🌙Hiçbiri🌙

264 34 57
                                    

Ramazan🌙

"Ramazan... Müsait misin?"

Abimin seslenmesi üzerine gözlerimi kasımpatından çekip kapıya döndüm.

"Gel abi."

Kapıyı aralayıp içeriye geçti. Dikkatle onu izliyorum. Yatağın kenarına oturup gözlerini etrafta gezdirdi. Konuşmaya başlamak için bir şey arıyor olmalı kendince. Ve tabii buldu.

"Bu çiçek ne?"

Gözlerimi çiçeğe çevirip düz sesle konuştum.

"Kasımpatı..."

"Bugün arkadaşım iftara davet etti bizi. Annemle babam şehir dışında, biliyorsun. İkimiz gideceğiz. Seni evde yalnız bırakmak istemiyorum. Hem... Birlikte gideceğiz."

Gözlerimi devirip sıkıntılı nefes verdim.

"Oruç tutmuyorum ve iftara gideceğim, öyle mi? Ben çocuk muyum abi? Git kendin. Ben evdeyim, kendi başımın çaresine bakarım."

"Gidiyoruz Ramazan."

Yataktan kalktığında sinirle bağırdım.

"Gitmiyorum! Gidin kendi doğrularınızla oyalanın. Belki Allah dualarınızı kabul eder." dedim sinirle gülerek. Çatılı kaşlarıyla bana bakıyordu. Gözlerimi kasımpatıya çevirip keyifle konuştum.

"Nerden geldi diye sormadın... Sevgili yaptım kendime. O hediye etti."

Ona döndüğümde gözleri kan çanağına dönmüştü. Hiç biriniz umrumda değil!

"O iftara geleceksin, Ramazan. Hafız olarak gideceksin oraya-"

"İstersen Kur'an da okuyum!"

Hiçbir şey demeden kapıyı çarpıp gitti.

"Gelmiyorum!"

...

Arabadan indiğimde hava kararmaya yakındı. Nefret ediyorum sizden!

"Pembe eve gireceğiz. Sorun çıkartma. Bir kere de önyargısız bak etrafına-"

"Burdan çıkınca telefonumu vereceksin."

Bıkkınca nefes verip başını salladı. Eve doğru ilerlerken ben de arkasından takip ettim onu. Kapının önünde durduğunda bana döndü. Gözlerimi devirip başımı çevirdim. Zile bastı.

"Hoş geldin kardeşim."

Abimden biraz uzun biriydi. Kemikli yüzü ve sporcu haliyle değişik geldi bana. Evli gibi durmuyordu.

Birbirlerinden ayrıldıklarında memnun hâlde bana döndü.

"Hoş geldin aslanım. Geç içeri."

Omzuma kolunu atıp içeriye yönlendirdi beni. Ayakkabılarımı çıkartıp içeriye geçtim. İçerisi rahatsız etmeyecek sıcaklıktaydı. Yemek kokuları burnuma gelmeye başlamıştı bile.

"Hoş geldin, Bekir oğlum."

Başı kapalı bir kadın güler yüzüyle bize bakıyordu. Gözlerini bana çevirdiğinde abimin sesini duydum.

"Hoş buldum, Menşure Teyze. Kardeşim, Ramazan."

"Hafız demiştin de mi oğlum? Hoş geldin oğlum."

Başımı salladım. Bir ben üzerime alınmıyorum.

"Hoş geldiniz."

Abimin arkadaşına benzeyen bir amca geldi. Sanırım bu abi düşündüğüm gibi evli değil. Ailesini görüyorum şu an.

Canım Ramazan AyıWhere stories live. Discover now