planlıyor musun?"

"Sude sana tek bir soru soracağım. Cidden 2 gün sonra mezuniyetim olacağını bilmiyor musun?"

"Biliyorum."

Bardağa uzanıp kendime biraz su doldurdum. İçmeye başladım.

"O zaman artık ne olursa olsun söyleyeceğim. Ben bu sene gidiyorum ve bir daha belki hiç karşılaşmayacağız. Senden hoşlandım."

"Ben de senden hoşlandım."

"Ah, bunu duyduğuma sevindim. Gerginliğim azaldı."

Gülümseyip ona baktım.

....

Haziran ayına geldiğimizde okulların kapanmasına son 2 hafta kalmıştı. Eren'in mezuniyeti için kızlarla hazırlanmaya başladık. Hepimiz onun davetlisiydik.

Akşam olduğunda kızlarla buluşup belediye otobüsüyle okula geldik. Kapıda halay çeken bir tayfa bizi selamlıyordu.

"Aa bunlar bizim Mardin'den akrabalar."

Azra koşarak onların yanına gittiğinde Caner de onu takip etti. Hep beraber halay çekerlerken Ayşe teyze onları videoya çekti.

Ege okulda beklediği için Defne onun yanına gitti ben ise bir basketbol direğinin altında Eren'i bekliyordum. Bir süre sonra sıkılıp telefonuma baktım.

Defalarca kez Eren tarafından yapılan cevapsız aramaları gördüm. Hemen geri aradım.

5. çalışta açıldı.

"Eren, aramışsın duymadım. Bir şey mi oldu?"

"Ece ben yapamayacağım üzgünüm."

"Ece derken?"

Sessizce küfür etmeye çalışmıştı anlaşılan. Bir süre sessizce bekledi.

"Sude özür dilerim. Yanlış kişiyi aradım."

"Bu düzgün bir açıklama değil."

"Neredesin? Yanına geleyim."

"Bahçedeyim."

Telefonu kapatıp beklemeye başladım. Yanıma geldi ve birlikte çıkış kapısına doğru yürüdük.

"Konuşacak mısın yoksa birbirimize mi bakacağız?"

"Sana karşı dürüst olacağım. Çıktığımız dönem boyunca bir sevgilim vardı. İsmi Ece. Onunla ayrılmayı istedim ama yapamadım."

"O kızı benimle mi aldattın?"

"Özür dilerim. Şehir dışında olduğu için sorun olmaz diye düşündüm zaten ayrılacaktım."

"Sen dünyanın en iğrenç insanısın."

Tokat yapıştırdım ve oradan uzaklaştım. Peşimden gelmeye cesareti olmayacağını biliyordum.

Ne kadar süre yürüdüm bilmiyorum. En sonunda bir taksi tutup sahile indim. Kafamı dağıtmak istiyordum.

Birkaç saat içinde kızlar olanları öğrenmiş beni defalarca aramıştı. Hiçbir aramayı cevaplamak istemedim.

Yanıma torbacı kılıklı birisi oturdu. Kalkıp gitmeye götüm yemiyordu. Yüzüne baktığımda şok olmuştum.

"Merhaba"

"Lan sen Can mısın?"

"Evet, neden burada olduğumu merak ediyorsun değil mi?"

"Aslında etmiyorum."

"Yine de anlatacağım."

Sessizce onu dinledim."

"Azra bana takıntılı olduktan sonra hayatım biraz kaymıştı evet ama buna daha çok Su sebep oldu. Su ile bir süre çıktık ama ayrılmak istediğimde beni okuldan attırdı. Artık ne okulum var ne evim."

"Ya üzüldüm ben sana."

"Neyse sen niye buradasın."

"Aldatılmışım uzun hikaye."

Can ile bütün gece konuşmuştuk. Dertleşmek iyi gelmişti. Beni eve bıraktı ve eve girer girmez kızlara olanları anlattım.

...

2 sene sonra

Mezun olmuş ve Yks sınavına girmiştik. Sonuçlarımızı hep beraber öğrenmek için benim evimde toplanmıştık.

"Lan ben Ankara Hukuk kazanmışım!"

Ayşe teyzenin dediğiyle hepimiz şok olmuştuk.

"Bende İstanbul Gastronomi."

"O ne ya Astronominin dalı mı?"

Defne'nin sorusuna Azra yastık fırlatarak cevap verdi.

"Hayır lan yemek bölümü kazanmışım işte. Sen ne kazandın?"

"Tabii ki Antalya Güzel Sanatlar bölümü."

"Sude sen?"

"Kızlar ben Hogwarts Cadılık ve Büyücülük okulu kazanmışım."

"Lan Sude ciddi bi şey sorduk."

Ayşe teyze sinirlendiği için direkt olarak onlara gösterdim ve Defne seslice okudu.

"Sude Cambridge Üniversite Tıp Fakültesi mi?"

"Evet yani Yks sınavına girmedim."

Kızlar bana sıkıca sarıldı. Birlikte tüm gün eğlendik. O gece sessiz sedasız eşyalarımı toplayıp gittim.

Ben gittikten bir süre sonra kızlarla iletişimimiz koptu. Hepimiz farklı hayatlarda farklı deneyimler yaşıyorduk. Yine de bir devir kapanmıştı işte..

Son

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jun 30, 2022 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Allahın CezalarıWhere stories live. Discover now