4. PERDE

6 1 0
                                    

DÖRDÜNCÜ PERDE.

(Karakterler: Cem Ali, Yunus Bey ve İşçi adam. Yer: Tiyatro sahnesi, Zaman: Öğlen 12 Etrafta bir tane sarı koltuk var birkaç küçük dekor ve sahnenin karşısında seyirci koltukları. Cem Ali, Yunus Bey'in isteği üzerine ona verilen sürenin bitmesine 3 gün varken yanına gider...)

YUNUS BEY: Cem Ali. Umarım bana güzel bir malzeme ile gelmişsindir. Zira sana verdiğim süre için son 72 saatin kaldı. Ve canlandırmak için ise 3 ay.

CEM ALİ: Siz hiç merak etmeyin Yunus Bey. Her şey yolunda şu ana kadar bir aksilik çıkmadı. 3gün sonra elinizde olacak merak etmeyin.

YUNUS BEY: Hadi bakalım inşallah güzel bir şeyler yazmışsındır. Gençler fazlasıyla umutlu, yine harika şeyler yazdığını düşünüyorlar (Mırıldanarak) Gerçi ben hiçbir zaman böyle düşünmedim de neyse...

CEM ALİ: (Etrafına bakarak) Burada ne işimiz var?

YUNUS BEY: Bu eserin ilk gösterimini burada yapacağız. Şimdiden ekip hazır olsa iyi olur.

YUNUS BEY: Gösteri 27 Mart Dünya Tiyatro Gününde sahnelenecek. O gün hepimiz için fazlasıyla önemli bunu biliyorsun, her şey mükemmel olmalı lütfen dikkat et.

CEM ALİ: (Şaşkınca) Bunu beklemiyordum. Kurgum hakkında kafamın takıldığı hiçbir yer yok. Fakat 3 ayda nasıl çalışacağız. Senaryo okuması yapmak bile en az bir buçuk ay sürüyor. Hangi ara oyunu canlandıracağız, nasıl dekorasyon yapacağız, kostümler bile hazır değil.

YUNUS BEY: Ben anlamam bu işi verdiğim süre içinde yapmaz isen başka hiçbir yerde Dramatik Yazarlık yapamazsın, buna izin vermem.

CEM ALİ: (Sessizce.) Bunu yapamazsın, o biraz sıkar.

YUNUS BEY: Efendim? Bir şey mi dedin?

CEM ALİ: (Bocalayarak) Hayır Yunus Bey siz öyle sandınız sanırım

YUNUS BEY: (Söylenerek.) İyice yaşlanıyorum galiba...

CEM ALİ: Galiba Yunus Bey.

(Sahneye İşçi, yaşlı bir adam girer. Yorgun ve tedirgin görünüyordur. Elinde kağıt ve kalem vardır.)

İŞÇİ ADAM: Merhaba Cem Ali Bey. Ben burada çalışan sefil bir adamım iki tane genç kızım var ve sizin bütün tiyatrolarınızı izlemişler, sizin burada olduğunuzu görünce ağızımı tutamadan hemen gidip söyledim. Şimdi de kızlar başımın etini yediler sabahtan beri. Sizden imza istiyorlar. Gerçi ben anlamam ama, bu devirde kim görmüş gençlerin tiyatroya meraklı olduklarını. Bunlar bir farklı mahsül oldu sanırım.

CEM ALİ: (İşçi Adam ile tokalaşırlar.) Tanıştığıma memnun oldum efendim, kızlarınız fazlasıyla bilinçli olduklarını anlayabiliyorum, Tiyatroya meraklı olmaları beni sevindirdi. Kızlarınız İçin seve seve imza veririm. Hatta yakında yeni bir sahnemiz olacak onları da ilk gösterime beklerim. Lütfen gelsinler. Tanışmak isterim...

İŞÇİ ADAM: Allah razı olsun sizden. Kızlarımı mutlu ettiniz ya! Allah da sizi mutlu etsin inşallah. (Elinde hazırda tuttuğu kağıt ve kalemi Cem Aliye verir.)

CEM ALİ: İsimleri nedir kızlarınızın?

İŞÇİ ADAM: Aşkın ve Aşkım.

CEM ALİ: Gerçekten çok güzel isimler Onlar ile guru duyduğumu söylemenizi isterim. Bu sanattan asla vazgeçmesinler. Tiyatroyu ilerde ayakta tutacak olanlar şimdinin gençleri geleceğin yetişkinleri olacak.

İŞÇİ ADAM: Çok teşekkür ederim.

CEM ALİ: Kağıtlara E-Postamı bıraktım kızlarınız bana ulaşırlarsa oradan onlara en önden iki bilet ayırabilirim.

BU SANA SON YAZIŞIM. (TİYATRO)Where stories live. Discover now