SUDE'NİN ANLATIMIYLA
Evin kapısının önünde Muhammed'in bağırışlarını dinliyorduk."Bir sahip çıkamadınız ulan!" Diyordu.Ama bizi düşündüğünden değil,para için diyordu.Bir insanın kalbi bu kadar mı kötü olurdu?Aylin ise hala Hüsamettin'in kızı olmasının şokunu atlatamamıştı.Ama Elif ve Merve için hemen bir şeyler yapmamız lazımdı. Aylin koşarak kapıdan girdi ve bahçeye geçti.Bir iki dakika sonra Muhammed ve bir kaç adam ile geri geldi.Sonra "Salaklar!Bir kendinize sahip çıkmadınız!" Dedi.Şimdide hatayı bizde arıyordu salak!"Asıl siz adamlarınıza nasıl sahip çıkılır onu öğretemişsiniz." Dedim.Hak etmişlerdi.Bir anda mutfak görevlilerinden Nuray Hanım geldi ve Muhammed'in kulağına bir şeyler söyledi.Muhammed de "Sizi çiyanlar!" Deyip üzerimize yürüdü.Aylin anında onun üstüne atlayıp saçını çekmeye başladı.Ve Muhammed havuza düştü!İnanamıyordum.Gülsem mi,Elif ve Mervenur'un haline mi üzülsem yoksa bu olaydan sonra bize yapacaklarına mı ağlasam?
Acaba ne için çiyan demişti?Bu arada çiyan bizim ortaokulda bir kız grubuna taktığımız takma isimdi.Çok gıcıklardı!Neyse, meğersem Muhammed yüzme bilmiyormuş.Havuzda çırpınmaya başladı,sonra ambulans sesleri duyuldu.Şükür biri ambulansı aramıştı.Hasangül aramış.Tabii biz paranın garantisi olduğumuz için bize zarar gelsin istemiyorlardı.Muhammed'i adamları kurtarmıştı.Bizde Aylin ile ambulansa biniyorduk ki Muhammed "Aylin bohçanı hazırla,yarın düğünün var." Dedi.Aylin şok üstüne şok geçiriyordu.Bendee!Mervenur da duymuştu.Ama Elif,o nasıldı acaba? Biz hemen ambulansa atladık."Gerizekalı!" Diye söyleniyordu Aylin."Nabız yavaş." Dedi bir hemşire ve Elif'e pompa basmaya başladı.Ben ve Aylin ise ağlıyordum.Diğer hemşire ise Mervenur'a serum takıyordu.Halimiz perişandı."Bence otopsi raporunda kahveden öldüğü ortaya çıktı." Dedi Aylin."Ve kahveyi biz yaptığınıza göre." Dedim.Bütün foyamız ortaya çıkmıştı,lanet olsun."Bu Muhammed bizi yaşatmaz.Hele Selami senle evlenince sana cehennemi yaşatır Ayliin!" Dedim"Kaçmamız lazım." Dedi."Hay nereden geldim buraya nereden gittim o kafeye *m*na k*y*m!" Dedi.Hem de ağlıyordu.
Gerçekten nereden gelmiştik biz bu cehenneme?Bizim kurulu düzenimiz vardı.Benim ve arkadaşlarımın bir mesleği olucaktı,tabii mu mal insanlar bizi bulana kadar.Bunların beyni yoktuu!Ambulans en sonunda hastaneye varmıştı.Hemen Elif'i yoğun bakıma soktular.Merve'nin de dizindeki mermiyi çıkarıyorlardı.Biz sağlam kalmıştık ama yakında bize de bir şey olurdu, derken birden silahlı ve bıçaklı üç adam koridora girdi!Yok artık hiç tanımadığımız üç adam nedensiz bizi kaçıramazdı dimi?Derken adam "Ceplerini boşalt!" Dedi.Aylin de 'USLU' durur mu?Durmaz,hemen adamı ittirip "Ne istiyorsunuz gerizekalılar?" Dedi.Hemen güvenlik geldi.Ama eli bıçaklı olan adam güvenliğe bıçak batırmaya başladı.Kabus gibiydi.Benim ellerim titriyordu derken Aylin çığlık attı!Ama o da ne ? Aylin karnından bıçaklanmıştı!Adamlar Aylin'in içinde para olmayan cüzdanını alıp kaçmışlardı.Hemen Aylin'in yanına eğilip "Ayliiinnn!!" Diye bağırdım.Ellerinde sedye ile hemşireler geldi ve Aylin'i sedyeye kaldırıp ameliyathaneye kaldırdılar.Diğer güvenliği de siyah poşete koyuyorlardı,bir dakika siyah poşet derken,ADAM ÖLMÜŞTÜ!! Yanımızda CİNAYET işlenmişti.Mervenur odaya alınmıştı.Bir Merve'nin odasına giriyor, Elif'e yoğun bakım camından bakıyor, Aylin'in ameliyatından haber bekliyor ve ağlıyordum.
Her nefes aldığımızda yeni bir olay oluyordu,acaba bizde keramet mı vardı yoksa lanetlenmiş miydik?Yoksa Gökçe beddua işini mı abartmıştı?Mervenur da odanın bir köşesinde ağlıyordu garibim zor yürüyordu ne yapsın?Ameliyathanenin kapısı açıldı ve kızıl saçlı,genç,çilleri olan hemşire çıktı."Durumu nasıl?" Diye hemen üstüne çullandım."Ameliyat iyi gidiyor ama (...) Kana ihtiyacımız var." Dedi.Şu anda öyle bir kanı taşıyan insanı tanımıyordum."Hemen hastaneye anons edelim." Dedi benden cevap alamayınca.O önde ben arkasında giderken yoğun bakımdan sesler gelmeye başladı.Elif'den!Ne yapacağımızı bilemez bir halde cama yapıştım ve ağlıyordum.Kalbi durmuştu!ELİF'İN KALBİ DURMUŞTU!Bir kaç doktor ve hemşire içeri girip kalp masajı yapmaya başladı.Sonra makineyi çalıştırdılar."Bir,iki,üç..." , "Bir,iki,üç..." Dedi.En sonunda yeniden hayata dönmüştü küçük Elif!Eliff!!Rahat bir nefes almıştım ama zor verecek gibi gözüküyordun.Aylin'in anonsundan beş dakika geçmişti kimse gelmemişti.Derken kızıl saçlı,uzun boylu bir çocuk geldi ve kan vermek istediğini söyledi.Çocuğa sarılmak istiyordum.Binlerce teşekkür ettim.Kanı verdikten sonra yanındaki yere oturdu.İsmi Barlas'mış.Buraya tatil amaçlı gelmiş ama arkadaşı Turgut mide rahatsızlığı geçirdiği için hastaneye gelmiş.Anonsu duymuş ve adımlarını buraya çevirmiş.İyi biri gibi gözüküyordu ama onca şey sonra güvenebilir miyim bilmiyordum.Sadice basit bir kaza sonucu üç arkadaşımın yaralandığını söyledim.Üzülmüştü, sanırım.Ama sadice benim sağ kalmam ona biraz garip gelmişti."Ben bir Turgut'a bakıp geliyim." Dedi.Kafa salladım.
Aradan yarım saat geçmişti,Aylin ve Elif odaya alınmıştı derken Muhammed geldi ve "Aylin bohçanı hazırladın mı?" Dedi.Sanırım bıçaklandığı günün ertesi sabahı evlenen ilk kişi o olucaktı derken olanları anlattım."Salaklar!" Dedi ve "Aşağıda adamların var." Deyip gitti.Aylin uyanmıştı!Hemen odaya girdim.İyiymiş,başı ağrıyormuş.O da çok şaşırmıştı olanlara.Sonra ona kan veren Barlas'ı söyledim derken iyi insan lafın üstüne gelir gibi oldu ve Barlas geldi!Hemen ona Aylin'i gösterdim.Aylin de çok teşekkür etti.
İKİ SAAT SONRA
Aylin ve Elif evde yatakta dinlemiyor,Mervenur ise değneklerini bırakmış Aylin'in evlenmemesi için plan yapıyordu ama her planda Muhammed bizi bırakıyordu.Bu arada Selami'nin babasını öldürdüğümüz ostaaya çıktı.Bu yüzden bize yemek vermeyeceklermiş.Aman,onların yemeklerine kalmıştık!
_________________________________________
Mehaba,çok olaylı bir bölüm oldu.Barlas karakteri ilerde de karşımıza çıkabilir.
İyi okumalar...<3
